Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
sen de yaz yaz yaz ..
Yazı yazmak istersen, al eline kalemi durma yaz. Yazı yazmak istemezsen, al eline kazmayı durma kaz. İnsan boş durmamalı. İnsanlık icabı mutlaka faydalı işler yapmalıdır. Okuyup yazan biriysen ona göre kafanı çalıştırıp insanların hayatlarını kolaylaştırıcak faydalı işler gelistirmelisin. Yok öyle bir kabiliyetin yoksa yine boş durmamalısın, hiç olmazsa bedenen yapabileceğin işlerle topluma faydalı olabilmelisin.
Sayfa 128 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Söz bilirsen söyle senden ibret alsınlar. Söz bilmezsen sükût eyle seni adam sansınlar.
Sayfa 124 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Reklam
Güden çoban sürüyü döndürünce ters yöne. Geçmez mi sürüdeki topal koyun en öne. Nasıl ki sürü ters yöne çevrildiğinde en arkalarda olan sakat, hastalıklı koyunlar en öndeymiş gibi olurlarsa, insanlar da böyledir; istikameti terse döndürürsen beceriksiz, işe yaramazlar öne çıkar. Vay o toplumun haline o zaman...
Sayfa 123 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Düşenin dostu olmaz demişler düş de görürsün, Sen o zaman dostları, düşte görürsün. Varlıktan yokluğa düştüğünde, makam, mevki sahibiyken sıradan biri olduğunda insanların sana nasıl davrandığını ve ne kadar değiştiklerini, gerçek yüzlerini işte o zaman görür anlarsın. Hakiki manada dostların da olmaz, artık arama, bulamazsın, ancak rüyalarında görürsün..
Sayfa 121 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Dene altını mihenk taşında. Dahi insanı, bir iş başında. Altının altın olup olmadığı ancak mihenk taşına tutularak anlaşılır. İnsanın iyi mi, kötü mü olduğu ise iş yaparken görülür. Bir insanı tanımak için birlikte çalışmak, yolculuk yapmak lazımdır. Yoksa karar vermekte aldanabilirsin.
Sayfa 120 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
ölçü ..
Adam, adamdır eğer olmaz ise bir pulu. Eşek yine eşektir, atlastan olsa çulu. İnsanın değeri mal, mülk ve zengin olmakla artmaz, asıl mühim olan insanlığıdır. Kadir kıymetin, giyim kuşamla, makamla, servetle ölçülemeyeceğini anlatır bu beyit.
Sayfa 120 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Reklam
Hizanı bozma gönül..
Nevş ü nemâ eyleyemez düşmiyecek hâke nebât. Mütevazı olanı rahmet-i Rahmân büyütür. Bir tohum, toprağa düşmeyince asla büyüyüp gelişme gösteremez. Çünkü mütevazı olup başını yere indireni; Allahü Teâlâ'nın rahmeti büyütür.
Sayfa 62 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Bir hadisde şöyle buyrulmuştur: "İlim üç şeyden ibarettir: Allah'ın apaçık kitabı; Resûlünün sabitleşmiş olan sünneti ve bilmiyorum demek." Şa'bi buyurdu: "Lâ-edrî [bilmiyorum demek] ilmin yarısıdır." Bir mesele hakkında sual sorulduğu zaman, cevabı bilinmiyorsa, Allah rızası için susmak, konuşmaktan daha az ecir getirmez kişiye... Çünkü bilmediğini ikrar etmek her şeyden zor gelir nefse...
Bu meclisde bizim de deste bir câm almamız vardır Çelebizade Asım Sükûtun merd-i dânâ hasmını ilzâm için saklar Raşid Perişan olduğum halkı perişan etdiğimdendir Fuzuli Böyle kalmaz koy gönül alsın savursun rüzgâr La-edri Gönüldendir şikâyet kimseden feryadımız yokdur Nev'i
Sakın havaya girme, ikimiz de imtihandayız
Şimdilik hüsnü sana, aşkı bana vermişler Âriyettir bı da cânâ ne senindir ne benim Allah... Allah... Sen güzellik ile imtihan ediliyorsun ben aşk ile... Sakın havaya girme, ikimiz de imtihandayız; bunlar ne senindir ne de benim; mülkün sahibi Allah'tır. İnsan aşk ve fedakarlık disiplininde bir miktar mesafe alınca, Allah'a karşı sorumluluğunu da biraz anlama fırsatı buluyor. İşte Aşk insanı o yüzden lazım, onun için faydalı. Ama her aşk gibi tehlikeli de olabilir, Çünkü orada bu olabilir...
Sayfa 76 - Profil YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
3-Vahdet-i Vûcûd: Bilgide vahdet, yani Allahtan başka varlık olmadığını idrak ve bilgi edinme halidir. Evvelce görünen şey burada bilgi ve idrake dönüşür. Böylece gerçek varlığın bir tane olduğu, Allah'ın varlığından ve tecellilerinden gayrı bir şeyin olmadığı nazarî olarak değil yaşayarak ve manevi tecrübe ile imana dönüşmüş olur ve şuhudda geçici olan şey burada baki kılınır. Allah'ın dışında bir hakiki varlık olmaması vahdet-kesret düşüncesini gündeme getirir. Tıpkı deniz ve damlaları gibi. Her damla denizdendir, deniz özellikleri taşır, ama damlalar asla deniz değildir, ama denizde yok olmaya hazırdırlar. Çünkü nerede bir damla varsa , elbette denize koşmak ister ve her damla bir denizin verlığına işaret eder. Vahdeti vucud vahdetin en üst derecesidir ve daimidir. Sufinin bütün hedefi işte bu vahdete erişebilmektir. " Lâ mevcude illallah ( Allahtan başka hiçbir şey yoktur)!" İfadesi bunu dillendirir. Cemaleddin Uşşaki'nin, "Her yerde oldur görünen her gözden oldur görünen her şeye oldur bürünen her anda an içindedir" demesi işte bu yüzdendir. Kendi hüsnün hüblar şeklinde peyda eyledin Çeşm-i aşıktan dönüp sonra temaşa eyledin La edri ( Ey yüce Allah! kendi güzelliğini önce, güzeller suretinde görünür kıldın, sonra da dönüp aşıkların gözünden onu seyre koyuldun. Şimdi gören de sensin, görünen de...)
Sayfa 7 - kapıKitabı okudu
Lâ-Edrî Şiirler
Eskiden şairi bilinmeyen şiirlerin sonuna "şairini bilmiyorum" manasına, "lâ-edri" ibaresi konulurdu. Bazen de şairler, bilerek "lâ-edri" mahlasını tercih ederlerdi. Abdülhak Şinasi Hisar, son devrin şiir dünyasına dair Cenap Sahabettin'in şu sözünü aktarır: "Evvelce şiirler vardı, şairler lâ-edri olabilirlerdi. Şimdi ise şairler meşhur, lâkin şiirler lâ-edri."
İbn Mes'ud şöyle buyurmuştur: 'İnsanların her sorusuna cevap veren kimse mecnundur. Alimin kalkanı La Edri (Bilmiyorum) demektir. Şayet alim, bu kalkanı elinden bırakırsa öldürücü darbeler yer'. İbrahim b.Edhem şöyle buyurmuştur: 'Bir ilimde konuşan, fakat bir başkasında susan âlimden daha fazla, şeytanı sinirlendiren hiç kimse yoktur.Şeytan der ki: 'Şu adama bakınız! Konuşmaması, konuşmasından daha zor geliyor bana!"
Nokta kadar menfaat için, virgül gibi eğilenler, sonunda düz hat olup çiğnenmeye mahkûmdurlar. La Edri
Sayfa 209 - Pegem AkademiKitabı okudu
344 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.