Merhaba, bugün bu kitabı biraz eleştireceğim. Katılan olur olmaz, bu yazıcaklarım bir ‘tarihçi’ olarak benim düşüncelerim.
Semerkant romanı malum çok popüler bir kitap. Ben popüler olan kitapları pek okumayı sevmiyorum, ama bu kitabı İlber Hoca tavsiye ettiği için okuma gereği duydum. Eleştirime geçmeden önce kısaca kitaptan bahsedeyim.
~
Kitap,
bu yıldızlı gökler ne zaman başladı dönmeye
ne zaman yıkılıp gidecek bu güzelim kubbe
aklın yollarıyla ölçüp biçemezsin bunu sen
mantıkların, kıyasların sökmez senin bu işte
Ey güzel, sen ki bana derdi derman edensin;
Şimdi: Çekil önümden, diye ferman edersin;
Senin yüzün canımın kıblesi olmuş bir kez;
Ne yapsın, kıble mi değiştirsin bu can dersin?
Ömer HAYYAM
Semerkant Amin Maalouf'un en çok okunan ve bana en çok dokunan eseridir. Bu eseri aslında yıllar önce okumuştum arkadaşımdan ödünç alıp şimdi kitaplığıma da eklemiş bulundum. Bir el yazması kitabın serüveni var romanda. Bir gezgin gibi ordan oraya gidiyorsunuz yazarla birlikte. Okuduğunuz anla ilişkiniz kesiliyor kafa dağıtmaya birebir. Kitapta Ömer Hayyam, Nizamulmulk ve Hasan Sabbahile birlikte Türk ve İran tarihini bulacaksınız. İranlılar aşırı övülürken Türkler biraz ayiplanmis sanki. 320 sayfalık bu tarih kokan kitabı okuduktan sonra Fedailerin Kalesi Alamut kitabını da okumanızı tavsiye ederim.
Keyifli okumalar diler, böyle güzel bir mecrayı bizlere sunduğu için 1K ekibine teşekkür ederim.
SemerkantAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202061,7bin okunma