Emir KIVIRCIK, kitaba konu olan ve günümüzde olması gerekenden çok daha az kişi tarafından bilinen kahraman bir devlet büyüğümüzün torunu. Kendisi, dedesinin hatırasını yaşatmaktan ziyade Türk Milletine ve cumhuriyetimize etmiş olduğu hizmetleri anlatmayı amaçlamış birisi. Türk pasaportunun şimdiki değeri herkesin malumu ancak bu pasaport binlerce insan için yaşamak demekti bir zamanlar. Hem de Alman savaş makinesine karşı! Bu kitap, daha doğrusu Behiç ERKİN kesinlikle okunması gereken harika bir kaynak. İsteyenler okuma üzerine "The Turkish Passport" belgeselini de izleyebilir zira o anlara tanık olanların ve hayatını Behiç ERKİN ve mesai arkadaşlarına borçlu olanların söylemleri çok değerli.
Dönem romanları arasında en beğendiğim romanlardan biri. Bunda şüphesiz millî mücadele dönemi öncesinde ve sonrasında İstanbul'un halimi merak etmem büyük etken. Mithat Cemal KUNTAY bu romanında İstanbul'un işgalden hemen öncesine, işgal dönemine ve işgalden sonraki dönemine dair bir gözlem yapma imkanı sunuyor. Milletimizin ateş çemberinden geçişi boyunca İstanbul'da yaşanan hayat tam bir tezat oluşturuyor ve ATATÜRK'ün Ankara'yı başkent ilan etmesinin ne denli haklı ve yerinde bir karar olduğunu başka bir açıdan anlamamızı sağlıyor. Yaşasın cumhuriyet diyenlerin okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Üç İstanbulMithat Cemal Kuntay · Oğlak Yayıncılık · 20202,406 okunma
Namık EKİN Deniz Kuvvetleri'nden emekli bir astsubay ve ülkemizin ilk SAT komandoların biri. Bunun dışında Judo konusunda hatrı sayılır bir bilgiye sahip başarılı bir sporcu. Anılarını derlediği bu kitap meraklısını güzel bir yolculuğa çıkarıyor. Azim ve pes etmemekle gelen başarıya defalarca örnek sunan bu kitap özellikle motivasyon konusunda kendini geliştirmek isteyenler için okunabilecek güzel bir kaynak.
Hepimiz ATATÜRK'ün ne kadar iyi bir asker olduğunu, kazandığı savaşları ve verdiği mücadeleleri biliriz. Dünya tarihine başarılı bir komutan olarak çıktığı ilk savaş, 1. Dünya Savaşının Çanakkale Cephesi diyebiliriz. İşte tam da bu noktada nasıl oldu da genç yaşına ve orta kademe bir rütbeye rağmen bu kadar başarılı olabildi sorusu akla geliyor. Bu sorunun cevabı, ilgili savaştan yaklaşık 5 yıl önce kaleme aldığı bu kitapta mevcut. İlgilisi ve meraklısı mutlaka okumalı.
Kitap, Murat ÇULCU'nun akıcı anlatımıyla birlikte tarihe ve devletlerin doğuşuna yönelik alışılmışın dışında bir perspektif kazandırabilecek bir yapıda. Ekonominin devletlerin olmazsa olmazı olduğu herkesin malumu ancak ticaretin ve tüccarların geçmişteki rollerinin (günümüz ekonomik yapısındaki karşılığı dev şirketler) bu denli etkin olabileceği pek akla gelmeyecek bir durumdu benim açımdan. Bu kitapla birlikte tarih değerlendirmelerime, siyasi ve politik gelişmelere bir "ekonomi-politik çerçevesi" eklemiş oldum.