Kılkeçe çadır usul usul aralandı. Bir mağara tılsımını açıyordu sanki. Ayın gümüşünde bir ince hançer gibi şavkıyan dal bedeni belirdi Muradhan'ın. Çadırın ağzında yaralı bir bıçak gibi belirince tekmil bedeni, ova lal oldu. Börtüsü-böceği, otu-çiçeği, suyu-pınan hepten sustu. Büyülü bir sessizliğe gömüldü ovanın her köşesi. Kutlu
_Evridiki_
_Evridiki, Orfe’nin kavuşmak istediği sevgilisidir. Bir gün Evridiki'nin bacaklarına bir yılan dolanır. Sevgilisi bu yüzden ölüp yeraltına gidince, sevgilisini kaybeden Orfe de ona kavuşmak için büyük çabalar gösterir, ilahlardan yardım görme umuduyla, özlem içinde çalgısını çalıp dururken harikulade, ahenkli müzikler yaratır.
_Rüyanızda şeytanla mücadele ettiğinizi gördüğünüzde fark edeceksinizdir ki mücadele ettiğiniz yalnızca kendinizdir. Düşünü gördüğümüz kimse, İçimizdeki diğer yandır. Tanrım şükürler olsun ki beni böyle yaratmamışsın. Düş, düşü gören kişiye değil, bir topluluğa, halka, insanların tümüne aittir. Gelecekteki kişiliğimiz çok önceden oradadır ama
_Psişe, insan zihninin, bilincinin ve bilinç dışının tamamıdır. Galaksilerin ardında tanrıyı aramayı hayal edemeyiz. Her şey psişenin ürünüdür. Eski yunanca'daki psyche sözcüğü, "kelebek" anlamına gelir." Latince'deki animus ruh ve anima can, eski yunanca anemos rüzgar sözcüğüyle aynı köktendir.
_Vücudun merkezi de başta
Zamanın içinden geçiyoruz
Zaman da bizim içimizden.
Ne çok tünel,mağara,karanlık galeri
Ne çok susuzluk gördük.
Ne derin yalnızlıklar,ne çok acı birikti içimizde…
Git git bitmeyen yollar,inişli çıkışlı.
Nefesimiz yetmiyor artık
Vadilerden ovalara bile yürümeye.
Tırmanışlar,zirveler,açık denizler çok uzaklarda.
Adım atacak gücü kalmadı ruhumun.
Güneşe hasret miyim ışığı görsem tanır mıyım?
Göz kamaştıran haline alışır mıyım yine?
Özledim mi günü,güneşi,ışığı,çiçeği bilmiyorum.
Bir daha aynı hevesle yürür müyüm o yolları
Kim bilir?
HANDAN KILIÇ