Mesîh’i Kızı
Bir latin alfabesinde kana bulandı sözcüklerim
Mutluluğu boşadığım çocukluğumdan,
Söğüt rüzgarları taşır ellerim,
Ellerini ne çok severdim,
Bilgeliğini zırh diye kuşanan cahilliğim,
Rutubetli bir akşam üstü soğuk bir katedral kapısında düştü hüzünlerim,
Ve bir kadının saç telinde asılabilirmiş gençliğim,
Ninovada bir kadın yanlızlığına ağlar,
Bekleme beni mesihi kızı kıldığım namazlar yolumu bağlar…
İçimden kıldığım namaz, bana cemaat içinde alnımı yere koymaktan daha anlamlı gelmiştir. Allah gerçekte kendi iradesini kabul etmemesine rağmen alnını secdeye koyan sahtekarlarin yüreklerinden geçenleri çok iyi okur. Allah'a rüşvet olsun diye kılınan namazlar şüphesiz geçersizdir.
Günümüzde ne çok var bunlardan öyle değil mi sizce de?
·
Puan vermedi
Şeyh Sait din elden gitti diye bas bas bağırırken, ezanlar da okunuyor, namazlar da kılınıyor, Cuma'lar da tıklım tıkış doluyordu, diye anlatmıştı babam...
Nafile namazlar arasında en çok sabah namazının sünneti olan bu iki rekatı kılmaya özen gösterirdi. Ve bu iki rekat hakkında şöyle buyururdu : Sabah namazının iki rekat sünneti bana dünya ve içindekilerden daha sevimlidir.
Sayfa 17Kitabı okudu
bazı insanlar "geçme cami yakınından çok namazlar böldürürsün" gibiler...
Belirlenen vakitte edâ edilmeyen farz namaz, kişinin zimmetinde borç olarak kalır. "Bir kimse zimmetinde kalan kaza namazları varken nafile namaz kılabilir mi? Kıldığı takdirde bu namazlar sahih olur mu?" gibi sorular Şafiî fikhına göre sık sık sorulan ve cevap bekleyen sorulardır. Şâfiî fakihler arasında, mazerete binaen kazâya kalmış namazları olanların sünnet namazları kılabilecekleri hususunda ihtilaf yoktur. Bu durumdakilerin nafile namaz kılabilecekleri hususunda ittifak vardır. Ancak mazeretsiz olarak farz namazları kazâya kalanların sünnet kılıp kılamayacakları hususunda mezhep içinde ihtilaf vardır.Bazı Şafii fakihlere göre mazeretsiz olarak kazâya kalmış namazları olan kişiler hiçbir şekilde nafile namaz kılamazlar. Diğer bazılarına göre ise bu kişiler sünnetleri kılabilirler. Şafii fıkıh kaynaklarında bu konu ile ilgili tartışmalara bakılabilir.
Sayısı bilinen namazlar kazâ edilirken tertibe dikkat etmek sünnettir. Örneğin kazâya kalan sabah namazının kazâya kalan öğle namazindan önce; pazartesi günü kazâya kalan namazların, salı günü kazaya kalan namazlardan önce kaza edilmesi sünnettir. Ancak tertibe riayet etmeyenin kıldığı namazlar da geçerlidir.
Paşa hazretleri! Buhranlı bir zamanda zimam-ı umuru [idareyi] ele aldınız. Ortada bertaraf edilmesi lazım gelen bir Yunan tehlike ve istilası vardı. Bunu def edinceye kadar kıldığınız nafile namazlar kabilinden Kürt rüesası [yetkilileri] ile dostane münasebetler beslediniz ve kendileriyle "Kardeşim .... Ağa" gibi samimi hitaplarla muhaberelerde bulundunuz.
Sayfa 39Kitabı okudu
