Uydurma hadis üzerine;
Hadis uydurmanın sebepleri; 1-İslam düşmanlığı, 2-Fırka,Mezhep,Kabile,Dil ya da Beldeyi veya Mezhep imamları savunma isteği: “Dininizi kimlerden aldığınıza dikkat edin,çünkü biz bir şey istedik mi onu hadis şeklinde koyu verdik.”(Beykuniyye) 3-İslam dinine hizmet etme arzusu, 4-Şahsî menfaat kaygısı, 5-Halife ve emirlere Yaklaşmak arzusu, 6-Milliyetçilik duygusunun etkileri, 7-Kelâm ve Fıkıh mezhepleri ve hadîs uydurmadaki yerleri Hadis uydurmasına karşı alınan tedbirler ; 1-İsnad ve sened tenkidi Muhammed b. Sirin' in şöyle bir sözü vardır: "İlk zamanlar kimse isnad sormuyordu; fakat müslümanlar arasına fitne girince o zaman isnad sorulmaya başlandı. Ehl-i sünnetten olanların hadisleri alınma; bid’atçıların hadisleri terkedilme yoluna gidildi." 2-Metin tenkidid 3-Muhaddislerim mücadelesi Muhaddislere ve mezhep İmamlarına göre uydurma hadis rivayet eden kimse, başkalarının ibret alacağı bir şekilde cezalandırılır. Rezil edilir ve azarlanır. Yüzüne bakılmaz, selam verilmez. Kendisiyle bütün ilişkiler kesilir. 4-Mevzu hadislerin teşhiri
Hadis Metni ve Manasının Tedkîki
... sünnetullah mahlukatta şöyle cereyan eder: her bâtılda onun bâtıl olduğunu gösteren bir delil mutlaka vardır. Tespit edebilen tespit eder, edemeyen edemez.
Sayfa 91 - İnsan YayıneviKitabı okudu
Reklam
Evet, fenn-i hadîsin muhakkikleri, nekkadları o derece hadîs ile hususiyet peydâ etmişler ki, Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın tarz-ı ifadesine ve üslûb-u âlîsine ve suret-i ifâdesine ünsiyet edip meleke kesbetmişler ki; yüz hadîs içinde bir mevzu'u görse, "Mevzu'dur." der. "Bu, hadîs olmaz ve Peygamber'in sözü değildir." der, reddeder. Sarraf gibi hadîsin cevherini tanır; başka sözü ona iltibas edemez.
   "Halk arasında hadis olarak yayılan; 'Kendini bilen Rabbini bilir'      'Ben gizli bir hazine idim. Tanınmayı istedim. Halkı yarattım ve bununla tanındım'      Bu iki uydurma hadis, Vahdeti Vücuda inanan tasavvufçuların temel dayanağıdır."
bizler okuma ümmetiyiz. Kur'an-ı Kerim'de inen ilk ayet ve ilk kelime, daha sonra iki kez de tekrar eden "Oku" kelimesidir. **"Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı aşılanmış bir yumurtadan yarattı. Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir. O Rab ki, kalemle yazmayı öğretti. İnsana bilmedikleri şeyi öğretti. "** Okuyan ümmetin kitabının adı Kur'an'dır. Ancak, ne yazık ki bu ümmet okumuyor. Geçmiş zamanda Müslümanlar çok okuyordu. Hatta içlerinden birisi ölüm döşeğindeyken: "Ömrümde okumadığım bir günün olmasından korkuyorum" demişti. Yine içlerinden yaşça büyük olup, ilim talep eden birisine: ++"Ne zamana kadar ilim talep edeceksin?" diye soruldu. O zat da: “Ölene kadar" diye karşılık verdi. "Beşikten mezara kadar ilmi talep edin" sözü ne etkileyici bir sözdür. *Alak,1-5 +Mevzu Hadis. Şeyh Abdulfettah Ebu Gudde, Alimlerde Zamanın Kıymeti, syf 23.
Sayfa 45 - 47 Beyan YayınlarıKitabı okudu
Hadis Uydurmanın Neticeleri
“İlim üç­tür: Olup yanmayan ilim: Nahiv ve usûl-ü fıkh ilmidir. Hem olmamış hem de yanmamış ilim: Beyân ve tefsîr ilmi. Hem olmuş hem de yanmış ilim: Bu da hadîs ilmidir.”
Sayfa 76 - İnsan YayınlarıKitabı okudu
Reklam
125 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.