Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Bu kitap için ne desem ne düşünsem bilemedim. Şebnem İşigüzel'in ilk Hanene Ay Doğacak kitabını okumuş ve o kitabı okurken neredeyse çarpılmıştım yazara. Hele bir de kitabı 20 yaşında yazdığını öğrendiğimde bundan sonra neler neler yazmıştır diye açıkcası çok merak etmiştim. Bu merakımı gidermek için sırasıyla önce Sarmaşık kitabını
youtu.be/1D4PEWUbozs
Kitapta bahsi geçenler;
Emile Zola - Therese Raquin
Emile Zola - Nana
Archie Çizgi Roman
Joseph Campbell - Kahramanın Sonsuz Yolculuğu
Hababam Sınıfı Uyanıyor İnceleme
Hababam Sınıfı... Bu iki kelimeyi okuyunca aklınıza ilk ne geldi? İnek Şaban mı? Yoksa Kel Mahmut mu? Belki de Güdük Necmi veya Badi Ekrem gelmiştir aklınıza ilk. Hafize Ana'sı, Tulum Hayri'si, Domdom Ali'si, Hayta İsmail'i, Damat Ferit'i ve daha nice karakterler... Burada pek değerli Müfettişimiz Hüseyin Şevki Topuz'
Bu kitabı görünce çok heyecanlandım çünkü Buzatti seviyorum.Buzatti çok seviyorum.Keşke kapak tasarımı daha iyi olsaydı diye düşünsem de kitabı hemen aldım.İtalyan edebiyatının ilk bilimkurgu örneği imiş.Bana sorarsanız sadece bilimkurgu olarak bakmak kitaba büyük bir haksızlık olur.Aynı zamanda başarılı bir duygu aktarımı var,insan psikolojisini de çok iyi vermiş hem de bunu makine aracılığıyla yapmış.Buzatti kitaba imzasını atarken zekasının büyüklüğünü de ortaya koymuş.Kitap,elektronik profesörü Ismani 'nin İtalyan ordusundan gizli bir teklif alıp proje geliştirme ekibine katılmak üzere askeri üsse taşınması ile başlar.Eserde hep tekinsiz,güvensiz bir hava vardı.Şüphe ile gerçek,delilik ile dahilik iç içe idi.Kitapta Ismani 'nin öğrenmek istediği büyük sır ile merak unsuru diri tutulmuş.Sonra olaylar başka bir noktaya evriliyor.Insan doğasının kirli yönlerinin de gösterildiği eserde Laura'nın varoluşsal sıkıntılarına da tanık oluyoruz.Dili yalın ve kalemi keskin olan Buzatti'nin en büyük eseri değil ama güzel,akıcı ve müthiş bir zekanın ürünü olduğunu belli olan bir eser.Daha derinlikli işlenebilirdi ama bu hali ile de keyifli ve doyurucuydu.Kitabın sonunda eserin incelemesi,Buzatti'nin biyografisi ve külliyat sıralaması olması ayrıca iyiydi.Buzatti severim öykülerini daha çok.Bu kitapla eş zamanlı olarak Colombre kitabını da okuyorum.Öyküleri muazzam.Ikisini de çok sevdim,diğer okuduğum kitapları gibi.
Kıymetli alimimiz;
Kitabı sadece Ramazandan önce Ramazan'a Nasıl hazırlanılması gerektiğini değil,ramazan içerisinde de bir takım yapmamız gereken ve müslüman kimliğine sahip olanların ramazandan girdiği gibi çıkmalarını tavsiye ederek bunun yollarını ayetler ve hadislerden örnekler vererek ramazanın ehemmiyetini ortaya koymuş kendisininde ayetler ve hadislerden yola çıkarak yaptığı bir çok analizle; Bir yandan zamanın kıymetine değinmiş,bir yandan orucun insanın hayatındaki dönüm noktalarından bir nokta olabileceğini bize anlatmıştır....
Eskiler zamanın altın olduğunu söylemişler.Kanaatimce yanlış ifade etmişler, hakkını vermemişler.Altını yitirirsen yerine koyabilirsin.Yeryüzü kadar altın harcasan bile yitirilen zamanı telafi edemezsin.Hayatı altına kıyaslayan da kim oluyor? Zamanı altın cinsinden değerlendiren onun hakkını yemiştir.
Çok sıcak olduğunu, yorulduklarını,oruç tutmaya güç yetiremediklerini bahane ederek oruç tutmayan kimselere gelince, bilsinler ki cehennem ateşi daha sıcaktır. Kıyamet günü daha yorucu, şartları daha zor ve süresi de daha uzundur. Süresi az olana sabredin ki sonunda azaptan kurtulup huzura eresiniz.
Ramazan'ın bitmesine 7gün kalmış olabilir ama itikaf sürecinde okunabilecek ve ders çıkarılabilecek bir çok noktası olan bir kitap....
Biraz katı bir elestri olacak ama kitabi okuyunca " Buda gelir Buda gecer" türküsüyle kitabi tek cumlede özetleyenilirdim.
"Bilgelik bir başkasına anlatılamaz, bir bilgenin başkalarina anlatmaya çalıştığı bilgelik aptalca bir şey gibi gelir kulağa.." derken yazar zaten noktayı koymuş. Okuyunca Bilge olmayacaksınız.
Siddhartha'nın sonu huzurla biten bir iç yolculuğu.. Simyaci'yı okuyanlar için benzer yanları var ... Yolculuk boyunca bir olaydan başka bir olaya sürüklenirken bir iç değerlendirme okuyorsunuz... Tabi sayfanın başında da yazdığım gibi bu iç yolculuğu okumak bilgelik anlamında size hem komik hem aptalca hem de biçare gelebilir...
Herkes kendi iç yolculuğuna çıkar fakat kaderde yazılanı yaşar. Talihi hayatını belirler. Eser konusunda büyük bir beklentiye gitmemek gerekir..
