Kürdoloji sözcüğü genel olarak Kürt dili , tarihi, edebiyatı , toplumsal yapısı hakkında yazılı çalışmalar ,incelemeler anlamına gelir.
Sayfa 9 - Vate yayıneviKitabı okudu
Söyleşi
Son Ada ’nın anlatıcısı, adını kendisinin koyduğu bu yeri “son sığınak, son insani köşe” olarak niteliyor. Anlattığı, nerdeyse bir ütopya: “Herkes elinden geldiği kadarını, içinden geldiği kadarını yapıyordu.” Ancak bu durum uzun sürmüyor; ütopya olarak başlayan roman tam bir distopyaya dönüşüyor. Ada’yı Dünya’ya genişletirsek, bu durum
Doğan Kitap
Reklam
Ben sizlere oldum kağan; Alalım yay ile kalkan. Damga bize olsun buyan. Gök kurt ise olsun uran (savaş parolası), Demir cıdalar! Ol orman! Avlakta yürüsün kulan (yabani eşek) Hem de deniz, hem de muran (ırmak) Güneş tuğ ol, gök kurıkan (çadır)
Kürt Edebiyatı
Kürt edebiyatının, ağırlıklı olarak sözlü edebiyat geleneğine yaslanmasının önemli bir nedeni sosyolojik ve tarihi realitelerdir. Dağlık coğrafya, göçebe yaşam ve feodal ilişkiler Kürt edebiyatının sözlü alanda daha yaygın bir biçimde serpilmesine zemin hazırlamıştır. Öte yandan Kürt dilinin gördüğü baskılar, Kürtçenin eğitim dili olarak kullanılmayışı gibi harici etkenler yazılı edebiyatın gelişimini olumsuz etkilemiştir. Sözlü Kürt edebiyatı; hikâye, masal, atasözü, bilmece, anı, efsane ve destan gibi birçok türü içinde barındırır. Sözlü Kürt edebiyatının temel kaynakları; aşk, savaş, günlük hayat, aşiretler arasındaki ilişkiler, göç, kahramanlık, doğal yaşam betimlemeleri ve Mezopotamya mitolojisinin zenginlikleridir. Bu bağlamda anlatıların kahramanları; devlerle savaşan yiğit ve yakışıklı gençler, kurnazlar, çirkin ve korkaklar, âşıklar, güzel kızlar, yabani hayvanlar, av meraklısı iyi (ya da kötü) yürekli mirler (beyler), dostluklar ve ihanetlerdir
DESTANLARIN KÜRT TOPLUMUNDAKİ YERİ VE ÖNEMİ
Destanlar, milli renkler taşıyan anonim anlatılardır. Bir milletin hayatında kulaktan kulağa aktarılarak yer tutmuş, kahramanlık içeren uzun halk hikâyeleridir. Destanlarda kimi zaman bir kişinin, kimi zaman birbirine bağlı birkaç arkadaşın, kimi zamansa bir ordunun kahramanlıkları dinleyicilere aktarılır. Kürt destanlarının bir kısmı, tarihî
KLASİK KÜRT EDEBİYATININ İLKLERİ
Klasik Kürt edebiyatının kökeni olarak kabul edilen ilk Kürtçe eser ve yazarına dair, araştırmacılar arasında farklı görüşler vardır. Bölgede çalışmalar yapan Erzurum Konsolosu Alexander Jaba’ya göre klasik Kürt edebiyatının ilk yazarı ve şairi, Elî Herîrî’dir. Jaba’nın dediklerinden farklı olarak Baba Tahîrê Hemedanî’yi ilk klasik yazar olarak kabul edenler de vardır. Kürt araştırmacı Enver Mayî’ye göre de Îbn Xelîkan ilk klasik Kürt yazarıdır. Günümüze ulaşmış Kürtçe eserleri olmamasına rağmen Ebu Henîfe El Dîrewerî ile Ebu Muslîm Horasanî’yi ilk Kürt yazarı olarak görenler de vardır. Araştırmacıların elinde, Îbn Xelîkan’a ait yazılı Kürtçe bir eser yoktur. Öte yandan Îbn Xelîkan ile Baba Tahîrê Hemedanî, aynı dönemde yaşamış Kürt edebiyatçılardır. Minorsky’nin hesaplamalarına göre Baba Tahîr, 938 ile 1010 yılları arasında, Îbn Xelîkan ise doğum tarihi bilinmemekle birlikte 1020 yılına kadar yaşamıştır. Elî Herîrî, her iki Kürt klasik yazarından daha sonraki yıllarda, 1010 ile 1078 yılları arasında yaşayan ve eserlerinin bir kısmı günümüze kadar ulaşmış bir Kürt şairidir. Baba Tahîr’in de Hz. Muhammed’i metheden Gorî lehçesi ile yazılmış şiirlerinden bir kısmı günümüze kadar ulaşmayı başarabilmiştir
Reklam
81 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.