Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Şükrü Erbaş.. Keşke kayınpederim olsan.
Bazı şâirler vardır. Okuyucusunu epey yorar kelime oyunlarıyla. Kimi okuyucu bu durumdan hoşnuttur, şâirin şiirlerini okudukça ona yaklaşacağını düşünür lakin bir anda karşısında bir duvarla karşılaşır. Çünkü şâir okuyucusunu bir yere kadar yaklaştırır, ötesine izin vermez. Mesela Edip Cansever. Çoğu kez kendisini bile kendisine yaklaştırmaz.
80 syf.
10/10 puan verdi
tüm dertlerimize deva şiirler
Sana buraya bazı şeyler koyuyorum.
Yol boyunca aklında olsun.
Lazım olursa açar okursun.
Olmazsa da olsun,
bir zararı yok burada dursun.
Şuraya bir cümle koydum.
Bırak, acımızı birileri duysun.
Selçuklular | Erkan Göksu
Muhteşem Çağın Mütevazı Çocukları
Selçuklu Devletinin kuruluşundan, Sultan Sencer( Sancar) dönemiyle kapanışına kadar geçen sürede, başa geçen Sultanlardan, batinilikten, Hasan Sabbah’a kadar olan süreçleri soru cevap şeklinde, net ve kayda değer açıklamalarla anlatıp, ele aldığı bilgi dolu bir eser daha #okudumbitti
Kıymetli Erkan Göksu hocamın bilgilerinden yararlanmak ne güzel. Mutluluk verici doğrusu eserlerini okumak.
Tarihi sevmek ve karşısındakine de tarih sevgisi aşılayabilmek çok önemli bu zamanda. Doğruyu anlatabilen çok nadir kişi var tarih alanında…
Hocamın gerek sempozyumları, gerekse yazdığı eserleri tarihi sevdirir türde.
Bu eserini de #tarih severlere ve okumayı seven herkese #tavsiye ederim.
Emeğinize sağlık hocam
Okuru çok olsun.
Mutlu akşamlar dilerim ️
.
#okurannebebek #kronikkitap #erkangöksu #selçuklular #muhteşemçağınmütevazıçocukları
Tüm kitapsever dostlarımıza mutlu akşamlar kitaplarla güzelleşen vakitler diliyorum.
Her şeyin ulaşılabilir olduğu bir dünyada hiçbir şeyin anlamı yoktur.
Okuduğunuz çok sayıda bilimkurgu kitabına ilham olmuş, uzun zamandır okuma listemde, uzunca zamandır da kitaplığımda okunmayı bekleyen bir kitaptı. Bilimkurgu klasikleri arasında yer alan kitap tam bir distosya. Açıkçası daha ağır, daha zor okunan bir kitap bekliyordum. Bu kadar akıcı olması ve iki günde okuyup bitirmiş olmam beni şaşırttı.
Günümüzden 90 yıl önce yazılmış olan kitap aslında o günlerden toplumun günümüzde gitmiş olduğu haz odaklı bir yaşamı anlatıyor.
Labaratuvar ortamında şişelerden insanlar klonlanıyor. Normal, bildiğimiz üreme, çoğalma yok. Anne, baba, çocuk olgusu yok. Labaratuvar ortamından hipnozla ve başka yöntemler ile egitilme, farklı zeka ve yetenek kategorilerinde sınıfsal insanlar ortaya çıkarma. Robotsal bir insan yaşamı. Herkes mutlu. Düşünme hissetme yok. Çok garip açıkçası asla içerisinde olmak istemeyeceğim bir dünya. Bir de bu dünyanın dışında kalan dışlanmış bur vahşi dünya var ki orada yaşam bizim bildiğimiz dünya yaşantısının 1900 ki yılların başındaki teknolojiden uzak hali. Düşünsenize bu vahşi hayattan biri günün birinde Cesur Yeni Dünya'ya gidiyor...
Keyifli bir okuna deneyimi oldu benim için. Türü seven sevmeyen herkesin okumasını tavsiye ederim.
Şimdi size tutarsızlığını kendini peygamber ilan ederek savunan bir yazardan bahsedeceğim.
Evet kitabın yarısına geldim ve yarım bıraktım.
Hayır sıkıldığım için değil, çok dolu bir kitap ama yıkıcı aynı zamanda. İnsan olmanın, insanlığın ve düzenin kaosa ve ölüme sürüklenmesi gerektiğini savunan bir yazar Caraco.
Dünyanın çirkin olduğunu,
Nagehan; üniversite döneminde tanıştığı Hakan'la evli ve 2 çocuklu bir anne. Eşi doktor, kendisi ise hemşire. Eşi iyi bir baba aynı zamanda da iyi bir eş, seven koruyan kollayan biri. Yani kısacası sorunsuz bir evlilik ve düzenli bir işi var. Bunları yazınca pek çoğu eee daha ne olsun diyebilir çünkü Nagehan’ı mutsuz edecek hiçbir şey görünmüyor değil mi? Yalnız Nagehan mutsuz, ruhu bedenine sığmıyor, daralıyor, nefes alamıyor, geceleri uyuyamıyor ve bitmeyen baş ağrıları var. Peki ama bunun nedeni ne olabilir ki...
Nagehan ‘da bunun nedenini arıyor zaten, ilgili doktorlara gidiyor fakat bu şikayetleri destekleyen bir sonuç görünmüyor. En sonunda psikolojik destek almaya karar veriyor. Böylelikle online seanslara başlıyor. Peki sonuç ne çıkıyor dersiniz Tabii ki söylemem ama su gibi aktığını, onun hayatından bir çok çıkarımlar edineceğimizi söyleyebilirim... Bence siz de ortak olun #madencininortancakızı ‘nın anlattıklarına, keyifli bir deneyim olacağına eminim.
Yeni kitaplarda buluşmak üzere, mutlu akşamlar
