Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İSTANBUL ŞİİRİ İstanbul'un üstüne güneş doğdu Salih Reis'in Deniz Kızı çatanası Yemiş'ten Sarayburnu'na kadar Yakamozlu bir kuşak çekti sulara Salih Reis'in Deniz Kızı çatanası Sabahçı bir horozla bir oldu da Gazhaneden önce Uzun uzun öttü İstanbul'da Suların şıpırtısı bir yana Dal sesi kanat sesi bir yana
Sayfa 118 - Aşağı Yukarı, Birinci Basım: 1952, İstanbul, Yeditepe YayınlarıKitabı okudu
Bir hikaye
Akşama dek çardakta otururdu gözü yolda Şimdi küçük harflerle fısıldıyor bir rüzgâr -Merhaba ey yaşlı adam mangalın sönmüş Evinse virane, kimdi zamanın tökezlettiği
Sayfa 28
Reklam
Hâlâ Koynumda Resmin
Gün akşam olur elinde kitaplar ve bir demet çiçekle çıkıp gelirdin bir kez bile unutmadın "merhaba" demeyi ve en yanık türküleri nasıl da söylerdin bir dostun vurulduğu gün Hâlâ koynumda resmin
Sayfa 141
Seyyid Nesimi
Gönlüme hîç senden özge nesne lâyık görmedüm Sûretüm akl u murâdum cism ü cânım merhaba
Merhaba kitapseverler #NeOlsam#Şiir#EnesAlpaslan#okudumbitti#ozlemli_kitaplar#alıntı#yenikitaplar NE OLSAM ? Doktor olsam kurtarsam can Polis olsam suçlulara vermesem aman, Asker olsam versem selam, Okusam adam olsam.
Su içerken elimi gördüm Sessiz sedasız insanca kuru Sanki Ahmed'in Mehmed'in eli Merhaba dedim merhaba Merhaba çalışan eller Dedim ki elektrik sizinle yanar Sizinle yürür tren Sizsiniz dağları devirip Barajlara suyu getiren Donatan dünyayı bir uçtan bir uca Dedim ki tarlalar sizinle yeşil İnsan sizinle yüce Oktay Rifat
Sayfa 208
Reklam
Merhaba
Merhaba İlhan İşte Enver Abiyi de getirdik yanına "Şu dünyada Ayrılık var Ölüm var İlle de zulüm var" Diyen ozanı. Gülüşünden su içişine kadar Halk olan adamı Mezarlarınız biraz aralı Ama atsan Ulaştırırsın herhal sigaranı İki gözüm ona iyi bak Dünyaya küskün gitti biraz Zemheride çiçek açmış Acılı, suskun bir topraktır o Seslenmezsen Merhaba demez Hastadır, koluna gir Yürüyemez Ayakları tutuk. Bağışla İlhan Öyle ya Senin de kaburgaların kırık METİN DEMİRTAŞ
Sayfa 786 - Sosyal YayınlarKitabı okudu
Gün akşam olur elinde kitaplar ve bir demet çiçekle çıkıp gelirdin bir kez bile unutmadın “merhaba” demeyi ve en yanık türküleri nasıl da söylerdin bir dostun vurulduğu gün Hala koynumda resmin (N.Hikmet)
Merhaba kitapseverler #Namuteber#Ufukyılmaz#ÇağrıKavaklıoğlu#Şiir#okudumbitti#ozlemli_kitaplar#alıntı Bugün günlerden şiir günü,sizlere içlerinden sevdiğim bir şiiri paylaşmak istiyorum. YOKSA BAHAR MI Heyecanlarımız vardı,kalplere sığmayan, Dağlarımız vardı, sümbül kokan, Yırtık ayakkabılarla,çıkardık doruktaki çınara, Güneş daha mı yakındı,
Ehlen ve sehlen ey gam-ı kalb-i perişân merhabâ Hoş geldin ey perişan kalbimin hüznü, hoş geldin. Nev’î
Reklam
Haydi, di­yelim ki "Ulaş" ve "Merhaba" şiirlerini Zülfü Livaneli bestesiy­le, Livaneli'nin sesinden duyduk... Şimdi onlara şiirin odağından eğilme zamanı geldi işte. öncelikle dikkatimizi çeken, her iki şi­irin de geleneksel halk şiirinden beslenmiş oldukları. Özellikle ses, ton halk şiiri kaynaklı. Gene de, kalıpların benzerliğine kar­şın, özgün ve klişelerden uzak şiirler bunlar. Form olarak da ko­lay sınıflandınlır gibi değiller. örneğin "Ulaş" şiiri Ulaş Bardakçı için yazılmış bir ağıt mı? Bence değil... Ne yakınma var ne acıma... Vahlanma yok, ağıtların temeli olan. İsyancı bir şiir aksine; diklenen bir şiir... Bir destan mı? Böyle olmasını engelleyen temel bir şey var: Anlabma degil, sayıp dökmüyor, öykülemiyor kah­ramanlıklarıru Ulaş'ın. Aynca, sadece Ulaş'a da odaklanmıyor: "Selam söyle" diye 1960'ların ve 1970'lerin öldürülen devrimcile­rini kuşabyor. Eluard'ın, Aragon'un savaş sırasında yazdığı şiir­ler gibi, kolay kolay kabına, kalıbına sığmayan bir şiir "Ulaş" ben­ce. "Merhaba", klasik halk şüri kalıplarını kullansa da, klişe tadı vermeyen bir şiir. Yaşar Kemal'in 1940'lardan 1970'lere uzanan bütün yazı hayatı içinde ilkgençlik yıllarının "Aşık"lığını, "Aşık Kemal"liğini, hiç bırakmadığını ortaya koyuyor.
Sayfa 8 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyacak
Geri18
131 öğeden 121 ile 131 arasındakiler gösteriliyor.