Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.25
304 syf.
9/10 puan verdi
Okuduğum psikoloji kitaplarından en iyilerinden biri diyebilirim. Yazar tamamen psikolojide fakir kalmış bir alanı yani çocukluktaki «duygusal ihmali» ve onun yansıması olan «boşluk hissini» araştırıyor. Duygusal ihmali olmayanın da olanlar kadar önemli olduğunun farkına varmanızı sağlıyor. Ve çoğu insan genellikle olaylara odaklanır, onların
Bir anne niye kızına mitolojik bir tanrı olan fahişe İnanna'nın adını koyar ki. Hikayenin saçmalığı burada başladı zaten. Yazık İnanna'da kendini Tanrıça hissederek ruhsal bunalımlarla dolu bir hayat yaşamaya mahkum hissediyor.
Toprak ile tanışıyor. Toprak da özgür ruhlu biri. Aşk başlayınca tanrılar, tanrıçalar da ayaklanıyor gök yarılıyor, dünya sallanıyor:)))) Ben aşık olduğumda hiç böyle olmadı. Biz aşık olunca midemizde kelebekler uçar, hayalperest bir ruh haline gireriz, mutluluktan uçarız. Demek tanrıça olunca iş değişiyor.:)))
Sonra Toprak kıskanmayı öğreniyor, sahte arkadaşlıklar su yüzüne çıkıyor, bir tiyatro sahneye koymak için çalışmaya başlıyorlar ve insan varoluşunu reddederek kadın erkek varoluşu vardır diye tiyatroda sevişme sahnesini sergileyerek varoluşa nokta koyuyorlar. Takdire şayan bir eser sahneye koydular.:((
Bayıldım.
Yorumuma bakmayın, elime aldığım kitabı bitirmeden bırakamamak gibi bir huyum var. Yoksa gereksiz, vakit kaybı. İki puan da zahmet vermiş yazmış diye.
Sevgiyle kalın.
Selamlar. Yine harika bir kitap yine Meltam Arıkan. Bence bu kitabı herkes okumamalıanlayan çok nadir çıkar. Çünkü meltem hanım hiç birşeyden çekinmeden direk yazıyor. Rahatsız edebilir bazı yerler. Yazarın tek bir derdi kadınlar?
Kadın olmanın önemini, kendimizi tanımamızı, istemediğimiz hayatlar içerisinde olmamamızı, biz istersem herşeyi başaracagımızı her kitabında farklı konuyu ele alarak bizlere yansıtıyor.
Meltem hanımın kitapları ; doğru bildiğiniz ne varsa , hepsini yıkıyor . Aslında böyleymiş doğrusu dedirtiyor, size yeni bilgiler sunar . Zincirlerinizi kırmanıza yardım eder , sizi değiştirir . Hatta sizi şaşırtır , ağzınızdan ‘yaa’ kelimesini istemsizce çıkartır .
Kitabın içeriğine çok deginmek istemiyorum. Ama derisini soymak isteyen varsa mutlaka okumalı diyorum.
Selamlar ve yine ben Meltem Arıkan kalemi ile geldim. Masal mı, fantastik mi, aşk kitabı mı? Ne okudugumu bilemediğim harika bir kitaptı. Her kitabında beni kendine çekmeyi başaran bir yazar. Arka arkaya aynı yazarın kitaplarını okumak bazen beni yorar ama nedense Meltem hanımın kitaplarında böyle bir sorun yaşamadım. Tam tersi tüm kitaplarını okumak istiyorum. Kitap iki bölümden oluşuyor. Roman içinde romanı yazan inci tanerin itirafları ve romanın kendisi. İnci taner içindeki öfkeyi yaşamadığı Kadınlığı artık kusmanın vakti geldi diyerek roman yazmaya başlar. İnci taner aynı zamanda kitap eleştirmenidir. Kitabın ikinci bölümü yanı romanın kısmında ise Elsi'nin aşk ve kendini arayışına şahit oluyoruz. Kitaba aşk romanı demek bana çok dogru gelmiyor çünkü kitap sadece aşk romanı değil. Aşk sadece yemege tat vermek için atılan tuz gibi olmuş ve kitaba tat vermiş. Kitapta yazanlar yüzüne tokat gibi vuruyor. Bilmeden aşk adı altında kölesi olduğumuz ilişkiler, bitmek tükenmek bilmeyen soru işaretleri, varoluş mücadelesi ; herşey masalsı tadında aktarılmış bizlere. Aramızda gerçekten aşk için yaşayan insanlar vardır. Ben aşka inanmayanlardanım saygının ve sevginin getirdiği heyacanı sevenlerdenim. Kitap hakkında daha çok yazmak isterdim ama spoi vermek istemiyorum. Ruhunuza yolculuk etmek istiyorsanız mutlaka okumalısınız. Kitapla ve sevgiyle kalın
#meltemarıkan #tekbildikleriaskti #okudumbi̇tti̇
#okudumbitti.
Şimdi bitirdim hemen yorum yazıyorum. Sıcagı sıcagına yorum yapmadığım zaman aklımdan gecenleri tam sözlere aktaramıyorum,gerçi şuan bu kitabı nasıl sözcüklere aktaracağım bilemiyorum. Yazarın şuana kadar okuduğum kitaplarından çok farklı bir tarz ile karşılaştım. Kitap fantastik, yaratıcı farklı bir tarzda yazılmıştı. Ama ana kahramanlar tabiki yine kadındı buda yazarın vazgeçilmez bir imzası. Şimdi gelelim kitaba aklım darmadağın, 2 farklı anlatım vardı kitabın içerinde. Birinci anlatım yazarın kitabı yazma anlarındaki notlarıydı. Diger anlatım kitabın oluşumundaki kurgu ve hikayesiydi.
Yazarımız insanları sevmiyor diyeceğim ama bu yargı olur, yanlış olur. Çünkü hemen hemen her kitabında insanlıgı eleştiriyor. Her cagını, bir türlü degişmediğini ve asla da degiştirilemeyecegini düşünüyor. Aslında çogu zaman bende çok düşünürüm insanlıgı geldiğimiz en eski çagdan beri. Yaşadıgımız illüzyon ve bir ğün biteceğine inanmak isterdim küçükken. Çünkü kurgusu berbat bir yaşamın içerisindeyiz.
Bu aslında yazarımızın son romanı ben sıralamayla okumadığım için ismi dikkatimi ilk çekenleri alıp okudum. Ama şunu net diyebilirim okumadıgım bir kaç kitabı olmasına ragmen bu kitabında yazarımız da farklı bir bakış açısına geçiş yaparak yazmaya başlamış olmalı. Kitaptaki fantastik dünya çok çok derin, anlatımı ise çok yalın.diger kitaplarında anlaşılmak isteyen yazarımız bu kitapta anlaşılmak istememiş. İnşallah fantastik tarzta yazacagı son kitap ile kalmaz devamı gelir. Okumak isteyenlere tavsiyemdir.
#okudumbitti
Her kitabı ayrı bir tartışmaya yol açan yazarımızın bu kitabında kadın benliğinin karanlıkta kalan derinliklerine keşfediyor. Eylül, Gizem, Ahmet ve bir çok isim.
Bir psikiyatri hastanesinde geçiyor öykü. Ben' anlatmayan, anlattıklarını da insanların anlamadığı hasta grubunu, psikiyatristler, pisikologlar ve hemşirelerden oluşan tedavi ekibi tamamlıyor.
Tedavi amaçlı hastaneye yatan isimlerin arasında en dikkat çeken Gizem'di. Gizem AQ seviyesi yüksek oldugu için doktoru Eylül onu daha derin incelemek isterken aklının karıştığını farketmekte zorlanacaktı. Gizemin varoluş sorgulaması Eylül doktorun hayatına farklı bir pencereden bakmasını saglayacak. Kitabı genel olarak çok sevdim ama eleştirecegim tek bir nokta var. Hastaları ile vizit diyaloglarının daha uzun ve duyguların daha yogun olmasını isterdim.
Meltem Arıkan'ın yedi kat yerin dibinden haber getiren, son derece ilginç romanı. Aristo mantığına göre ahkam kesmeye alışmış insanın, akla uygun yaşam birikiminin yetmediği yerler vardır. Kitabın sonunda aşırı ters köşe oldum çünkü böyle bir son beklemiyordum. Yazarımızın sonları mutlu veya mutsuz bitiyor diyemeyiz çünkü genelde son sayfasında hiçbeklemediğiniz sonlar bekliyor oluyor. Genel olarak güzeldi. Diger kitaplarınıda en kısa zamanda okumak istiyorum. Sevgiler
2004 yılında ensest,taciz tecavüz konusunu cesurca ele aldığı için yasaklanan bir kitap Yeter Tenimi Acıtmayın! Nadir de olsa Adelet yerini buluyor ve tekrar biz okuyucularla buluşuyor ve Türkiye Yayıncılar Birliği Düşünce ve Ifade Özgürlüğü Ödülünü alıyor. . Meltem Arıkan cesur,dobra bir yazar .Şiddet görmüş, tecavüze, tacize uğramış hayatlarında travma yaşamış dört kadının diğer kadınları hatta erkekleri bile yaşama bağlamasını anlatıyor kitap bize.Evet romandaki kahramanlar belki hayal ürünü fakat olaylar gerçek! Birileri bu kitabın içeriğinden çok rahatsızlık duymuş "kitapta yer alan yazıların halkın ar ve hayâ duygularını incittiği, cinsi arzuları tahrik ve istismar eder nitelikte genel ahlaka aykırı olduğu" için toplatılmış.
Selam ben geldim. Yine @meltemarikan_official kitabıyla sözlerime başlıyorum. Her kitabına ayrı ayrı hayranlık duyuyorum. Bilmeyenler için yazarımız kadınlar üzerine kırıyor her romanını. Bu romanda kadınların özgürlük ve ask arasında kalan yaşamlarını anlatıyor. Diger kitaplarına nazaran bu kitap anlaşılması biraz daha zor. Kitap bittikten sonra oturup düşünmeniz gerekiyor. Bazı kitaplar da insanlar kendilerine benzeyen satırlar bulurlar. Neden kaçarız? Duygularımızı yok saymak ile özgürlüğü arasında sıkışmayan insan yoktur herhalde? Sonuç? Duygularından kaçan her zaman beyninin tutsagına bir ömür hapis kalmak zorundadır. Bu bir seçimdir ve seçimin bedeli bir ömüre bedeldir. Mutlaka Sanş vermelisiniz meltem hanımın kitaplarına. Sevgiyle kalın
#meltemarıkan #özleminbenisavuran #okudumbi̇tti̇ #kitapyorum
Wuwww diyerek başlıyorum sözlerime. Bu nasıl bir son. Bu nasıl bir zeka ve bu nasıl bir akış. Melten Arıkan için sınır yoktur. Kalemiyle tanışanlar bunu çok iyi biliyor. Normal standart yazarların çok ötesinde bir kadın. Gerçeklik ile kaçtıklarımız arasında olan duyguları pat diye gözümüze sokuyor. Ondan sonra ayıkla pirinci taşını hesabı. Kitapta
Kadınların, kız çocuklarının hâlâ yaşamaya devam ettikleri tecavüz, taciz, küçük yaşta evlendirilme gibi acı olayları, tüm gerçekliği ve yalınlığıyla cesurca ele almış Meltem Arıkan. Hiçbir şeyi söylemekten çekinmemiş. Bu yüzden takdir edilesi bir yazar olduğu aşikâr.
Kitapta anlatılan olayların gerçekten yaşanmış olduğunu bilerek okurken içim
Umut Adına Martı Olmak
* “Umut Adına Martı Olmak” ismi, Nazım Hikmet’in bir sözünden ortaya çıkmıştır.
“İnsan; denizin olmadığı yerde, umut adına, martı olmalı.”
Nazım Hikmet
Kitabın geliri, 52 yazarımız ve yayınevi tarafından Ömer Faruk Morkoç’un tedavisine bağışlanmıştır.
Umut Adına Martı Olan Yazarlarımız
* Yaman Arıkan * Adevviye Şeyda Karaslan * Ahsen Özgan
İLİKLERİME KADAR SEN
Gözlerinin batık cümleler kuruşunu seviyordum ben
Ilgaz esen ada rüzgarları gibi hırçın olduğu halde
Bana çok yakın olup,bana dönüşemeyişine aşıktım hep
Ve soludum iliklerimce
İşkence çektirir gibi kaçışını sevdim ben
Kelebek kanadı gibi motifli yüreğini
Sana dönük pullarıma damga basan sözlerini
Her bir şeyini itiraf edecek kadar,korkmayacak kadar
Şu dizelerdeki cesareti,heybeti görüyor musunuz canlar? Bu kitaba aşık oldum ben aşık Öyle güzel dizelerle işlenmiş şiirler var ki, nasıl anlatılır bu kitap bilemiyorum.Şiirlerde öyle güzel benzetmeler var ki söyleyebileceğim bir kelime, cümle yok.Şu benzetmeye bakar mısınız? " Kelebek kanadı gibi motifli yüreğini " Bu dize yüreğime yüreğime işledi ve bu şiir benim en beğendiğim şiir oldu.Şiirler genelde serbest,bol bol da benzetmeler var.Hangi şiiri anlatayım ki mesela KAYIP isimli şiirde geçen birkaç dize:
Ayrılık yağmış üstümüze
Kış değil bahar hiç değil
Telli duvaklı içimiz ( bu düzeye kalbimi bıraktım)
Şairim Meltem Ünal Baksay tek kelimeyle muhteşemsiniz.Çok ama çok beğendiğim bir kitap oldu ve kesinlikle başucumda olacak.Allah başarılarınızı daim etsin Ahmet Bilgehan Arıkan
hocam çok teşekkür ederim bu harika kitap için
@Kitapatyayınları'ndan çıkan @mltmbksy kaleminden #SözDüşesi kitabını @ahmetbilgehanarikan moderatörlüğünde okuduk.
Meltem Ünal Baksay
Ahmet Bilgehan Arıkan
#Kitapyorumu
#MAYISYORUM
#ŞiiR
#SözDüşesi
Saçından tırnağına bir kadının şiir güncesi...Ne güzel de özetlemiş şairemiz.
Kalpten gelen nağmelerin, dilde söze dönüşüp,dudaktan mısralara