Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Razi'nin "zevk ve acı teorisi"
Kişi ne kadar acı çekerse, acıdan sonra alacağı zevk o kadar şiddetli olur.
Sayfa 145 - Eugene A. Myers, Arabic Thought and the Western World, s.13-14Kitabı okudu
Her büyük toplumda tarihi kayıtlar göstermiştir ki; şifacılar, klinisyenler, hekimler etkileyiciliklerini hastalarını ve sosyal etkilerini arttırmak için kullandılar. Uzmanlıklarının ailenin ve en yakın sosyal grubun ötesinde tanınmasını istediler. Her toplumda, çoğu insan topraklarını ve kendilerini şifacıların etkilerinden, medikalize olmaktan korumak için çalıştılar. Eğer kişinin kendisi, arkadaşı veya akrabası hasta ise onun için dua etmek istediler. Yeni aşılar yerine geleneksel kocakarı ilaçlarını denemek istediler. Moral veya sosyal animistik bir durum olması için espriler tanımladılar.
Sayfa 20 - Islık Yayınları, 1. Baskı
Reklam
Uygulayıcıların tüm kuşakları şeker hapı bile olsa reçete vermeleri gerektiğini keşfettiler. Hastaya reçete vermeyen bir hekim hastalarını kaybedecektir, çünkü hasta reçetesiz ayrılmak zorunda kaldığında tipik olarak kendini mahrum kalmış hissedecektir.
Sayfa 27 - Islık Yayınları, 1. Baskı
Batı tıbbında zihinle beden arasındaki ayrışmadan genellikle Fransız dünüşünür Descartes sorumlu tutulur. Plasebo etkisinin ötesinde fazla bir şey yapmayan kadim zamanların hekimleri, zihin ile bedenin iç içe geçmiş olduğunu gayet iyi biliyorlardı. Genellikle tıbbın babası olarak anılan Yunan hekim Hipokrat "içimizdeki iyileştirici güç"ten bahsederken, ikinci yüzyılda yaşamış bir hekim olan Galen" güven ve umudun ilaçtan fazlasını yaptığını "düşünüyordu. Fakat 17.yüzyılda Descartes iki temel madde arasında bir ayrım yaptı: Beden gibi fiziksel cisimler bilimsel yöntemle incelenebilirken, Tanrı'nın bir lütfu olduğuna inandığı zihinsel ruh gibi somut olmayan bir şey bilimsel olarak incelenemezdi.
Bu kitabın mesajı basittir: Geçmiş salgınları anlamak, gelecekteki salgınlara daha iyi hazırlanmamızı sağlayabilir.
Hemofilinin Yükselişi
Birleşik Krallık'ı 1837-1901 tarihleri arasında kraliçe olarak yöneten Victoria (d. 1819), Bolşevik Parti'nin iktidara gelmesinden kısmen sorumludur, Romanov Hanedani'nin çökmesine katkıda bulunmuştur, Ispanya'da General Franco'nun iktidara gelmesinde etkisi vardır ve hatta tartışmalı olsa bile, Almanya'da Üçüncü Reich'ın yükselmesinde farkında olmadan rol oynamıştır. Bütün bunları politikaları veya orduları ile değil genleriyle yapmıştır. Kızlarını ve kız torunlarını Avrupa'daki kraliyet ailelerine evlilik yoluyla sokmuş, güçten düşüren ve ölümcül olabilecek bir hastalığın tohumlarını saçarak bu ailelerin bazılarında yıkıcı sonuçları neden olmuştur.
Sayfa 10
Reklam
Kolera, sağlık reformlarının yapılmasına ve toplum sağlığı kavramının önem kazanmasına neden olmakla birlikte hastalığı taşımalarından kuşkulanılan kişileri, özellikle göçmen ve yoksulları günah keçisi konumuna soktu. Kimi zaman, tüm insanları korumakla yükümlü toplum sağlığı kuruluşları, "sağlık polisi" gibi davranıp marjinalleştirilmiş bu kişileri toplum için bir tehdit olarak yaftaladılar. Bazen hastaların ait olduğu etnik veya kültürel azınlığın tüm üyeleri damgalandı. Doğal olarak, her zaman olduğu gibi, yük ve suç, para veya politik güçten yoksun göçmenlerin ve şehirde yaşayan yoksulların üzerine kaldı.
Sayfa 66
Bilimsel İyonya Hekimliği
Hekimler asklepiadlar denilen loncalarda toplanmışlardı; bu adı almalarının nedeni kuruluşlarının hekimlik tanrısı olan Asklepios'a dayandığını düşünmelerindendi. Çok kere meslek gerçekte babadan oğula geçiyordu. Genç hekimin loncaya yazılırken ettiği yemin günümüze kadar gelmiştir ve önemli bir kültür tarihi belgesidir.
Sayfa 184 - Sosyal Yayınları, Çev: Suad BaydurKitabı okudu
133 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.