Ölerek ölümsüz olma isteği üzerine yazılmış, yine harika bir öyküydü. Gözden düşerek Normandiya'ya sürülen Madame de Prie, yalnızlığın da verdiği öfkeyle intikam hırsına bürünür. Eğlence, entrika ve saray hayatına olan düşkünlüğünün de etkisiyle sonu beklenmedik şekilde biten bir plan hazırlar. Kısa ancak Zweig'in hisleri ve duygularının da birleşimiyle hem sarsıcı hem de acımasız bir öykü okudum..
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202176,8bin okunma
Madame de Prie,Kral'ın gözünden düşer ve ardından Normandiya'ya sürülür olaylar böylece başlar.Paris'teki iktidar sahibi günlerinden sonra yapayalnız bir sarayda yaşamak ona acı vermeye başlar.
ihtişam,entrika ve eğlenceli hayatından uzaklaşmak onu çok üzer.Yeni malikânesinde gösterişli eğlenceler düzenleyerek,Paris'teki hayatını yeniden canlandırmaya çalışır.Madame de prie,dikkatleri üzerine çekebilmek için yeni planlar yapmaya başlar...
'
'
Zweig'in diğer eserleri gibi bu kitabını da çok sevdim.Yazar,kesinlikle bir betimleme ustası.Bukadar kısa kitaplarda böyle derin konular işleyip,ustalıkla bizlere yansıtması gerçekten takdire değer
Kitabın kapağının ve isminin konuyla uyumlu olmasını da çok sevdim
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202176,8bin okunma
"ÖLÜM KOMEDİSİ"
Bir Çöküşün Öyküsü, derin anlamlar içeren bu esere verilebilecek belki de en güzel başlık diye düşünüyorum. Kralın gözünden düştüğü için Paris'ten Normandiya'ya sürülen Madame de Prie'nin ilgiden yoksun bir halde, yapayalnız geçirdiği günlerinin aslında kaçınılmaz olan ölümüne hazırlayan bir başlangıcın olduğunu görmekteyiz. Devamlı ilgi odağı olduğu eğlenceli günlerini geride bırakmak ve kendisiyle baş başa kamak durumunda kalan bu kadının "içsel yalnızlığın hapishanesinde" nasıl bocaladığına şahit oluyoruz.
Eserde, insanları değersizleştiren kişilerin yalnızlaştığı dönemlerde önemsemediği her insanın neşesine, güvenine, varlığına ne kadar ihtiyaç duydukları hissettiriliyor. Madame de Prie ise mutluluğun, zenginliğin, ilginin olmadığı bir dünyada soluk almaktansa geride bıraktıklarına ölüm komedisi oynayarak her şeyi eğlenceli hale getirmeyi amaçlayacak kadar da kararlı bir duruş sergiliyor. Ne var ki sürüldüğü dönemlerde önemsenmeyen Madame de Prie, öldüğünde de önemsenmiyor. Kitabın son kısmında da yazdığı gibi: "Talihin ilerlemekte olan arabasından bir kez düşen kişi, arabaya bir daha yetişemezdi."
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202176,8bin okunma
Madame de Prie içsel yalnızlığının mahpushanesinde yırtıcı bir hayvan gibi kendini çaresizce oradan oraya atıyor ve pencerelerden gelmeyen bir şeyi gözetliyordu.
"Çünkü insanlık tarihi davetsiz misafirleri sevmezdi ; kahramanlarını kendi seçer , ne kadar usandırıcı bir çabaya girerlerse girsinler hakkı olmayanları acımasızca geri çevirirdi ; talihin ilerlemekte olan arabasından bir kez düşen kişi , arabaya bir daha yetişemezdi . " Madame de Prie yaşadığı hayatı zorunlu olarak bıraktıktan sonra hüznünü de kızgınlığını da ukalalığını da zirvede yaşamış olan biri . Stefan Zweig yine ve yine uzun cümleleriyle bizi büyülüyor . Kesinlikle herkes en az bir tane Stefan Zweig okumalı .
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202176,8bin okunma
Başlar da biraz sıkıldığım ama inatla devam ettiğim, Madame de Prie'nin şatafatlı yaşantısından birden bire çökmesi ve Paris'teki şatafatlı yaşantısını yeniden sağlamak adına herkesten ilgi beklemesi'ni anlatan ve gerçek yaşamından yazılmış kaliteli ve esaslı kitaptır
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202176,8bin okunma
Zweig'ın okuduğum kaçıncı kitabı artık saymıyorum. Yaptığı psikolojik tahliller karakterleri aramızdan biri yapıyor. Bu kitaptaysa Madame de Prie'nin alıştığı hareketli yaşamından, Paris'ten sürgün edilişi ve daha önce tatmadığı yalnızlığın onu nasıl çöküşe sürüklediği, hırsları uğruna nasıl bir komedi oyunu hazırlayıp komik duruma düştüğü anlatılıyor. Acı bir öykü bu.
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202176,8bin okunma
Stefan Zweig, psikolojik analiz yöntemini kullanarak karakterlerine hayat verir. Çoğu yazardan ayrılan yönü hem erkek hem de kadın karakterlerin psikolojisini okuyucularına kendi üslubuyla aktarmasıdır.
Bu sefer de rotamızı VX. Louis dönemdeki Fransa'ya çeviriyoruz. Karakterimiz yani Madem de Prie bu dünyada yaşamış gerçek bir kişidir. Yani
... ezilmiş bir çiçekten yitip gitmiş baharın mis kokulu mucizesi nasıl anlaşılmazsa, Madame de Prie'nin tarih olmuş yazgısının tutkulu coşkusu da sezilmiyordu bu satırlardan.
Yine bir Stefan Zweig öyküsü..Zweig kitaplarında karakterleri ve durumları öyle güzel okuyucuya aktarıyorki kitabın içine dalıp gidiyorsunuz.Her kitabını elinize aldığınızda bir solukta okuyup öykülerini derinlemesine yaşıyacaksınız.Bu minicik kitabıda öyle..
"ezilmiş bir çiçekten yitip gitmiş baharın mis kokulu mucizesi nasıl anlaşılmazsa, Madame de Prie'nin tarih olmuş yazgısının tutkulu coşkusu da sezilmiyordu bu satırlardan."
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202176,8bin okunma
Burada anlatılan bu Madame De Prie hikayesinin gerçek olduğunu zaten biliyorsunuz, kapak görselindeki portre de Madame'ın çizilmiş bir tasviri, Madame De Prie 18.yy'da Paris'te sarayda mühim bir görevdeyken Courbépine'e sürülür, usta yazar Stefan Zweig'a düşen ise bu yaşanmış hikayeye psikolojik tahliller ve tasvirler eklemek olmuş, bunu yaparken bir sarraf titizliği gösteren Zweig; okuru şaşırtmak için yine elinden geleni yapmış. Vaktinin önemli bir bölümünü devlet işleri yerine eğlencelere harcayan Madame, devlet bütçesine önemli zararlar verir , sonra düştüğü bu yeni konumu haketse de hikayeyi Stefan Zweig kaleminden okuyunca insanın yine de içi acıyor.
Tavsiye ediyorum...
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202176,8bin okunma