Suat kendine de Süreyya'ya seslendiği sesle, ona baktığı gözle, onu sevdiği aşkla sevse, baksa, söyleseydi ya Rabbi... Bu fikri derinleştirip saatlerce düşündükçe harap oldu kaldı.
Ona bakarak bu gözlerin, bu dudakların böyle kirli ihanetlerin kadını olmadığını düşünmek, Suat'ın bütün o kadar zamandır hayran olduğu melekliğini düşünmek istiyor, "Nasıl olur, başkaları için peki fakat onun için mümkün değil..." demeye uğraşıyordu.