Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Edebiyat - Şiir - Düşünce

Profil
Fakir Baykurt
Köy Enstitüsü mezunu eğitimci Fakir Baykurt, evlerinin önünde açılan yeni kahvede çay içmek ister. Anası çayı söyler ama ağzı yanan Fakir Baykurt bardağı yere atar. İşte sonrası... 1929'da Burdur'da doğan asıl adı Tahir olan Fakir Baykurt'un çayla tanışması ve anasıyla öğretmenlik konusundaki diyaloğu çarpıcı... 1948'de
Evet, bizim ödevimiz bu gidici, dayanıksız yeryüzünü öyle derin, öyle acıyla, tutkuyla kavramak ki onun özü 'görünmez olarak' bizde yeniden dirilsin. Bizler 'görünmez'in arılarıyız. Çılgın gibi topluyoruz görünür'ün balını. Görünmez'in büyük altın kovanında biriktirip saklamak için.
Reklam
Geceleri yokluğa ışınlanan ruhum Sabah bir sesle uyanır. Yaşadığını sanan bedenim Ölümle gerçek uykudan uyanır ….
Geceleri yokluğa ışınlanan ruhum Sabah bir sesle uyanır. Yaşadığını sanan bedenim Ölümle gerçek uykudan uyanır ….
Bu Tufan Niye?
Bir çelimsiz vücut ile bir kara kader, Üzerimdeki lanettir necis hediye, Herkesin bağında nice meltemler eser, Benim ömrüm zaten çölken bu tufan niye? Çözemez derdimi gelse cümle insanlar, Düğümlenir nice akıl, çöker ilmiye, Gözde yaş, gönülde sızı, ruhta hasar var, Üfleseler yıkılırım; bu tufan niye? Acıma sırıtır melek yüzlü şeytanlar, Dostlar şaşar dertlerimdeki silsileye; İlim irfan çaresizdir, biter imkânlar, Sönmez ateşte yanarken, bu tufan niye? Doktor MBC
Dünyada sığmayanlar sığıyor hayalime İnsanların esiri değil, hürriyet de hür
Reklam
Simsiyah bulutlardan bakıyorum göklere Bahçıvanlar sessizce diken yetiştiriyor Mahrum bırakılsam da dünyada çiçeklere O hülyalar bahçesi artık beni bekliyor
Sen ki gül bahçesinde kalbimin mahurusun Bir de hüzzam yerine bana nihayeti sun
Hicran rüzgarıyım tarih bendedir Efsaneler bende, masallar bende Hâlâ anlamadım kavuşmak nedir Feryadım kalmadı bu son bedende
Gözlerim kararır, biter hevesim Yokluğun sesinde kasılır sesim Sevginle yaşayan, coşan nefesim Siyah saçlarının telinde kalır
Reklam
“Sanma ki derdim güneşten ötürü; Ne çıkar bahar geldiyse? Bademler çiçek açtıysa? Ucunda ölüm yok ya. Hoş, olsa da korkacak mıyım zaten Güneşle gelecek ölümden Ben ki her nisan bir yaş daha genç, Her bahar biraz daha aşığım; Korkar mıyım? Ah, dostum, derdim başka” ORHANVELİKANIK
BİLMİYORUM …!
Gece demlenirler göz kapaklarımda Mor ceset torbaları taşıyorum Kaç harf iflasını açıklamışken yokluğunda Şimdi ben Nasıl senin geçmediğin cümle kurmaya cüret edebilirim Kalem mürekkebe küs Hece kelimeye Ben hasretin meyhanesinde Oluk oluk özlem içerken Şimdi ben Senin yanımda olmadığın bşr evrende yaşamaya katlanabilirim
Ah Şu Lanet Başağrısı
yine başladı başım yine dünyam kapkaranlık * ne aspirin ne novaljin ne şurup eczanelik ağrı değil bu benimkisi değil dostlar ---beyin değil ----işte elektrosu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.