64 syf.
·
Puan vermedi
@mertarik100 hocamın yazdığı bu kitabı okurken benim de uzun zamandır öğrencilerimde gözlemlediğim bir şeyi aklıma getirdi. Teknolojiyi hayatımızın her anında o kadar yoğun yaşıyoruz ve çocuklar buna o kadar çok maruz kalıyor ki artık hayal edemez oluyorlar. Çünkü her şeye en kısa yoldan ulaşabiliyorlar, araştırmaya, sorgulamaya gerek duymuyorlar. Ne kadar acı Hocam da bunu işlemiş kitabında. Çok da güzel olmuş. Oğlumla okurken üzerine çokça konuştuk. Öğretmen bir gün sınıfa mavi bir çantayla girer ve bu çantanın oyun dolu olduğunu söyler. Öğrencilerine bu çantanın içinden neler çıkabilir diye sorar. Doğal olarak kalem, defter, kitap gibi klasik cevaplar gelir. Ama öğretmenin istediği bu değildir. Hayal güçlerini kullanarak çantadan ne çıkabileceğini bulmalarını ister. İlginç cevap gelmesi için de birkaç gün beklemesi gerekmiştir. Sonunda Moni’den o cevap gelir. Çantadan elma çıkmıştır. Hadi bakalım şimdi elma ile neler yapılacağını bulalım. Bununla da kalmaz öğretmen. Yıl sonu ödevi için oyun tasarlamalarını ister öğretmen öğrencilerinden. Bunun ekip çalışması olması da önemli. Öyle güzel seçenekler çıkar ki. Bazı oyunları öğrencilerimle mutlaka oynayacağım ben de. İlkokul 3. sınıftan itibaren gerek konusu, gerek çizimleri olsun okunmaya çok uygun. Tavsiyedir
Çantamdan Fil Çıktı
Çantamdan Fil ÇıktıMert Arık · Timaş Çocuk Yyaınları · 2023617 okunma
93 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
VEZAİF-İ EBEVEYN
‘Vezaif-i Ebeveyn’ diğer adıyla ‘Çocukların Eğitimi’; Terbiyenin usulünü ve onun yararlarını bilmeyip, terbiyenin tesirini inkar edenlere; güzel huyların fıtrattan olduğunu ve fıtri fenalığın ıslahının ve iflahının mümkün olmadığını düşünenlere karşı, terbiyenin mümkün ve ne kadar elzem olduğunu gözler önüne seren, bunun usullerini ve getireceği
Çocukların Eğitimi
Çocukların EğitimiMuallim Naci · Büyüyenay Yayınları · 202063 okunma
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Müjdat hocamı bu kitapla tanıdım ve çok üzgünüm. Çiçeği burnunda, yeni yeni gözünü açan bir öğretmen olarak özürlerimi iletiyorum. Bu kitapta önce kendi öğrencilik hayatımı buldum sonra yarış atı olmaya devam ettiğim KPSS sürecini tekrar yaşadım. Koskoca 26 senede hatırladığım yarış atı olarak geçirdiğim o ziyan günler. Çevremdeki bütün anne babalara- hatta benimkilerin vakti geçmiş bile olsa yaptıkları hataları gün yüzüne çıkarmak için onlara da- önerdiğim bir başucu kitabı. Çocuk yetiştirmeye mi karar verdin al oku sistemi gör nasıl olmaması gerektiğini anlarsın zaten. Kitapta zaten bildiğimiz çoğu gerçek Müjdat Ataman sayesinde acı bir şekilde yüzümüze vuruluyor. Sayfalarca yazabilirim ama konudan sapmamak adına incelememi burada kesiyorum. Siz daha çok kitap yazın, bütün gerçekleri yüzümüze çarpın ve biz de bunları değiştirmek için güç bulalım hocam.
Ağlamıyorum Gözüme Eğitim Kaçtı
Ağlamıyorum Gözüme Eğitim KaçtıMüjdat Ataman · Doğan Kitap · 2021472 okunma
Türk sayilan birçok âlim ve bilgin bulunmaktadir. Bunlar arasinda; İslâmî ilimler alaninda, eserleri Kütüb-i Sitte arasinda yer alan, Buharî, Tirmizî ve Nesâî gibi hadisçiler yaninda, bir itikâdî mezhep imami olan İmam Matüridî de bulunmaktadir. Aklî ilimlerde ise; Beytü'l-Hikme'nin müdürlüğünü yapmiş olan Câbir ve Ortaçağ matematik ilminin en büyüklerinden biri kabul edilen Harezmî (750-850), Aristo ve Eflatun'un görüşlerini İslâm inanciyla uzlaştirmaya çalişan ve İslâm-Türk medeniyet tarihinde muallim-i sânî (ikinci öğretmen) unvanini alan Fârâbî (870-950) ile tip sahasinda yazmiş olduğu eserleri ve yaptiği çalişmalariyla taninan, yüzyillarca Avrupa üniversitelerinde eserleri okutulan İbn Sina (980-1037) bunlarin en meşhurlarindandir AOF-Ilahiyat-Islam Kurumları ve Medeniyeti
275 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Enver Behnan Şapolyo / Alparslan. (1900- 2 Haziran 1972 ) Şazimet Hanım ile Maarif Nezareti Meclis-i Kebir üyelerinden Fevzi Bey’in oğludur. İstanbul Sultanisi’ni ve İstanbul Muallim Mektebi’ni bitirdi. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’nden mezun oldu. Milli Mücadele döneminde Ankara’ya giderek Kuva-yı Milliye
Alparslan
AlparslanEnver Behnan Şapolyo · Ötüken Neşriyat · 201239 okunma
_Bir halden yoksun olmak veya sahibi olmak, yoksunluk veya sahip olma ile aynı şey değildir. Sahip olma, söz gelimi, görmedir. Yoksunluk ise körlüktür ama ne görme sahibi olmak görmedir, ne de kör olmak körlüktür. Körlük herhangi bir yoksunluktur. Halbuki kör olmak, yoksun olmaktır, yoksunluk değildir. Üstelik, körlük, kör olmanın özdeşi olsaydı
Reklam
550 öğeden 371 ile 380 arasındakiler gösteriliyor.