"Coğrafya kaderdir "
"Coğrafya kaderdir." der Ibni Haldun 1389 senesinde. Arz-ı kürenin en ihtişamlı, en gerçek lafıdır. Mukaddime'de geçer. Yani der ki, ırk diye, milliyet diye birşey yoktur. Coğrafya vardır. Yani der ki, güneş kime daha çok vurursa o kavruk olur, güneşi az gören beyaz kalır. Yani der ki, başka diyardan birini yargılamadan, onun coğrafyasında kendiniz doğmuş gibi düşünün. İbni Haldun bunu beyan ettikten yaklaşık 400 yıl sonra ademoğlu farklı diyarlarda doğduğu için birbirini katletmeye başladı. Farklı diyarlarda doğduğu için diğerlerini hor görmeye, kendini üstün tutmaya başladı. "Nerelisin?" sorusu literatüre girmiş en ayrılıkçı, en bedbaht sorudur. Ha soran olursa, ben dünyalıyım. ...
Milliyet hissinin hâkim olduğu bir memleketi ancak milliyet zevkini nefsinde duyanlar idare edebilirler.
Reklam
112 syf.
8/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu… Peyami Safa kimdir? -Türk yazar. Server Bedi takma ismini de kullanan yazar romanlarının yanı sıra, fikrî eserleri, polemikleri, köşe yazarlığı ve gazeteciliği ile de tanınır. Servet-i Fünun dönemi şairlerinden İsmail Safa’nın oğludur. Babasız büyümenin acılarının yanı sıra, sekiz dokuz yaşlarında yakalandığı bir kemik hastalığı dolayısıyla 17 yaşına kadar, bu hastalığın fiziksel ve ruhsal bunalımlarını yaşamıştır. Doktorlar bacağının kesilmesinde karar kılmış, fakat Safa bunu kabul etmemiştir. Daha sonraları bu günlerdeki tecrübelerini Dokuzuncu Hariciye Koğuşu adlı romanında okurlarıyla paylaşır. 1960’lı yıllara kadar başta Milliyet olmak üzere birçok gazete ve dergide yazan Peyami Safa 27 Mayıs’tan sonra Son Havadis gazetesinde yazmaya başlamıştır. • Kitaplıkta anlık bir bakışma üzerine konusunu dahi bilmeden okuduğum bir kitaptı. Ayrıca yazardan da okuduğum ilk eserdi. Genel olarak yazarın kalemini ve anlatışını beğendim. Acı ve ızdırap duygularını çok güzel aktardığını düşünüyorum. Okunmasını tavsiye ederim güzel bir eser. Peyami Safa kimdir? Kaynak; edebiyathaber.net/iste-peyami-saf...
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022102,7bin okunma
Bir hükümetin ve milletin ayakta kalması için birkaç şey lazımdır. 1) Din, 2) Eğitim, 3) Milliyet, 4) Sanayi ve zenginlik.
Sayfa 144
Benim tezim bütün halkların, bütün kültürlerin birbiri hakkında önyargılara sahip olduğudur. Eğer bir gün bu önyargı kelimeleri, yani Avrupa dilindeki barbar, Japon dilindeki gaajin, Müslümanlardaki kafir, Almanlardaki ari olmayan gibi önyargı sıfatlarını kaldırabilirsek, amacımıza ulaşabiliriz. Amaç nedir derseniz bence tam olarak şudur: İnsanın değerinin yalnızca insan oluşundan geldiği ; din, milliyet, cinsiyet, cinsel yönelim, siyaset gibi birtakım ön sıfatlarla ayrımcılığa uğratılmadığı bir hümanizm anlayışı.
İnsanın değerinin sadece insan oluşundan geldiği ; din , milliyet , cinsiyet , renk , cinsel tercih , siyaset gibi birtakım ön yargı sıfatlarıyla ayrımcılığa uğratılmadığı hümanizm anlayışı !
Reklam
1.000 öğeden 971 ile 980 arasındakiler gösteriliyor.