Kübra Bülbül Bayram
@kubrabulbulbayram
Kitap okur , yemek tarifleri dener , matematiği sevdirmeye çalışır...
Daha cok okuyup aydinlanacagimiz günlere...
Matematik öğretmeni
Erzincan Üniversitesi
Tokat
Sivas, 19 Mayıs
61 okur puanı
Ekim 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
“İnsanlar, doğdukları ve dışardan yaşadıkları değil , içlerindeki statüye uyum sağladıkları seviyededir. “
Ulaşılması ne kadar zor olursa olsun hiçbir güzelliğin insanın elinden kaçamayacağı gerçeği , halen dallarında durmakta olan diğer elmalar tarafından korkuyla izlenmişti.
Dünyanın en analitik düşünen insanlarını kaderci insanlara dönüştüren ,her zaman denklemin çözümsüzlüğü olmuştu. Mantığın sınırları terk edilmek zorunda kalındığında sığınabilecek tek liman vardı o da inançlardı.
Okur Takip Önerileri
… diğer taraftan içinde yaşanmakta olan iyiliğin ve kötülüğün mücadelesini düşünüyordu. Sonuçta herşey kendi elindeydi. Hangi tarafı beslerse ,o taraf daha çok kazanacaktı.
Sadece bilmek, insan denen canlıya yetmiyordu. Bu bilgiyi kendi çıkarları doğrultusunda bir an önce geliştirmek istiyordu insan.
İnsan duygusal zeka gelişimini mutlaka bir noktada durduruyor, hatta geriletiyordu. Öyle olmasa binbir güçlükle gittiği Ay’a ülkesinin bayrağını diker miydi ? Aptal bir çocuk gibi… Tam da bu yüzden insan aslında hiçbir yeri keşfedemiyor, sadece savaş alanını genişletiyor.
Gördüğüne inanmayanların ninnisi, görünmez olan herşeydi.
Tuttukları dilek için bile para verir insanlar. Havuzlara kuyulara para atarlar. Dileğimi bile satın almaya alışmış birine de barış hediye edilmez, satılır.
Çünkü o iki ülkede de Barış zamanında bile savaş esiri olarak doğarlardı. Savaşı doğarak kaybeder ve erkeklere esir düşerlerdi.
Ve bu dünyada gerçek aileler kan değil acı bağıyla kuruluyordu.
Eğer bir ülkede adalet yozlaşırsa o memleketin dibi oyulmuş demektir. Adaleti çökmüş bir milletin yok olmaktan hiçbir güç kurtaramaz.
Bu kadar kötülük, pislik, ikiyüzlülük ve hemde zalimlik dolu dünyamıza böyle ışıklı pınar suları gibi temiz insanlar gerekki bize azıcık soluk alalım.
İnsanoğlu insanoğlunu bildiği kadar hiçbir şeyi bilmez.
İnsanoğlu herşeyden kurtulurda içindeki kurttan kurtulamaz.
İnsanoğludur, insanoğlu belli olmaz Yüzbaşım. Bir ağaç bin damardır, damarların dokuz yüz doksan dokuzu yer altında , ancak bir tanesi dışarıdadır. İnsanoğlu da böyledir.