Sanki ömrümde gördüğüm, duyduğum, okuduğum, düşündüğüm ne kadar güzel şey varsa hepsi bir yere toplanmış, sonra da bir insan çehresi olup karşıma gelmişti.
Mahzendeki hükümlüler, yeni gelenlere soğuk soğuk baktılar, çünkü insan doğasının bir garip yanı da her yere çabucak uyum sağlaması, geçici olarak bulunduğu yerde kendini evinde hissetmeyi bir hak olarak görmesidir.
Halk, özgürlüğü için başkaldırmaz, direnmez. Bir lokma ekmeğe, bir kaşık çorbaya değişir özgürlüğünü. Bunun için onların altına ateş yakmak, haklarını aramalarını sağlamak gerekir.
Yetişkinlerin savaştığı, bombalar attığı, birbirini kesip doğradığı, acımasızlığın kol gezdiği bir dünyada gençlerin yurtsever, dine bağlı, uslu, terbiyeli olmaları söz konusu değildir.
En kötüsünü bilmek, hiçbir şey bilmemekten daha iyidir. O zaman kaderimin bana layık gördüğünü giyinir, bahtımın sadakalarıyla geçinirim hayatın yan sokaklarının birinde.
Yoksul olup da hâline şükreden insanın
Kendi de zengindir, gönlü de,
Oysa zenginliği sınırsız olduğu halde,
Her an yoksul düşme korkusuyla yaşayanın
Bir kış kadar yoksul bir hayatı vardır.