Hayat o kadar da fena değildi.Kara delik sonsuz , umutsuzluk kuyusu dipsiz değildi.Acının , hüznün , yalnızlığın da ömrü vardı ve insan yeterince aşağı indikten sonra , farkında bile olmadan gerisingeri yükselmeye başlıyordu.
Çünkü Oğuz Atay'ı da okudum. Seni de tanıdım...
Diyebilirsin ki bir insanı fotoğraflarından ve hakkındaki haberlerden ne kadar tanıyabilirsin? Haklısın belki de çok az... O zaman şöyle demeliyim... Seni az tanıyorum... Az...
Sen de fark ettin mi? Az dediğin küçük bir kelime. Sadece A ve Z. Sadece 2 harf. Ama aralarında koca bir alfabe var. O alfabeyle yazılmış onbinlerce kelime ve yüzbinlerce cümle var. Sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında. Biri Başlangıç, diğeri son. Ama sanki birbirleri için yaratılmışlar. Yan yana gelip de birlikte okunmak için. Aralarındaki her harfi teker teker aşıp birbirlerine kavuşmuş gibiler. Senin ve benim gibi.
Bu yüzden, belki de, az çoktan fazladır. Belki de az, hayat ve ölüm kadardır! Belki de, seni az tanıyorumi demek, seni kendimden çok biliyorum demektir. Bilmesem de öğrenmek için her şeyi yaparım demektir. Belki de az her şey demektir. Ve Belki de benim sana söyleyebileceğim tek şeydir.
Fante hakkında hiçbir şey bilmiyordu...bilmiş olsalardı parıldamaları, kendilerini daha iyi hissetmeleri, düştükleri ya da düşmek üzere oldukları durumdan o kadar da üzüntü duymamaları gerekirdi.
TELGRAFHANE
Uyumayacaksın
Memleketinin hali
Seni seslerle uyandıracak
Oturup yazacaksın
Çünkü sen artık o sen değilsin
Sen şimdi ıssız bir telgrafhane gibisin
Durmadan sesler alacak
Sesler vereceksin
Uyuyamayacaksın
Düzelmeden memleketin hali
Düzelmeden dünyanın hali
Gözüne uyku giremez ki...
Uyumayacaksın
Bir sis çanı gibi gecenin içinde
Ta gün ışıyıncaya kadar
Vakur metin sade
Çalacaksın.
1952
'' Hayat bir kelebeğin kanadında yahut bir meleğin dudak ucundadır.''
İnsan kısa ömrü olan şeylere bağlanmamalı...
Mesela kelebekler!
Sevdiklerin herkese gözükmeyebilir.
Mesela melekler!
Bazen çok sevdiğin bir şeyi ne avucunda saklamaya ne de bırakmaya kıyabilirsin...
Mesela kelebekler!
Öyle uçsuz bucaksız seversin ki sadece bu olaya insanüstü güçler şahit olur
Mesela melekler !
İnsan ellerinden uçup giden sevdikleri şeylerin ardından koşarken yorulurlar..
Mesela kelebekler!
Çabuk unuturlar ya da hiç hatırlanmaman da mümkündür
Mesela melekler
Bazen sevdiğin kadar sevilemezsin. Onların kalbi senin kadar kocaman değildir. O nedenle senin gibi candan sevmeyi bilemezler. Üzülmemelisin !
Mesela kelebekler!