Bir cumartesi günü annem size gelecektir
Annemin sorularına doğru cevap verin lütfen
Beni soracaktır size
Siz de beni nereye kaybettirdiğinizi anlatın
Bir evin bodrumunda gömdüğünüzü söyleyin
Ya da kuş uçmaz kervan geçmez bir yardan attığınızı söyleyin
Bana ne yaptıysanız onu söyleyin
Doğrulardan kaçtığınız kaçıncı cumartesi
Beyaz bir torosun bagajındaydım sanırım
Ya da ben öyle sanmıştım
Kireç kokusunu alıyordu burnum
Bu kesindi
Gözlerimi ve ağzımı kapatmıştınız ama burnum hâlâ görevini yerine getiriyordu
Arkamda bağladığınız ellerim acıyor sıktığınız ipin iz bırakan etkisiyle
Beni kimsenin uğramadığı karanlık bir gecenin koynuna emanet edişinizi de anlatın anneme
Acaba kulakları sağır eden bir kurşun sesini duymuş muyudu annem yalnız ve uykusuz kaldığı o gece
Duymasa da hissetmiştir belki
Ama lütfen siz doğruları söyleyin anneme
Zira insan, nihayetinde ne olursa olsun geldiği yeri unutmamalı. Şu an sahip olduğunuz o havalı tavırlarınız, her şeyi bildiğinizi sanmanız, size, zamanında iğne deliğinden geçebilecek küçüklükte bir dut olduğunuz gerçeğini unutturmasın lütfen.
Sayfa 26 - Elma YayıneviKitabı okuyor
Yaklaşık üç-dört günlük olduğunuzu ve büyüklük açısından iğne deliğinden geçebilecek kadar küçük bir boyutta olduğunuzu hatırlatalım. Zira insan, nihayetinde ne olursa olsun geldiği yeri unutmamalı. Şu an sahip olduğunuz o havalı tavırlarınız, her şeyi bildiğinizi sanmanız, size, zamanında iğne deliğinden geçebilecek küçüklükte bir dut olduğunuz gerçeğini unutturmasın lütfen.
Sayfa 26Kitabı okuyor
Lütfen hayatın ayarlarıyla oynatmayınız. İnsanlığı lüzumsuz yere meşgul etmeyiniz. Aşırı yükleme yapmayınız. Her şeyi oluruna bırakınız..
"Biz bir nesneye, aynı açıdan baktığımız sürece aynı şeyi görürüz. Başka açılardan bakınca, gözümüzün önüne nesnenin öteki yönleri gelir. Şimdi söyleyin lütfen bana, bütün bu yönleri üst üste ya da bir kısmını alıp bir başka kısmını atlayarak resmetmemizin önünde bir engel olabilir mi?"
"Gitme
Daha çok şeyi değiştirebiliriz bu hayatta
İnat etme
Hepimiz pes ettik vaktiyle
Şimdi sık yumruğunu
Sustur şu suskunluğunu
Unutma
Kafan atınca nasıl da dimdik durduğunu
İçin dışın nefret
Gel
Hiçbir şeyi yaşamak kadar sevme
Sana bir dünya yaratamam da
Elini tutarım elbette
Varsın herkes terk etsin seni
Sen dünyayı terk etme
Seni yargılamıyorum
Acını tam olarak anlamam mümkün değil
Biliyorum
Kaldıramadığım yükleri bırakıp kendi yolumdan gidiyorum ben
Sen de aynaya bak lütfen
'Seni seviyorum' de..."