“Senden sonra 23 şehir gezdim.
3 kilo aldım.
Saçlarımı 6 kez boyadım.
Dünya bilmem kaç dönümünü tamamladı
Darbe oldu, ihtilal oldu
Barış gelmedi,
Savaş bitmedi
Seni özledim
Gittiğim her yerde senden bir nefes bıraktım.
Belki yürürsün aynı sokakta
Ayak izime denk düşer ayak izin
Belki saçına değer nefesim
Belki sen de bir gün beni özlersin diye,
Seni uzakta bıraktım.
Seni uğurladım, sana kavuştum, seni terk ettim.
Bilmem kaç kilometre yol gittim.
Evren kaydı.
Sen göğüs kafesimden milim kaymadın.”
... ben kimsesizliğin hudutsuz açık denizlerinde avare yüzmesini bilirim, ben umman dalgalarının başımın üstünde kudurarak haykırdıkları geceler sabahlara kadar nefesim kesik, göğsüm tıkalı, gözlerim kapalı durmasını bilirim.
"Gözlerim kararır biter hevesim
Yokluğun sesinde kısılır sesim
Sevginle yaşayan coşan nefesim
Siyah saçlarının telinde kalır
Günlerce gezersin hayalim ile
Nihayet Sen de varırsın menzile
Kimsenin aklına gelmese bile
Bu sevda tarihin dilinde kalır."
Ellerim titriyor, vücudum buz kesiyor, nefesim daralıyor. Boğazım düğümleniyor, kalbimdeki acı hissi geçmiyor. Ne yaptım, nasıl bu noktaya geldim hiçbir fikrim yok. Tek istediğim tam şuan olduğum yerde çöküp saatlerce hatta günlerce ağlamak. Devam etmek istiyorum, delicesine istiyorum hem de. Lâkin devam edemeyecek kadar yorgunum.