Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
456 syf.
9/10 puan verdi
Hiç bu kadar seveceğimi düşünmemiştim, bayıldım. George Saunders’in 2017 Man Booker Ödülü’nü alan, ilk romanı Arafta, tek kelimeyle dahiyane bir metin. Benim de okuduğum en ilginç ve yaratıcı romanlardan biri kesinlikle. Saunders, kitapta, Amerikan Başkanı Lincoln’ın oğlunun ölmesini ve ardından kendisi gibi birçok karakterle beraber arafta kalışını gerçeküstü ve deneysel bir tarzda anlatıyor. Arka planda Amerikan iç savaşının devam ettiği kurguyla Saunders, ölüm, acı, kabullenme, yas, pişmanlık, geçmişle hesaplaşma ve baba-oğul ilişkisinin muazzam bir aktarımını yaparken, ırkçılık, toplumsal adalet ve kadın olmak meselelerine de değinmeden geçmiyor. Yunan tragedyalarını andıran bir biçimi var romanın, hemen her paragrafın altında, her biri birinci tekille aktarılan konuşmanın sahibinin adı yazıyor. Bu ilk etapta biraz afallamanıza sebep olsa da, kitap kısa bir süre sonra sizi içine alıyor ve alışılagelmişin dışında metinlerden de hoşlanıyorsanız bayılarak okuyorsunuz. İlk anda baktığınızda kısa kısa konuşmalarla yansıtılıyormuş gibi görünen karakterlerin hepsinin birbirinden renkli ve derinlikli olmakla beraber, harika bir mozaiğin nasıl olmazsa olmaz bir parçası olduğunu keşfediyorsunuz. Aynı zamanda, bu deneysel tarzda muhteşem bir ahenk yakalamış yazar; karakterlerin parça parça sunulan sesleri arasında asla bir kopukluk hissetmediğiniz gibi, tarzına alışınca akıp giden bir metinde buluyorsunuz kendinizi. Çağdaş edebiyattan, deneysel romanlardan ya da edebiyatta farklı tekniklerden hoşlanan herkese mutlaka öneririm. Çok ama çok sevdim.
Arafta
AraftaGeorge Saunders · DeliDolu Yayınları · 2017370 okunma
172 syf.
6/10 puan verdi
KİM NAMUS VE AHLAK ŞÖVALYELİĞİ YAPIYORSA ,BİLİN Kİ EN NAMUSSUZU O’DUR!
- Kitapta Hüseyin Rahmi’nin yapmayı sevdiği üzere yine bir konakta yerimizi alıyoruz yine içinde toplum ve ahlak eleştirisi ve olmazsa olmaz yanlış batılılaşma var . İlk olarak Fransa’ya gidiyoruz ve kitabı daha iyi anlamak için “ Mürebbiye “ Anjel’in hayatına bir bakış atıyoruz .Anjel bir seks işçisinin çocuğu , babasını bilmiyor , uğraşmasına rağmen öğrenememiş ; Kaderi de annesiyle aynı oluyor ve o da gayrimeşru bir bebek dünyaya getiriyor ; çocuğun babası bebeği kabul etmiyor ; Anjel de paraya ihtiyacı olduğu için bir yazarla yakınlaşmaya çalışıp bebeğin ondan olduğuna ikna etmeye çalışmakta buluyor çareyi . Aldığı parayla metreslikten metresliğe koşan Anjel en sonunda tüccar bir sevgili bulunca kendini İstanbul’da buluyor , sevgilisi burda başka birisiyle aldatınca beş parasız ; bir başına İstanbul sokaklarında bir çıkış yolu aramaya koyuluyor , bulduğu Fransız bir ailenin de referansı ile “ Dehri Efendi “ konağına mürebbiye olarak işe başlar daha önce hiç mürebbiyelik deneyimi olmayan Anjel burda Dehri Efendi’nin iki küçük çocuğuna Fransızca ve edebiyat öğretmek üzerine dersler vermeye başlıyor fakat bu mürebbiye’lik Anjel’e göre bir şey değil : konağın diğer erkekleri de ayrı ayrı mesajlar yoluyla Anjel’e olan sevgilerini iletince mürebbiyemiz başka bir işe daha girişiyor bir aşk / tutku oyununa , fakat birisinin kalbiyle oynamak ne kadar uzun sürebilir ve bunun sonucu nereye varır? Sonunu tahmin ettiysem de yine de sonunu okuyunca bir tebessüm oluştu yüzümde , iyi okumalar
Mürebbiye
MürebbiyeHüseyin Rahmi Gürpınar · Puslu Yayıncılık · 20197,5bin okunma
Reklam
480 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
2014 yılı Aralık ayının son günleri… Yedi yıldızlı Konstantiniyye Oteli’nin açılış günü ve erken bir yılbaşı kutlaması… İstanbul’un seçkin, kalburüstü simaları, Sultanahmet’teki eski Bizans sarayının kalıntıları üzerine yapılan otelde bir araya geliyor. Aralarında kimler yok ki? Politikacılar, belediye başkanları, Amerikan büyükelçisi, Fener Rum patriği, ünlü gazeteciler, gazete patronları, televizyon “yıldızlar”ı, eski ve yeni zenginler, büyük işadamları… İstanbul’un yüzlerce yıldır yeraltında yatan ölüleri de davete çağrılmadıkları halde arzı endam etmekte sakınca görmeyip bu cümbüşe dahil oluyorlar. Ve elbette, bir otelin olmazsa olmaz çalışanları, garsonları, komileri, güvenlik görevlileri… Velhasıl Konstantiniyye Oteli, aslında binlerce yıllık koskoca bir şehir olarak çıkıyor karşımıza. Değişen, dönüşen, ama barındırdığı şiddet nedense aynı kalan bir şehir…
Konstantiniyye Oteli
Konstantiniyye OteliZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 202018,5bin okunma
416 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kendi kendimden nefretimin çirkinleştiği bir dünyada yalnızım
~ Yalnızız | Peyami Safa ~ . Puanım: 8/10 . Kalabalıklar içinde yalnızların hikayesi. Samim, Mefharet ve Besim adındaki üç kardeş; Mefharet'in kızı Selmin; Selmin'in sevgilisi Ferhat; Selmin'in arkadaşı, Ferhat'ın kardeşi, Samim'in sevgilisi Meral; Meral'in annesi Necile ve olmazsa olmaz kötü örnek kızımız Feriha. Kitabın tamamını sarmış tereddüt
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 201921,8bin okunma
528 syf.
6/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Kitapın 70 sayfayı aşan kaynakçası ne kadar büyük bir araştırmanın sonucu olduğunu ortaya koymaya yetiyor. Gelin görün ki kitabın tasarımı kitabı mahvetmiş.528 sayfalık kitapta 1000’den fazla not kullanılmış.Üstelik 2-3 satırlık kısa notlar değil bunlar.Bazen asıl metinden fazla alan kaplıyorlar.Kitabın bu yönü okuyuculuğu mahvetmiş. Kitap üslup yönüyle daha okunabilir olsa da dili biraz ağır ve sakin kafayla okunması gerekiyor. Kitabın içeriğini gelirsek Avrupa merkezciliği fazlasıyla belli oluyor.Kendi tabiri ile “Asya Şovenleri”ne bir laf sokma çabası hissediliyor.Avrupa iyi incelenmiş ve güzel tespitler var.Fakat Doğulu Medeniyetler oldukça sığ incelenmiş.Koskoca İslam Medeniyeti tek bölümde incelenmiş ve bu tek bölümde de sadece Osmanlı ve Mısır ele alınmış.Çin ve Hindistan da Avrupa Merkezcilikten payını almış. Kitabın tuzlu fiyatı da başka bir eksi. Konuya cidden çok meraklı iseniz okunabilir ama olmazsa olmaz,kesinlikle okunması gereken bir kitap bence değil.Kitabın tasarımı ve yazarın önyargıları kitabı benim için oldukça keyifsiz bir okuma yaptı.
Milletlerin Zenginliği ve Yoksulluğu
Milletlerin Zenginliği ve YoksulluğuDavid S. Landes · Feylesof Yayınları · 20178 okunma
312 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
36 saatte okudu
Yazarın ilk kitabı olduğuna çok şaşırdım. Çünkü o kadar güzel kurgulanmış , dili akıcı , sürükleyici bir eser okudum,kendimi öylesine kaptırdım ki 2 günde bitirdim. Soluk soluğa okunacak,polisiye-gizem tarzında bir eser. Ve tabii olmazsa olmaz "AŞK" da var❤❤❤ Yazarın bilgi birikimine hayran kaldım. Şiirsel bir anlatımı var. Bazı yerlerde kendinizi muzipçe gülümserken buluyorsunuz,bazı yerlerde hadi canım diyorsunuz. Baş karakter çok iyi. Bence başarılı bir kitap,umarım hak ettiği değeri bulur. Okurken bir macera filmi izlermişcesine kendinizi olayların içinde buluyorsunuz. El yazması bir kitabın peşinde, onun sırlarını çözmeye çalışırken yaşanan cinayetler heyecanı arttırıyor. 3 yıl önce kendisini terk eden sevgilisinin telefonuyla hayatının akışı değişen kahramanımız Cem, başına geleceklerden habersiz, onu terk eden sevgilisinden intikam alma peşindeyken kendini hiç ummadığı olayların ortasında bulur. Maya,dedesinin el yazması "Kutsal Bilgelik" kitabının kaybolduğunu ve onu bulması için Cem'in kendisine yardım etmesini ister. Bu kitaptaki bilgiler Ruslar başta olmak üzere Türkiye için de önemlidir. Kitap bulunacak mı,bulunsa bile içindeki şifreler çözülebilecek mi? Kitabın peşindekiler kimler? Gizem-polisiye tarzı seviyorsanız okuyun derim. Sevmiyorsanız da bu kitapla bir şans verebilirsiniz. Çünkü bu tarza bakış açınızı değiştirecek, tarzı sevdirecek bir kitap. Yazarımıza teşekkür eder, başarılarının devamını dilerim. Okuru bol,yolu açık olsun inşallah.
Aşk Faciası
Aşk FaciasıAli Tatlı · Platanus Publishing · 202119 okunma
Reklam
232 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Yanlış hatırlıyorsam doğrusunu bilenler uyarsın ancak Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun bu kitabı maddi imkansızlıklar sebebiyle para kazanmak için yazdığını duymuştum kitabı aldıktan bir süre sonra. Bu yüzden kitaba başlarken "Acaba Yaban kadar sever miyim?" diye bir korkum vardı. Açıkçası kitabın konusunun yanlış batılılaşma ve kuşak
Kiralık Konak
Kiralık KonakYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 202317,9bin okunma
992 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
38 günde okudu
Sabahattin Ali’ye karşı hep bir önyargım oldu. Popüler kültürün var ettiği bir kişi olarak düşündüm. Kitapları hep çok satanlar da herkes onu okuyor. Belki de sırf bu yüzden ondan özellikle uzak durdum. Onu diğer Türk Edebiyatı yazarlarından farklı görmüyordum. Çok okunmasının tek nedeninin toplumun onu ön plana çıkarması olduğunu düşünmüştüm. İlk
Sabahattin Ali Bütün Eserleri
Sabahattin Ali Bütün EserleriSabahattin Ali · Ren Kitap · 2020252 okunma
372 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Eğer 2.Dünya Savaşı sürecine meraklı iseniz ve Ayşe Kulin'inden eşsiz tarih öğretmeninden o dönemin özellikle halk adına oluşan zorlu koşulları anlamanız için olmazsa olmaz kitap diyebilirim. Müthişti tadı hala damağımda..
Nefes Nefese
Nefes NefeseAyşe Kulin · Everest Yayınları · 201311,7bin okunma
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.