Geçmiş zamanların birinde, bir han başka bir hanı tutsak almış. Bu han tutsağına: “Eğer istersen benim kölem olarak yanımda kalır, uzun zaman yaşayabilirsin. İstemezsen, en büyük arzunu yerine getirir, sonra da seni öldürürüm”, demiş. Tutsak han düşünüp cevap vermiş: “Köle olarak yaşamak istemiyorum, beni öldür daha iyi. Ancak öldürmeden önce, benim vatanımdan herhangi bir çobanı buraya getirtmeni istiyorum.” -”Ne yapacaksın o çobanı?” -”Ölmeden önce ondan bir türkü dinlemek istiyorum.” Dedem diyor ki, işte böyle, vatanlarının bir türküsü için canlarını feda eden insanlar varmış. Böyle insanları görmeyi ne kadar isterdim!
92 syf.
5/10 puan verdi
·
19 saatte okudu
"Dişil Enerji"nin Yok'luğunda Var'olan Valerie Solanas
"Bu toplumda hayat, en iyi halinde bile can sıkıntısından ibaret olduğundan ve toplumun hiçbir tarafı kadınlara uygun olmadığından; uygar-kafalı, sorumlu, heyecan arayan dişilere, hükümeti yıkmak, para sistemini bertaraf etmek, her alanda otomasyonu kurumlaştırmak ve eril cinsi yok etmekten başka çare kalmıyor." cümleleriyle başlıyor
Erkek Doğrama Cemiyeti Manifestosu
Erkek Doğrama Cemiyeti ManifestosuValerie Solanas · Sel Yayıncılık · 20181,210 okunma
Reklam
ARADIĞIM CÜMLE: "ADALET" Parmaklarım kütüphanemde ki kitapların üzerinde dolaşırken aklıma takılan bir masalı arıyorum. Sonra "Ezop'tan iyi masalcı mı olur?" deyip aradığım masalı bulup başlıyorum yazmaya; Sarp kayalar üzerinde bir keçinin gezindiğini gören kurt, oralara tırmanamayacağını anlayıp seslenmiş keçiye ağzının
Sivaslılar Burasi Muş'tur türküsünü neden çok sever
Eskiden Sivas'ta düğün davetleri ‘okuntu’ denen bir usülle yapılırmış: düğünden bir hafta-on gün önce yaşlı bir kadın yanındaki çocukla evleri dolaşır, kapı döğülür. Çocuk düğünün kimlerin olduğunu, yerini-zamanını “okur’muş. Düğün sırasında, ödünç alınan kalaslardan yapılma tribünün en arka sırasına yaşlılar, orta sıraya evliler, en Ön sıraya da bekârlar (kız ve erkek karşılıklı olarak) oturtulurmuş (kalkıp oynamaları için). Getirilen hediyelerin de yüksek sesle duyurulması âdeti varmış: ‘Falancanin oğlu fılan bir çift çorap getirdi; sağ olsun, var olsun’ denirmiş (el örmesi çorap o zaman çok değerli bir hediye). Birisi 2 lira verirse, onu sevmeyen birisi de çıkarır 2.5 lira verir ve Öyle bağırtırmış , hasmını madara etmek için! Yaşlılar oynayıp eğlenemedikleri için, onların da gönlü olsun diye hüzünlü türküler söyleninniş. Meselâ “Orucu tuttuk, bayram etmedik’ (zinâ iftirası üzerine Ramazanda kansını vuran adamın türküsü). Ama sıra ‘Havada bulut yok’a gelince, kocası-çocuğu-kardeşi-babası-amcası Yemen’e gidip de dönmemiş ne kadar insan varsa doyasıya ağlarlarmış. Şimdi bir an geriye dönüp türkünün sözlerini bir daha okuyalım: Bakın çantasına, acep nesi var/ Bir çift kundurayla bir de fesi var... Bu sözlerin sebebi nedir biliyor musunuz, sevgili okuyucular? I . Dünya Harbinin ünlü İngiliz casusu Lawrence Araplara, her öldürdükleri Türk askeri için bir kırmızı İngiliz altını verir, şehitler memleketlerine gönderilemez, sadece kunduralariyla İçinde künyeleri yazılı fesleri çantalarının içine konur, gönderilirmiş!“
Cem Küçük Atamızı yok sayan Diyanet mi, yoksa HDP'li belediyeler mi? Bilumum muhalif gazete ve siteler ağlaşıp duruyorlar. Efendim neymiş, "Diyanet 30 Ağustos'ta Atamızı yok saymış." Sanırsınız ki, sanki dini umursuyorlarmış gibi hava estiriyorlar. Gözüne kestirdikleri hedefleri itibarsızlaştırmak için var güçleriyle saldırıyorlar.
«Bir varmış bir yokmuş. Bir şair İsmet Özel varmış. İyi şiirler yazarmış. Nasıl olmuşsa bu İsmet bir gün komünist olmuş. Derken efendim, bir komünist olarak da iyi şiirler yazmayı başarmış ve hattâ böylelikle yıldızı parlamış. Gel zaman git zaman, İsmet Özel 'in duyguları, düşünceleri, inançları değişmiş (masalın her varyasyonunda bu değişmenin sebepleri muhtelif) ve müslümanlığı bir hayat yolu olarak benimsemiş. Ama işe bakın ki adam iyi şiirler yazmaya devam etmiş. Eh, o erdiyse muradına, biz de çıkabiliriz kerevetine»
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.