Kadınlar güç peşinde koşan, savaşın ve zafer kutlamalarının ötesini düşünen, mantıklı planlamacılardır. Ve kurbanların zayıflıklarını görmekte doğuştan yetenekli olduklarından, ne zaman ve nasıl darbe indirmeleri gerektiğini içgüdüsel olarak bilirler. Ne zaman durmaları gerektiğini de.
Aradığınız şeyleri düşünmeyin. Bulduğunuz şeyleri düşünün.
Şu neden orada? Orada olmalı mı?
Kitap okumak gibi K' ya bakarken I'yı düşünürseniz sözcükleri göremezsiniz
Zamanı saçlarından yakalamak, yayından fırlayan oku tutmaktan güç.
Zaman bir kovan, zaman bir kumaş, zaman dost, zaman düşman. Zaman sensin. Zaman senin kozan. Zaman sevgili, Nemesis: Zaman.
Bir adam Meçhule tırmanıyordu. Sisyphe'e benziyordu uzaktan. Bir adam Meçhule tırmanıyordu topraktan. Arkası uçurum, yanları duvar. Kaç sabah güneşle selâmlaştılar, kaç akşam yıldızlar feneri oldu, bilmiyor.
Koro
Olemp'e yalnız gidilmez. Kervanla çıkılır yola. Bin çıkılır, bir varılır; bir çıkıp bir varılmaz. Olemp'e yalnız gidilmez.
Ve adam tırmanıyordu. Musa'nın gözünü kamaştıran nur, kavurdu gözbebeklerini.
Koro
Kayaya çaktılar Promete'yi, Homer'i karanlığa gömdüler, Tanrılara yaklaşan, Ne- mesis'in gazabına uğrar.
Adam haykırdı: Nemesis, Nemesis! Yıldırımlar gibi ulu çınarlara musallat Tanrıça... Ben ne Olemp'in sırlarını fâşeden bir yarı-Tanrıydım, ne erguvanlar içinde doğan bir prens. Ama madem ki, parmakların bana kadar uzandı, madem ki beni de hışmına lâyık gördün, seni utandırmayacağım. Ya ölüm boğacak şarkılarımı, ya elimden aldığın dünyadan daha muhteşemini yaratacağım.
Ve Meçhul tırmanan adam Kelime oldu.