Sevgili Erdal;
Bu zor geçen son günlerimde bana o kadar derman oldun ki, seni, yaptıklarını, Türk edebiyatına katkılarını hayatım boyunca minnetle anacağım.
Erdal Öz 1935 doğumlu, yani bu dergicilik, edebiyat sohbetleri mektuplar konuşulduğunda en erken mektup tarihi 1956 olduğuna göre Erdalcım henüz 21 yaşında, gerçi 17 yaşında yayınlanan
Sıkıcı, iç karartıcı, atalet içinde, bir miktar kirli, mutsuzluk ve umutsuzluk dolu yaşamların, belli bir amaçtan yoksun, can sıkıntısının ve boşa harcanan/tüketilen zamanların, hayatların ve hatta aşkların anlatıldığı klasik bir eser Vanya Dayı. Yaşam yutuyor insanı diyor Çehov. Haklı da değil mi? Peki nasıl yutuyor? Bakınız çevre çok önemli,
Rus yazarın tiyatro dilinde yazdığı kitabında melankoli karakterlerin hayattaki umutsuzluklarına ,şansızlıklarına ve gerçekleşememiş umutlarına değinilmiştir.
Vanya DayıAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20168,7bin okunma
Her biri kendi mutsuzluğuna ve bireysel çıkarlarına gömülmüş karakterlerin etrafında gelişen kitap dönemin Rusya'sını günümüze aktarmaktadır. Kitabın genelinde karakterler can sıkıntısı ve pişmanlıklarla boğuşmaktadır. Her bir karakterin muzdarip olduğu bir sorun olsa bile genel olarak ya ellerinden bir şey kayıp gitmiştir ya da elindeki zamanı değerlendiremeyip yaşlanmışlardır. Bu düşünce hâkim olsa da kitapta kesinlik eksiklik olarak ortaya çıkıyor. Kesinliğin eksikliği konuları yarım bırakmaktadır. Bu da kitabın geneline kasvet ve bohem havası katmaktadır. Yoğun melankolik ortamda karakterlerin iç gözlemleri de sonuçsuz kalmaktadır. Sonuçsuzluk sanki okura devamını sen tamamla der gibi.
Kitabın adı Vanya Dayı olması sebebiyle kahraman gibi algılanmaktadır ama kitapta herhangi bir kahraman üzerinden hikaye aktarılmamıştır. Vanya Dayı da diğer karakterler gibi herhangi biridir. Genel olarak bir toplumda bulunan veya bulunabilecek ortalama bütün insan tipleri kitapta yer almaktadır.
Genel olarak elinde tutulamayan yaşantılar, yarım kalan umutlar ve boşa harcanan vakitler konuşma metni üzerinden aktarılmıştır. Konuşma metni şeklinde olması hikâyeyi daha iyi hissetmemi sağladı. Sanki oradaymışım hissi oluştu.
Kitabın güzel yanı kısa kısa birden fazla konuya değinmesi ve hızlı okunmasıdır.
Olumsuz yan ise kitap fazla bohem, melankoli ve müphem içermektedir. Bu kavramları sıkıcı bulanlar kitap kısa bile olsa beğenmeyebilir.
Vanya DayıAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20168,7bin okunma
Öncelikle şunu sormalısınız kendinize; anlatıda neyi seviyorum? Maupassant mı Çehov mu?
Durum eserlerin üretici prensi Çehov amcamız fazla betimlemenin tozunu aldığı bu olay örgüsünde sahneye duygularınızı davet ediyor.
Kitabın spoiler kısmına geçmeden okuyuculara diyeceğim şudur: Durun eğlenmenin sırası değil şimdi!
*Spoiler: Geleneklerimizin damarlarımıza nakşettiği basmakalıp ahlakımızla Trigorin'den nefret etmemek elde değil. Gerçekten çapkınlık anın duygusuna kapılıp bir hayat soldurmak mıydı? Ayrıca Arkadina tarafından tekrar kabul edilmesi kabul edilebilir bir durum olabilir mi?
*Spoiler: Ve ben merkeziyetçi yapının etiğe, kemiğe bürünmüş hali Nina. Melankoli dünyasında hapsolmuşken çektirdiklerini hesaplayamaman nasıl da kaçınılmaz sona sürükledi Treplev'i. Sahi kaçımız Treplev'in sonunu kendi hayatımızda, -ufuklarda görmedik ki?
Uzun zamandır odada şok hissiyatıyla hüzünlü anlar yaşamıyordum. Teşekkürler Çehov Amca sabah sabah ciğerimize ısmarladığın yanık kokular için.
MartıAnton Çehov · İş Bankası Kültür Yayınları · 201620,3bin okunma