Miyop gözlerinden milyonlarca defa öperim sevgili kızım.
Öğleden evvel saat on birde Kadıköy'den Köprü'ye hareket eden vapurun güvertesinde iki genç yan yana oturmuş konuşuyorlardı. Deniz tarafında bulunanı şişmanca, açık kumral saçlı, beyaz yüzlü bir delikanlı idi. Bağa ( kabuktan yapılmış) bir gözlüğün altında daima yarı kapalı gibi duran ve eşya üzerinde ağır ağır dolaşan kahverengi miyop gözlerini vakit vakit arkadaşına ve solda , güneşin ziyasi altında uzanan denize çeviriyordu. Düz ve biraz uzunca sacları, arkaya atılmış olan şapkasının altından dökülerek sağ kaşını ve gozkapaginin bir kısmını örtüyordu. Çok çabuk konuşuyor ve söz söylerken dudakları hafifçe büzülerek ağzı güzel bir şekil alıyordu.
Sayfa 5Kitabı okudu
Gözlüğümü çıkardıktan sonra düşündüklerim... :)
Miyop olmak kötü , hem miyop hem astigmat olmak ultra kötü. 2 metreden sonrası beni alakadar etmiyor zaten istese de edemiyor.
Yurdum dedim durdum
miyop gözlerimle bakarken haritalara
kendime hep aynı soruyu sordum:
bir yurdum var mıydı gerçekten de
yabancı gibisin miyop gözlerin kısık
bana ait ne varsa seni korkutuyor
sana ait ne varsa hiç biri benim değil
Sayfa 72Kitabı okudu
Köpekler yönlerini bulurken, bildiğimiz gibi, içgüdü dışında, başka araçlara da başvururlar, şurası kesin ki, köpekler miyop oldukları için görme duyularına pek güvenmezler, bununla birlikte, burunları gözlerinin epey önünde yer aldığından, istedikleri yere her zaman varırlar
