Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
....YOUR LİFE YOUR WORLD YOUR RULES..
..............👤 MY 👤 TALK 👤 BOX👤............. 100/1️⃣0️⃣0️⃣ PROFİLLERDE “Paylaştığım alıntılar onlara katıldığım anlamına gelmemektedir.” ŞEKLİNDE bilgilendirme notlarına rast geliyorum. 🤔 O halde, alıntılarınızı yorumlayın yanlış tanınmak istemiyorsanız. Yorum alanı diye bir şey var çok şükür. Böylelikle sadece yazarlara hizmet etmemiş ve
112 syf.
8/10 puan verdi
Kırmızı Pazartesi (spoiler)
"işleneceğini herkesin bildiği ancak engel olmak için kimsenin bir şey yapmadığı bir cinayetin öyküsü" diye bahsedilen kitapta yazarın çocukluğunu geçirdiği kasabada yıllar öncesinde yaşanan bir cinayet anlatılıyor. Yazar kitabın daha ilk cümlesinde ana karakterin öldürüleceğini söylüyor ancak bu spoiler bizi hiç üzmüyor ve bizi bu kitabı okumaktan da alıkoyamıyor :) Sonuçta biz de ''öleceğimizi bile bile yaşamıyor muyuz'' sanki :) (Özdemir Asaf) __ Şahsen ben ilk sayfalarda yazarın dilini biraz sorgulamıştım ancak bu dile alıştıktan sonra bir cinayet romanı için ideal bir anlatım tarzı olduğunu fark ettim. Kitabı okurken kasaba halkının arasında dolaşan karakterlerden biri gibi hissetmiştim kendimi. Bazı olaylar o kadar hızlı ve heyecanlı gerçekleşiyor ki insan okuma hızına isyan ediyor :) Okurken sanki olaylarin hızına yetişemeyecekmişim gibi geliyor diye kızıyorum kendime sonra hızlanıyorum ve kendime tekrar kızıyorum çünkü kitabin sonuna gelmişim :( Not: kitabı haftalar öncesinde okumuştum ancak etkisini unutamadığım için hemen buraya da eklemek istedim.
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202178,1bin okunma
Reklam
384 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitap tek kelime ile harikaydı. Benim gibi fantastik-kurgu aşığı birisi için özellikle. Bütün karakterleri sevdim. (Zoya hariç ) Karanlıklar Efendisi'ni de çok sevdim fakat bir olay oluyor ki sevsem mi sevmesem mi bilemedim. Ama seviyorum ne yapayım. Okursanız hak verip sizde Karanlıklar Efendisi'ne aşık olacaksınız bence. Şimdi spoiler olmasın. Malyen'e hem sinir oldum hem sevdim. Alina dibindeyken bir kere ilgi göstermedi uzaklaşınca kıymete bindi kız neyse. Kitap gerçekten sürükleyici sonlarda "heh durgunlaştı" diyorsunuz hop bir aksiyon. Bu seriyi okumayı bu kadar ertelediğim için kendime kızıyorum. Seriye o kadar yükseldim ki sadece alın okuyun diyebiliyorum. Karakterler ve hikayeye aşık olmanız garanti. Fantasik severlere öneririm. (Karanlıklar Efendisi aşıkları gelin sarılalım. ) Not: İlk başta o siyah keftayı giymedin ya Alina çok sinirliyim sana.
Gölge ve Kemik
Gölge ve KemikLeigh Bardugo · Martı Yayınları · 20136,3bin okunma
Tavsiye kitap
Sizden gelenler
gülsüm demir
gülsüm demir
#kitaptanalıntılar Kız Kulesi'ne karşı oturdum,hafif bir yel esiyordu üzerime.Denizi seyrediyorum. Denizin dalgasına kızıyorum. Çayımı yudumluyorum, şekerini mahrum ediyorum kendimden. Sultan Ahmet'e bakıyorum, Ayasofya'ya dalıyorum, Eminönü'nü alıyor gözlerim, Galata' yı görüyorum sanki.Denize küsemiyorum;dertlerimi dökebileceğim, akıntısında kaybolabileceğim başka bir boğaz bulamıyorum kendime. Ah İstanbul sende boğazına kadar dert dolusun; ben olsam ne olmasam ne. Ne sen bana mecbursun ne ben sana, ama ben sana aşığım be İstanbul... Şu boğaz köprüsünün ışıklarının yanıp sönmesine aşığım. İki yakanın ortasından geçen vapurlarının sirenlerine aşığım. Ayasofya'yanın, Sultan Ahmet'in, Eyüp Sultan'ın , Fatih'in İstanbul'u na aşığım... " Bu kitabı daha önce paylaşmıştım ama not aldığım, altını çizdiğim yerlerden bir kaç cümle ile tekrar paylaşmak istedim"
1025 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Bu kitap hakkında ne söylesem, ne yazsam eksik kalır. Şimdiye kadar neden okumadım, neden hep erteledim diye kızıyorum kendime. Ama bu erteleme kesinlikle kitabın kalınlığıyla doğrudan alakalı değil! Dostoyevsky benim için çok çok özel bir yazar. Bu nedenle bu kitabı okumak için de kafamın rahat olduğu özel bir zaman gerekiyordu. Sanırım tam
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202334,8bin okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Yüz yıl öncesini, iki yüz yıl öncesini okumaktan günümüze ancak vakit bulabildim. Bunca zamanın okuyucusuyum hâlâ kitaplarda teknolojiden, günümüzden bahsedilince şaşırıyorum. Angelina Jolie nedir ya hu kitapta? Ben bunlara hazır değilim. Her neyse. Hiçbir yerden kitapla ilgili bir şey okumadan yazıyorum: Bir gazetecinin kaleminden çıkmış bir hikaye söz konusu: Arkadaşının ölüm haberini görür ve Mardin'e gider. Çeşitli kişilerle konuşarak işin aslını öğrenmeye çalışır. IŞİD ve Yezidiler anlatılıyor genel mânâda. Beni şaşkına çeviren doğu ve batı ile ilgili fikirler de var. Mülteciler, mülteci kampları, vatanı elinden alınmış insanlar: İyi yürekli insanların yüreğini parçalayan dertler. Konu bakımından benim için oldukça özel çünkü bu konuya dair başka hiçbir şey okumadım. Bilmediğim şeyler çokmuş. Gelelim diğer boyutuna. Üsluba verdiğim büyük önem beni yine yakaladı. Hemen söyleyeyim, dümdüz yazılmış bir kitap. Hikayesi olmasa... Yazıp yazıp sildim, en sonunda saygısızlık olacağı kanaatine vararak yazmaktan vazgeçtim. Kitabın hikayesi oldukça sarsıcı. İnsana insanlığını hatırlatabilir. Belki "Ben bir insandım!" bile deyebilirsiniz. Not: Aşırı süslü, karmaşık bir dille yazılması daha az kişiye hitap edeceğinden okuma oranı düşecektir. Kendi kendime kızıyorum, "Koskoca Zülfü Livaneli senin kadar düşünemiyor değil mi, Çiğdem," deye. Özür dilerim. Zülfü Livaneli'nin müziğine hayranım. Bunu da söyleyip günü kapatıyorum.
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201799,8bin okunma
Reklam
Kiminle neyi tartıştığımı unuttuğum günler oluyor.O an konuyu unutup ben neden bu cahille tartışıyorum diye kendime kızıyorum o an diyorum ki sen istedin tartış tartışabildiğin kadar cahilce barbarca hele de bu kişi eğitimli ise o zaman daha da çirkin oluyor tartışma tartışmanın sonu iyice berbat oluyor sonra iftira ,yalancılık,konu dışı söylemlerle geliyorlar o an daha da pişman oluyorsun .Okumayan eğitimli cahillerle tartışmak gerçekten dünyanın en zor işi konuşma bir şekilde üçüncü kişiler tarafından sonlandırılıyor .Demem o ki gerçek cahiller ile tartışacaksınız az bilgisi olan ve kendisini dev aynasında gören cahillerle değil bu da kendime not .
260 syf.
8/10 puan verdi
“Rahatlık ya da hoşnutluk duyduğumu söyleyemem, tam tersine, beni eziyor bu. Ama amacıma ulaştım, öğrenmek istediğimi biliyorum artık; ocak ayından beri başımdan geçenlerin tümünü anladım. Bulantı yakamı bırakmadı. O kadar çabuk bırakacağını da sanmıyorum. Ama onu, bir dert gibi duymuyorum artık. Bu geçici bir huysuzluk ya da bir hastalık değil;
Bulantı
BulantıJean-Paul Sartre · Can Yayınları · 202122,9bin okunma
39 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.