Çok eskiye dayanır... Hatta birkaç yıl önce bir inceleme yaparken, İstanbul'u fetheden sultanın, biz ona Fatih deriz, bir fermanını görmüştüm; şehrin fethinden az sonra, Fatih ülkesinin sınırları içinde yaşayan Yahudileri İstanbul'a yerleşmeye çağırmış. "Neden acaba? Ticarete yatkın, akıllı bir ırk oldukları için mi?"
"Olabilir Margot. 'Yahudiler, rüzgârla savrulan ve düştükleri topraklara bereket taşıyan tohumlara benzer, 'kim demiş bunu şimdi hatırlayamıyorum ama Fatih de böyle düşünmüş olmalı. Bir şey daha var Hıristiyan Avrupalıların kolayca anlayamayacakları. Aramıza karışmış değişik dinler ve ırklar bizi, safkan olduğunu varsayan Almanlar gibi rahatsız etmez. Anadolu öyle bir kaynama noktasıdır ki asırlardan beri... Orada her türlü, din, dil ve ırk iç içe geçmiştir. Bir Urfamız vardı mesela, yüzyıllar öncesinde hem Hıristiyanlığın hem de İslamın yeşerdiği bir şehirdi, Edessa!"
Kedilerin ajan olduğunu düşünüyorum, insan üstü varlıklara hizmet ediyor.
Geri Dönüşüm ile Kentsel Madencilik Arasındaki Farklar
Ambalaj gibi kısa ömürlü ürünlere odaklanan geleneksel geri dönüşümün aksine, kentsel madencilik uzun yıllar boyunca kullanılamayacak malzemelere odaklanıyor. Kentsel madencilik örneğin bir ev harap olduğunda ya da bulaşık makinesi bozulduğunda ancak uzun yıllar sonra elde edilebilen malzemelere yoğunlaşıyor. Kentsel madenciliğin amacı bu ikincil malzemeleri geri kazanmak ve kaynakları koruyan döngüsel bir ekonomide kullanmak.
Sayfa 28
"Oysa siz faklı olmayı delilik sanıyorsunuz."
Kadınların en nefret ettiği söz, 'Fark etmez'dir. Kadınlar, 'Fark etmez'i 'Hiç umurumda değil, ne yaparsan yap,' diye anlarlar.
Sayfa 74Kitabı okudu
Birbirimizden farklı görünmemiz hata değil. Başka bir deyişle, kim olduğun bir hata değil. Hepimizin aynı olması gerekmiyor.
Sayfa 215Kitabı okudu
Hastayım ve hasta olduğumu duyan bir arkadaş bir saat önce bana meyve tabağı hazırlamış geldi, onun da benim gibi mikrop hassasiyeti var ve kimseden güvenip bir şey isteyemeyeceğimi düşünüp hijyenik hijyenik hazırladım diyor, bu durum benim için tuhaf değil ama arkadaşın daha yeni Şii olduğunu öğrenmiştim ve iyi ki ilk tanışmadan önce bilmiyor muşum demiştim. Farklı kültür ve inançtan arkadaşlarım elbette olmuştu ama Şii hayır! Hz. Ebu Bekir ra. aşkımdan dolayı Şii biriyle aynı havayı solumak dahi istemezdim, bir taraftan da farklılığa saygım var ya bla bla derdim, yokmuş sanırım, çünkü kızın mezhebini öğrendiğim an bana bir şey oldu ve bunu kıza söyledim (neyse ki ben hiç bir sahabeye saygısızlık etmeyi doğru bulmuyorum dedi umarım doğrudur :). Bu aramızdaki muhabbet ve mezhebini biliyor oluşum hala birazcık tuhaf hissettiriyor, Şii birini seveceğim de varmış.
Herkes ve her şey beyaz olsa o zaman beyazı fark edemeyiz. Veyahut siyah.. beyaz en çok siyahta belli eder kendini. Beni ben yapan yegâne şey benden olmayandır.
Sayfa 10 - Hiçbişey YayınlarıKitabı okudu
“Ne ilişkiden yoksunluk ne de yaşanılanlardan duyulan tatminsizlik insanlık deneyimine dair tipik veya genel bir durumu temsil eder.”
Sayfa 43 - Sel YayınlarıKitabı okudu
Artık farklılığın kötü, korkunç ya da yanlış olmadığını biliyorlarmış.
Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Çok geçmeden tüm FARKLILIKLAR kendilerini daha mutlu hissetti. Ve sonunda hepsi aynı fikirdeydi.
“Farklılıklar dünyadaki en en en güzel şeydi.”
Sincap KitapKitabı okudu
