Birden Sonra İkiden Önce
Bazen ruhumuz göz kapaklarımızdan daha ağır olabiliyor. Bazen bakışlarımız.. belki de susuşlarımızdır ağır olan. Sessizce.. hiçbir şey yapmadan.. Gözlerini bile kapatmadan.. Her an birisini kaybediyoruz hayatımızdan. Kendimizden, bizden. Ruhumuzda binlerce kişi tarafından hazırlanan o şaşaalı masadan bir tabak eksiliyor. Eksiliyor eksilmesine ama
Ayak değmedik bir yere
Önceleri yerde ekmek görülmüşse üç kere öpülüp alna konulup ayak değmedik bir yere bırakılırdı ekmek. Yazılı olmayan bir kuraldı bu. Şüphesiz ekmek önemli bir metafor kültürümüzde. Hepimizin ideali; elimizin ekmek tutması, bir kuru ekmeğe muhtaç olmamak, ekmeğini yediğimiz insanları incitmemek, ekmek teknelerimizi kaybetmemek. Öyle ki ekmeğe el basmak demek, Kur'an'a el basmakla eş değer bir şeydi sanki toplumda. Sözüne inanmadığımız insan ekmeğe el basarsa ve yine de yalan söylüyorsa, ekmeğin onu çarpacağına dahi inanırız. "Ekmek çarpsın ki, ekmeğe el basarım ki" söylemleri ile karşı tarafı ikna etmeye çabalarız. Önceleri ayak değmedik bir yere üç kere öpüp alna koymak şartıyla bıraktığımız ekmekler şimdi neden çöp konteynerlarında? Üzerine basmaktan korktuğumuz, elimizi ekmeğe koyup da yalan söylersek başımız musibetten ayrılmaz diye korktuğumuz ekmekler şimdi neden çöp konteynerlarında? Iyiyi ifade eden çoğu değerin çözüldüğü, kötüyü ifade eden çoğu değerin ise daha çok görüldüğü bir toplumda çöp konteynerlarının ekmekle dolu olması şaşırtmamalı, değil mi?
Reklam
Fakat ifade ettiğimiz şeylere daha az inanırız. Neden? Çünkü onlar sizinle bağlantılarını keserler. Bu anlamda yazmak gerçekten de herkesin dediği gibi bir nevi kıymetsizleştirmedir. Çünkü tamamen inandığınız şeyler onları dile getirdiğiniz an, sizin için daha az anlam ifade ederler.
Emil Michel Cioran
Emil Michel Cioran
Kendilerine, “Allah’ın indirdiğine iman edin” denilince, “Biz sadece bize indirilene inanırız” derler ve ondan başkasını inkâr ederler. Hâlbuki o Kur’an, kendi ellerinde bulunan Tevrat’ı doğrulayıcı olarak gelmiş hak kitaptır. (Resulüm!) Onlara de ki: “Şayet siz gerçekten inanıyor idiyseniz daha önce Allah’ın peygamberlerini neden öldürüyordunuz?” Bakara Sûresi 91. Ayet
NORMAL-ANORMAL
Hepimiz içimizden bir kahraman olduğumuza inanırız ya da isteriz. Nedense hep normal olmaktan kaçarız. Oysa hayatın düzlemine baktığımızda çoğu insan böyledir. Herkes kendi içinde bir mabed var edip orda tanıyor durumdadır. Lakin sek ve gerçekçi bir normalitenin üstünde bir bireyle karşılaştığımızda onu ötekileştirmekten ya da başkalaştırmaktan zevk alıyoruz . Neden mi? Çünkü arkamızda bu konuda sürü ahlakının versiyonları var. Ama sert bir ruhsal duvara topladığımız da; kuyruğumuzu bacaklarımızın altına sıkıştırıp kaçıyoruz. Ve içten içe hepimiz normal olmak istemiyoruz . Çünkü anormal oldukça daha fazla dikkat çekeceğiz. Fakat unutmayın normallik kadar anormal bir durum yok! Bu yüzden önce normal kalabilecek kadar insanlık kimliğimizi kazanalım, daha sonra anormallik ya da pre-anormallik üzerine yeni bir teori uygularız .
Kendime Düşünceler
. Miguel de Cervantes'in Don Kişot'unda yazdığı ifadesini fark ettiniz. "Sonunda, çok az uyumaktan ve çok okumaktan beyni kurudu ve tamamen aklını yitirdi." Hayal gücü çok gelişmiş Don Kişot'un zihinsel durumunu anlamak zordur. Hem duygusal zihin, hem hayalci zihin... Temasını hepimiz biliyoruz, hepimiz her olguya, her algılarımıza kendi ruhumuzda bakarız, görmek istediğimiz gibi bakar hatta inanırız. Ama gerçekler hiç bir zaman böyle olmamıştır. Bunu neden yazdım ? Buraya gelmeden evvel uzun bir yıl başka bir platformda yazarken o zamanlar her okuduğum kulağımdan çıkmasın diye her altını çizdiğim satırları hep kalbime aldım. Bunlar hakikat, bunlar tam benim hayat felsefemi anlatıyor hatta yolumu çiziyor demiştim. Sonrası; gerçeğin öyle olmadığını geç fark ettim, hem de yaşayarak ve görerek deneyimledim. Beynim kurumuş farkında olmadan, gerçek hayatta bu hususta çalışma arkadaşlarımdan ve dostlarımdan tenkit alınca uyandım. O yüzden artık bir kitabı elime aldığımda sonuna kadar gidemiyorum. Belli duygular eğer beni öteliyorsa usulca kitabı kapatıyorum. ...
118 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.