Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
lşe 20. yüzyılın en meşhur romanlarından birinin, E.M. Forster'ın A Passage To India' sının [ Hindistan'a Bir Geçit] açılış cümleleriyle başlayalım: Marabar Mağaraları hariç -onlar da otuz kilometre ötededir­ Çandapur kenti olağanüstü hiçbir şey sunmaz. Ganj Irmağı kentin içinden değil, yanından geçer. Kent, ırmak yatağı bo­yunca
Sayfa 19 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
lşe 20. yüzyılın en meşhur romanlarından birinin, E.M. Forster'ın A Passage To India' sının [ Hindistan'a Bir Geçit] açılış cümleleriyle başlayalım: Marabar Mağaraları hariç -onlar da otuz kilometre ötededir­ Çandapur kenti olağanüstü hiçbir şey sunmaz. Ganj Irmağı kentin içinden değil, yanından geçer. Kent, ırmak yatağı bo­yunca
Sayfa 19 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Dertli Gönlüm
"Ne güzeldi o dakikalar, öyle hayaller kurabiliyordum! Gerçekte erişmem imkânsız olan bir nimete hayal yoluyla erişiyordum. Dertli gönlümü bu şekilde eğlendirir, böyle teselli bulurdum. Ah! O hayallerle geçirdiğim dakikalar, ömrümün en tatlı anlarıydı. Yazık! Yazık ki o hayallerin de kapısı kapandı. Şimdi öyle hayaller de kuramam. Off, of!.. Bu ümitsiz gönlümü nasıl teselli edeyim, nasıl avutayım."
Sayfa 71 - İş BankasıKitabı okudu
of ki ne off..
Empati’nin anlamı: ‘’Aynı şeyi senin anana bacına yapsalar hoşuna gider mi?’’ cümlesi ile özetlenebilir.
Sayfa 246Kitabı okudu
Öf Öff
Biliyorum tatlı sevdiğim, layık değilim ben sana; Usta kalemler uğraşmalı güzelliğini söylemeye; Ama bil ki, senin şairin sana ne yakıştırıyorsa, Önce senden çalıyar, sonra sana ödüyor yine.
Reklam
Göz ruhun penceresi olduğundan, ruh her zaman onu kaybetmekten korkar; öyle ki kişi aninden önündeki bir hareket ya da nesneden korktuğunda ne elleriyle yaşamın kaynağı olan kalbini korur, ne tüm duyuların hükümdarının bulunduğu yer olan kafasını korur, ne de duyduğu, koku ve tat aldığı organlarını korur. Fakat korktuğu ilk anda, göz kapaklarını kapatmadan edemez. Tüm gücüyle sıkıca kapalı tutar, [...] ve kendini hala güvende hissetmediğinden gözlerini eliyle kapatır [...] “Since the eye is the window of the soul, the soul is always fearful of losing it, so much so that if a man is suddenly frightened by the motion or an object before him, he does not with his hands protect his heart, the source of all life; nor his head, where dwells the lord of the senses; nor the organs of hearing, smell and taste. But as soon as he feels fright it does not suffice him to close the lids of his eyes, keeping them shut with all his might, but he instantly turns in the opposite direction; and still not feeling secure he covers his eyes with one hand, stretching out the other to ward off the danger in the direction in which he suspects it to lie.”
Ben pek kitap okumam. En son açıköğretim 1.sınıf ders kitaplarını aldım bedava veriyorlar diye. Okuduğum son kitapsa Victor Hugo'nun Sefilleri'ydi. O da ortaokulda dönem ödevim olduğu için . Kırtasiyeden 60 sayfalık özetini almıştım. Onun bile özetini çıkaramadım. Aradan seçtiğim 10 sayfayı kağıda geçtim. Hoca anlamış olacak ki,kitabı anlatmamı istedi. Ne anlatayım dedim hocam,sefillik,garibanlık,yoksulluk,rezalet of of off :)))))