Sizi de çok zorlamadı mı okurken? Tamam, karakterin ve aşkın evrilmesini adım adım takip edebildik ve bu hoşuma gitti. Ama ben Füsun'un hikayesinin psikolojik devinimini daha çok merak ettim. Bununla ilgili de çok yetersiz bilgi verildiğini düşünüyorum. Orhan Pamuk, Kemal'in aşkını betimleme, hatta yüceltme konusundaki paragraflar ve sayfalar dolusu anlatımın bir kısmının yerine, Füsun'u kitabın sonundaki seçimine götüren sokak ve cadde adlarını, o yolculukta gördüğü manzaraları anlatmayı seçse daha güzel olmayacak mıydı?
Aslında tam olarak düşüncem şu: Hikaye güzel, yazarın kalemi kuvvetli. Ama bazı bölümleri okurken, "Ne gerek vardı bunlara?" dedim sık sık. Aynı hikaye, olay örgüsü 400 sayfayla çok daha iyi anlatılabilirdi sanki.
Bana hitap etmedi. Kitabın iklimini sevmedim. Hikayenin sonu hoşuma gitti. Ama o sona kadar neler yaşadım, yarım bırakmamak için kendimi ne kadar zorladım, bir ben bilirim.