. . .
ŞİİR-MİİR
K/aralamalar
(Not: Mükerrer kayıtlar, sâir hata ve düzenlemeler bir ara yapılacaktır inşallah, diyelim... Bu hususta okurlardan özür dileriz...)
"İyimser olan yanımın türettiği fikirleri, kötümser yanım çürütüyordu."
Öncelikle kitabın yazarı
Hamid Tolunay 'a kitabını bana imzalı hediye gönderdiği için çok teşekkür ediyorum.
Kitap, üniversite okuyan ve içine kapanık olan Selahattin'in yaşadığı gelişmeleri konu alıyor: Aşk hayatındaki fırtınalı değişiklikler, ailesiyle yaşadığı sıkıntılar ve kendi içinde yaşadığı dünyayla kopukluk... Karşısına çıkan tüm bu karışıklıklar kitabın başlığını oluşturmuş: Kördüğüm. Selahattin bu kördüğümün içinden çıkabilir mi yoksa boğulur mu, onu okuyarak öğreneceğiz.
Kördüğüm, beklediğimden çok daha güzel bir hikâyeyle karşıladı beni, açıkçası bu kadar da güzel beklemiyordum. Konusu, olay örgüsü, sonu olsun beklentilerimin çok üstündeydi. Özellikle aralara serpiştirdiği cümleler kitabı çok daha kaliteli hâle getirmiş. Bunlardan birini alıntı olarak incelemenin başına yazdım. Hikâyeyi bir yana koyalım. Kitabın birinci şahıs anlatıcı olması dolayısıyla kahramanın aklından geçen düşünceleri okumakta ayrı bir keyif verdi.
Yazar bu kitabındaki başarısını yeni kitaplarında da devam ettirirse, ileride çok güzel yerlere geleceğini düşünüyorum. Yeni kitap ve yazarlara karşı önyargılarınızı kırıp bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.
İsmini henüz duymadığımız yazarların kitaplarını okuyup onları keşfetmek duygusunu sizinde tatmanızı tavsiye ediyorum. Bu şekilde; yeniden gelen yazarlara destek olup ileride isimlerini çokça duymamıza vesile olabilirsiniz. Bunu hakeden epey yazar bizi bekliyor. Bunlardan biride Hamid Tolunay.
Benjamin Constant
(25 Ekim 1767 – ö. 8 Aralık 1830)
İsviçre asıllı Fransız liberal yazardır.
***.. ders şudur ki insanın pek böbürlendiği o ruh denen şey ne mutlu olmaya yarar, ne de mutlu etmeye. İnsanın Tanrı'dan istemesi gereken vergiler ancak doğruluk, sarsılmazlık, bağlılık, iyiyürekliliktir. Sabırsızlığı alt edemeyen o gelip geçici acımaya
"Alışma bana, ne yapacağım belli
Olmaz!
Bugün varım yarın birden yok olurum.
Dokunma bana, kapanmamış yaralarla doluyum.
Canımı acıtma, bir yara da sen açma!
Sevme beni, yoğun duygularımda
kaybolursun tutuşursun.
İsteme beni, yasaklarla boğuşursun,
engellerle doluyum.
Çözmeye çalışma sakın,
seninle karışır iyice kördüğüm olurum...
Anlama beni, ben kendimi bilirim,
ben böyle mutluyum...
Aşkı yaşatmamı isteme asla,
ben aşka yıllardır inanmıyorum...
Güveniyorsan kendine, inandır aşkın varlığına...
Sonucunda öyle bir aşk yaşatırım ki!
Vazgeçemezsin tutkun olurum.
Yıkabilirsen duvarlarımı, sakın bırakma beni.
Tüm tutkularım ve gücümün arkasında
Hâlâ minik bir çocuğum.
Büyütemezsen kaybolurum..."
Öfkeliyken bile aşk en can yakacak şekilde ruhunuzdan tutup çekiştirir sizi. O an yapmak isteyeceğiniz son şey bile olsa önemsemenizi, hissetmenizi sağlar.
Biri var kalbimde
Sımsıkı sarıldığım
Biri var yüreğimde
Kördüğüm olduğum
Biri var gülüşlerimde
Onunla hayat bulduğum
Biri var nefesimde
Nefesiyle hayata tutunduğum
Biri var ömrümde
Canında can olduğum
Biri var gecemde
Uykuya hasret kaldığım
Biri var gözlerimde
Gözlerinde aşkı bulduğum
Biri var sözlerimde
Sevmeyi yeniden haykırdığım
Biri var
İyiki var…
Kitap akıcı olmakla birlikte ben içerik olarak beğenmedim. Ne polisiye olmuş, ne macera ne de aşk.
Olaylar karmakarışık. Yazarın yaşanan olayları (moda oldu ülkede) illa bir gruba yamama çalışması, "siyasi ağız" kullanarak faile ulaştırma çabaları, hikayenin sonundaki belirsizlikler kitabın kalitesini düşürmüş...
İyi okumalar