Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

neva

neva
@neva123
Belki de umut gemisi sular altında kalan bir kaptanın seyir defterinde yazılıydı..
100 okur puanı
Mayıs 2021 tarihinde katıldı
" Her şeyden önce," dedi, "basit bir sır öğrenirsen her türlü insanla anlaşman kolaylaşır, Scout. Bir insanı anlayabilmek için, o insanın baktığı açıdan bakmayı becerebilmelisin..."
Reklam
Hafız, ne güzel söylemiş değil mi? Demek seninde ezelden dağlanmış dilin öyle mi? Hafız'a ortak olmuşsun...git otur masanın başına, git! Sende gönlünde ki fırtınayı kağıda dök, git!
Kadın çıktı odadan, Baharistan'ı okumaya devam etti. Bir sayfaya geldiğinde takıldı, bir bölümü bu kez sesli sesli okudu: "Bütün ömür defterleri dünya hayatının sahifeleridir. Akıllıların vermiş olduğu bu öğüdü iyi düşün. Bahtiyar o kimsedir ki; bu temiz defter üzerinde ancak hayırlı yazılar ve hayırlı eserler bırakır." Kitabı bıraktı, çaydan bir yudum aldı, defteri çekti önüne, dolma kaleminin kapağını çıkardı, biraz düşündü, sonra yazmaya başladı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Düştüm bir yola, yol belli değil... Bakalım beni nereye götürecekti bu yol, kimlerle karşılaşacaktım. İçimde, çok farklı zamanlara, mekanlara yolculuk yapacakmışım gibi bir his vardı. Ah Şima ah!
"Biri diğerine, ey sen kan ben bir şekilde buraya elden düşmüşüm. Diğeri dedi ki, ben dikenin acısıyla, diken toplayanın ayağından damlamışım." Pervin-i İtisami
Reklam
Bir ölünün hâlâ yatağı sıcak, Birinin saati işliyor kolunda. Yaşamak kolay değil ya kardeşler, Ölmek de değil.
Sayfa 100 - Aile, 17 Nisan 1951Kitabı okudu
Kendimize hüzünler icat ettik, Avunamadık; Yoksa biz... Biz bu dünyadan değil miydik?
Belki de hayat uzaktan izlediğinde güzeldi.
Sayfa 104Kitabı okudu
Bir insanı sevmek ondan uzaktayken kokusunu özlemekti.
Yazmaya değer olduğunu düşünmediğiniz hiç bir aşkı yaşamayın çünkü karekter kitapta da çok önemlidir.
Reklam
Tebessüm, her ne kadar bir ifade gibi görünse de kimisi sevinçle dolu kimisi ise sadece hüzünlü bir hikaye çoğu zaman...
Sanki kış mevsiminde bir çınar ağacının kurumaya yüz tutmuş dallarında pinekleyen yüzlerce kuşun aynı anda kanat çırparak uçuşması gibiydi içimdeki bu his.
Kışı erteleyebildiğim kadar ertelemek istiyordum. Mevsimler hep Kasım da kalmalıydı.
Yolun çıkmaz olduğunu bilmek için yürümek gerekmiyor mu? Ben o sokaklarda yalnız yürüdüm ve bütün yollar ona çıktı. En uzun yolları seçtim sonra, onunla yürüdüğüm de. Bir aşkın ve bir gizemin içinde buldum kendimi.
Zatürrie. Geceyi atlatırsa ümit var. Kışın olsa giderdi. (dışarda ıslak bahar) Birden gözünü açtı, karanlık pencereler, Yağmur izleri. Selim, "Atatürk'ü gördüm" der. Taşrada yetişirken öğrendiği tek dildi, Türkçe cahil Selim'in. Bu kadar diyebildi. Oysa bilseydi (canım) biraz da Fransızca "Voila Atatürk maman!" derdi muhakkak orda.
Sayfa 117Kitabı okudu
58 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.