Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

merve

Evet, dedi Franz kendi kendine, Büyük Yürüyüş dünyanın kayıtsızlığına karşın sürüp gidiyor ama giderek daha sinirleri yıpratıcı, baş döndürücü oluyor; dün Vietnam’ın Amerikalılar tarafından işgaline karşı, bugün Vietnamlıların Kamboçya’yı işgaline karşı; dün İsrail için, bugün Filistinliler için; dün Küba için, yarın Küba’ya karşı - ve hep Amerika’ya karşı; zaman zaman kıyımlara karşı, zaman zaman başka kıyımlara arka çıkmak üzere; Avrupa hep ileriye doğru yürüyor, yürüyor, hiçbir okayı kaçırmasın, her birine yetişsin diye; adımları hızlandıkça hızlanıyor, öyle ki sonunda Büyük Yürüyüş koşan, dörtnala koşan bir insan sürüsü olacak ve platform da günün birinde tek bir nokta olup çıkana kadar küçülecek, küçülecek.
Sayfa 285
Reklam
Fransız arkadaşlarına bundan söz ettiğinde, kulaklarına inanamadılar: “Yani ülkende işgale karşı savaşmak istemediğini mi söylüyorsun?” Onlara komünizmin, faşizmin, bütün işgallerin, bütün istilaların ardında çok daha temel, yaygın bir kötülüğün yattığını ve bu kötülüğün havaya kalkmış yumruklar ve dillerinde bir ağızdan haykırılan birörnek hecelerle uygun adım yürüyen insanlardan oluşan bir resmi geçitte en somut görünümüne kavuştuğunu anlatabilmek isterdi. Ama onlara bunu hiçbir zaman anlatamayacağını biliyordu.
Sayfa 112
Cumartesi ve pazar günleri, varolmanın tatlı hafifliğinin geleceğin derinliklerinden yükselip yanına vardığı duygusu içindeydi. Pazartesi, benzerini bundan önce hiç tanımadığı bir ağırlıkla çarpıldı. Rus tanklarının tonlarca çeliği bunun yanında hiç kalırdı. Çünkü sevecenlikten daha ağır bir şey yoktur dünyada. Kişinin kendi acısı bile, başkasıyla başkası için hissettiği, imgelemle yoğunlaşan ve yüzlerce yankıyla uzadıkça uzayan bir acı kadar ağır çekmez.
Sayfa 41

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Einmal ist keinmal” diyor Tomas kendi kendine. Sadece bir kere olan şey, diyor Alman özdeyişi, hiç olmamış sayılır. Yaşanacak tek bir hayatımız varsa eğer, onu hiç yaşamamış da olabiliriz, fark etmez.
Sayfa 16
328 syf.
·
Puan vermedi
Güzel Dünya Neredesin?
Güzel Dünya Neredesin?Sally Rooney
6.8/10 · 1.576 okunma
Reklam
merve
2024 okuma hedefini ekledi.
2024 OKUMA HEDEFİ
5/30 kitap - %17 tamamlandı
5 kitap okudu
30 kitap
1.256 sayfa
0 inceleme
16 alıntı
10 günde 1 kitap okumalı.
Önemli bir psikolog olan Hans Eysenck’in bir defasında gözlemlediği gibi, içe dönüklük zihni eldeki görevlere yoğunlaştırır ve enerjinin işle alakasız sosyal ve cinsel meselelere dağılmasını engeller. Diğer bir deyişle, başkaları avluda kadehlerini tokuştururken siz arka bahçede bir ağacın altında oturuyorsanız, elmanın sizin kafanıza düşmesi daha muhtemeldir.
Sayfa 99
merve
Bir kitabı okumaya başladı
Sessiz
SessizSusan Cain
7.4/10 · 130 okunma
merve
Bir kitabı okumayı düşünüyor
Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı
Uzun Sürmüş Bir Günün AkşamıBilge Karasu
7.8/10 · 1.588 okunma
Reklam
merve
Bir kitabı okumayı düşünüyor
Soneler
SonelerWilliam Shakespeare
8.4/10 · 8,9bin okunma
Yalnızlıktan, başkalarıyla ancak istediği zaman görüşmekten, istemediği zaman başkalarından kaçmaktan hoşlanıyor. Ama yalnızlıktan hoşlandığı, yalnızlığı aradığı halde, asıl sevdiği, asıl aradığı, kalabalık içinde bulunduğu, kalabalıktan uzak olmadığı bir sırada, bu kalabalıktan ayrılabilmek, yalnız kalabilmek, başkalarının yanından çekilmek, istediği için tek başına durabilmek… Farkında bunun. Yalnızlık zorunlu bir durum olmadığı zaman daha çok hoşlanıyor.
Sayfa 51
Düşünce özgürlüğünü bir kavram olarak bile ortadan kaldırmanın en iyi yolu, düşünmeyi bilmeyen kuşaklar yetiştirmektir.
Sayfa 150
ben kendirden sallanırken bi başka eller kendiri boynuma geçirip sona ipi çekeriken ben ellerimi uzatıp da tutacak birini bulamaz iken de çağıracak türküsünü duyacam herhal neden dersen te bebecikken okşamış beni yumuşak sıcak elleri varmış vurmayan çimdiklemeyen dedemin elleriymiş okşamış sevmiş beni sevmiş beni sevmiş beni sevmiş beni sevmek sevmek dedikleri kimin dediği Yalçın’ın dediği belki başka kimin ağzından işittim ki sevmeyi kocakarının gül çardağındaki sevmesine hiç aklım yatmamıştı o sevmek dediklerini bi tek ihtiyar dedemin ellerinden duymuşum bi de Yalçın’ın dilinden lakin onun dilini anlamamıştım esasında o sevmek işte bi türküymüş demek ak saçlı bi dedenin türküsü bi çaresiz ihtiyarın çatlak sesiymiş Yalçın nereden bilsin?
Sayfa 89
79 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.