Cevdet Bey ve Oğulları Orhan Pamuk’un ilk romanı. 1970lerin başında yazılmasına rağmen roman ancak 1982 yılında yayımlanır. Cumhuriyet sonrasında Işıkçı soyadını alan tüccar bir ailenin üç neslini anlatan bir dönem romanıdır. Üç bölümden oluşan eserde ilk bölüm Cevdet Bey’in, ikinci bölüm oğlu Refik’in, üçüncü bölüm de torunu Ahmet’in etrafında gelişir.Geleneğin içinden gelen ama Batı tarzına öykünen bir ailenin yaşam tarzı, düşünceleri, çelişkileri, çatışmaları anlatılır kitapta. Tüm aile geri kalmış ve acınacak durumda olan Doğu geleneğinden uzaklaşmak, Batı’ya yaklaşmak istemektedir. Kıyafetler, dekorlar ve ilişkiler de Batı tarzındadır. Kadife koltuklar, sedef takımlar, avizeler zengin bir ailenin iç
mekânında kullandığı eşyalardır. Sindirilemeyen inkılaplar, Jön Türkler, milliyetçilik mefhumu gibi birçok konuyu masaya yatırır Pamuk. Özellikle Refik’in üst sınıfa dahil olma isteği, içindeki boşluğu doldurma arzusu, hayatı anlama çabası, yalnızlığı ülkenin içinde bulunduğu durumun yansımasıdır. Refik’in oğlu Ahmet, Fransa’da resim öğrenimi görmüş, Batı tarzını biraz daha sindirmiş ama o da ailesine ve topluma yabancılaşmış bir bireydir. Siyasi gelişmelere duyarlı olan Ahmet, 70 sonrası sol darbe söylentileriyle oldukça ilgilenir.
Orhan Pamuk, kendisinin de içinde bulunduğu burjuva kültürünü son derece başarılı bir şekilde yansıtmıştır. Kitabın sonuna eklenen son söz de yazarın düşüncelerini yansıtmaktadır.