Kendi inşa ettiğim- daha doğrusu edememişim- hayatımda görülmemek ve duyulmamak üzmeye başladı. Ruhsal varlığımın boşluğunun ağırlığının üzerine fiziksel hiçlik de eklenince dengemi korumakta zorlanıyorum. Bunlar benim hiç yoktan edindiğim yükler evet. Gerçekten ortada hiçbir şey yok ve hiçbir şeyin olmadığı yerde boşluk hakimdir. Boşluğun hükmü de varlık ortaya çıkana kadardır. Peki varlık ne zaman var olacak? Ha bı de boşluk var olan yok olunca hissedilir. Boşluğu dibine kadar hissettiğim bu zamanda hangi varı kaybettim acaba? Belli ki kaybettiğim şey hayatımda öyle bir yer kapliyormuş ki yokluğunda oluşan boşluğun ne yerini başkası doldurabiliyor ne de hissettirdiği boşluğun sınırını görebiliyorum. Öyleki ben bu boşlukta kayboldum. Nereden mi biliyorum? Her güldüğümde mutlu olmadığımı, her mutlu olduğumda gülmediğimi, üzgün olduğum zamanlarda gülebildiğimi anladığım zaman bunu da öğrenmiş oldum aslında.SK