Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
293 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Hayalden Gerçeğe
Hepimiz bir şeylerin peşinden koşuyoruz. Kimimiz daha iyi bir evin, kimimiz daha iyi bir arabanın, kimimiz daha iyi bir geleceğin. Bunları yaparken geçmişimizi ezip geçiyoruz. Oysa insanoğlu geçmişini tanıyıp anlamlandırmadan geleceği ile vuku bulamaz. Tıpkı bir saniye önce aldığımız nefesin bir saniye sonra alacağımız nefes ile ilişkisi gibi.
Ateşi Yeniden Yakmak
Ateşi Yeniden YakmakMehmet Hayati Özkaya · Çoban Yayınları · 201930 okunma
"Diyor ki: "Çocuklarım,siz her gün değişeceksiniz. Her gün siz büyürken ,dimağlarınız ,fikirleriniz de büyüyecek;her gün fazilete yaklaşacak,idraksiz , şuursuz geçen günleriniz için teessüfler edeceksiniz. Düşündüklerinizi ,duyduklarınızı beş on dakikaya acımayıp yazınız. Yarın yazdığınızı öbür gün bilmeyeceksiniz. Bir sene evvel yazdığınızı öbür sene okurken ne kadar değiştiğinizi anlayarak hayretler içinde kalacaksınız..."
Reklam
205 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Atatürk'ü Sömüre Sömüre Bitirememek
Bugüne kadar Atatürk’le ilgili çok kitap okudum. Ama sömürülen Atatürk ve Atatürkçülük meselesini enine boyuna inceleyen bir kitaba rastlamamıştım. Asım Aslan bu işe el atmış ve bundan 48 yıl önce “Sömürülen Atatürk ve Atatürkçülük” isimli bir kitap yayımlamış. Kitap baskı üstüne baskı yapmış. Elimdeki kitabın 58. baskısı bulunmakta. Ocak 2003’te
Sömürülen Atatürk ve Atatürkçülük
Sömürülen Atatürk ve AtatürkçülükAsım Aslan · Kişisel Yayınlar · 2004166 okunma
Bütün kız anneleri böyle düşünüyor galiba.
Efendisiz, kumandasız, amirsiz, emirsiz bir hayat istiyorum. Pamuk’un ahır avlusunda geçirdiği mesut, gamsız, rahat, sakin, tatlı hayatı istiyorum. Annem diyor ki: “Dünyanın nizamını bozacaksın, her kadına mutlaka bir erkek lâzım!"
Eski toprağın hali bir başka
Tekrar sordu: - Söyle yavrum o roman ne diyor ? Genç kız büyük gözlerini kaldırdı kitabı dizlerine indirdi nazik bir şive ile + Büyük anneciğim Fransızca bir roman işte, dedi. Lakin büyük nine merak ediyordu. Mutlaka anlamak istiyordu. - Adı ne ? + De jen şante . - Ne demek ? + Sevinçten saadetten mahrum kadınlar demek. - Onlar kimmiş ? + Biz Türk
Annem diyor ki: - Dünyanın düzenini bozamazsın, her kadına mutlak bir erkek lazım. - …….. Eğer bu doğruysa babamın kahrı yeterli değil mi?
Reklam
Cevab vermiyor. Büyük, mahzun gözlerini göz- lerime dikiyor. Öyle duruyor. Bakışında o kadar güzel, o kadar hassas bir durgunluk var ki... Soru- yorum : Neden öyle bakıyorsun? Cevab vermiyor. Sanki ağlayacak... Kalbim çarpmağa başlıyor. Acaba bir kıskançlık vehmi mi?... Fakat mümkün değil... Sağ gözünün kirpiklerinde büyücek bir inci parlamağa başlıyor. Dönüyor, kalkıyorum. Alnından öperek tekrar so ruyorum : Söyle sevgilim, senin elemin ne? Senin yazdığın ne? Eski hatıralarım... Neden Türkçe yazıyorsun, Ermenice fena mi? Kaba mi, adi mi?... Diyor. Kirpiklerinden kopan inci yanağına düşüyor. Oh, necib kadın anasının lisanını seven bütük kadın... Türkçe'yi kıskanıyor, Anlıyorum; Türkçe'yi kıskanıyor. Yine anlıyorum ki, kadınlar olmasa aşk, aile, saadet olmadığı gibi, milliyetler de olmayacak. Biz insanlar dünyada sefil, ahretsiz, şanssız, reka- betsiz, miskin, perişan bitkiler gibi gelip geçecektik. Bize aşkı öğreten kadın aileyi de öğretiyor. Ailede mukaddes milliyet duygularını bizim dimağımıza ekiyor.
Ben horozsuz bir kümes, yani kocasız bir ev istiyorum. Efendisiz, kumandansız, amirsiz, emirsiz bir hayat istiyorum. Annem diyor ki “Dünyanın düzenini bozamazsın, her kadına mutlaka bir erkek lazım!” Eğer bu doğruysa babamın ezmesi yeterli değil mi? Yeni kümeslere tıkılmakta, yabancı horozların gagalarını yemekte anlam ne?
Annem diyor ki: -Dünyanın düzenini bozamazsın, her kadına mutlak bir erkek lazım. Eğer bu doğruysa babamın kahrı yeterli değil mi?
Sayfa 20 - İnkılap KitabeviKitabı yarım bıraktı
"DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK" Hayatının sonlarına doğru ifadesine imkan bulduğu "dilde fikirde işte birlik" düsturu bütün Türkçülük cereyanının, dil, edebiyat, sosyoloji, hatta siyaset sahalarında şimdiye kadar bulabildiği esasların hemen hepsini içine almaktadır. Bu şiarda dünya yüzüne yayılmış bütün Türkler'in aynı edebi
52 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.