Kendimi hatırladığım günden bu yana ne istediğimden ziyade benden neler beklendiğine, sorumluluklarımı nasıl yerine getirmem gerektiğine kafa yoruyorum. Çevremdeki insanların durduk yere vazifeler icat edip, bunları tek tek dayatıp, zorla bir şey yaptırdığını söylemek istemiyorum. Gerçek bundan daha acı. Yılların alışkanlığıyla, koşullanmış zeki ve sadık bir köpek gibi bazı işleri ödev bilip, kimsenin uyarısına, ricasına gerek kalmaksızın harfiyen yerine getiriyorum. "Beni bu hale insanlar soktu " diyebilseydim....
Kudüs... İnsanlığın en haklı davası.. Kudüs... Yüreklerin en derin yarası.. ve Kudüs... Direnişin ve dirilişin en yüce sembolü...
Kudüs Şairi'nin en sevdiğim kitabıdır ki içinde yine en beğendiğim mısraları yer alır.. Anneliğin yüceliğini Mescid-i Aksa'nın avlusuna doldurup taşıran Nuri Pakdil'i rahmet ve minnetle anıyorum... Kudüs'ü düşünmeden ve anlamadan geçmesin ömürleriniz... İyi okumalar dilerim...
Anneler ve KudüslerNuri Pakdil · Edebiyat Dergisi Yayınları · 20141,729 okunma
Ah içime ilmek ilmek işlenen o cümleler.. Sabahattin Ali'nin okuduğum ilk kitabıydı. Sayfalar arasında gezinirken sanki ben de Yusuf oldum onunla beraber yürüdüm sokaklarda. At sürdüm oradan oraya. Mutlaka okumanız gereken bir kitap. Yusuf'u anlayabilmek ve iç dünyasını çözümleyebilmek için hayli çaba sarf etsem de tam olarak anladım diyemem. Fakat iyi ki okumuşum bu kitabı. Ziyadesiyle anlam kattı hayatıma.
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021173,5bin okunma