243 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Merhaba arkadaşlar! Bugün size #yedikilise adlı bir eser ile geldim. Eserimizin içeriği özellikle, ön yargının nasıl kötü bir huy olduğunu ve bunun verdiği zararı bizlere göstererek ilerlemiş. Konusuna değinecek olursak baş karakterimiz Adelya’nın üniversiteyi kazanması ile bir giriş yapıyoruz. Adelya üniversiteyi kazanınca çok mutlu olamıyor çünkü son tercihlerinden biri olan Van şehrinde okuması gerekiyor. Bu bölgenin ona anlatılanı ve duydukları ile kafasında kurduğu kötü bir izlenimi vardır. Ama buna rağmen gitmeye karar veriyor çünkü kazandığı bölümü okumak istiyor. Uzun bir süre herkesten uzak duran Adelya asla kafasında ki ön yargıları bir kenara atmayı düşünmüyor. Bu durum onun herkesten uzak durmasını sağlıyor. Belli bir zamandan sonra arkadaşlarının ona geliş şekli ve çevresinde bulunduğu topluluk aslında anlatılan ve kafasında çizdiği gibi değilmiş görmüş oluyor. Zamanla onları tanıyıp şans verince ne kadar güzel insanlar olduğunu da anlıyor. Bir ülkenin neresinde olursak olalım aslolan insan değil miydi? Peki nedir halen bölgelere göre yapılan bu ön yargılar? Neden insanı yargılamak için karekterini anlamak yerine bölgesine göre ön yargıyla hareket ediliyor? Bu çağda, halen böyle düşünen kişilerin var olduğunu bilmek bile beni utandırırken, onlar nasıl aynaya bakabiliyolar çok merak ediyorum… Eserin dikkat çektiği noktaya odaklanın lütfen, ön yargılarımız bizi yanıltır, kişileri yerlerine mevkilerine göre değil düşünce ve karekterlerine göre yargılayın.
Tuğçen
Tuğçen
@selamicinarci @klarosyayin #leylanınkitapütopyası
Yedi Kilise
Yedi KiliseSelami Çınarcı · Klaros Yayınları · 202037 okunma
304 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Yazık Oldu Bay Goriot'a...
Hırslarımız mı bizi ayakta tutan ,yargılarımız mı yoksa sevgimiz mi? Hepsi de birbirinden farklı ama oldukça bağlantılı şeyler. Bazen bir insanı yüreğinin sertliği ayakta tutar bazen de tam tersi olarak yüreğinin yumuşaklığı. Bazen nefret üstlenir bu görevi bazen de sevgi… Balzac tam da bu konuları eksenine alarak zekice ve insanın iç dünyasını ayrıntılı bir şekilde irdeleyen bir eser kaleme almış. Hırs , ihtiras ,nefret, küçümseme, karşılıksız bir şekilde beslenen ve her gramı ile fiile dönüşen bir sevgi… Birkaç karaktere oturtulmuş kocaman bir toplumun içsel özeti.
Goriot Baba
Goriot Baba
ortalama uzunlukta bir kitap. Dili sade ve yormayan bir üsluba sahip. Kitap genel olarak insan ve toplum psikolojisini temele alarak birkaç dizi olay ekseninde birkaç karakterin bakışı ile dizayn edilmiş. Kitapta her karakter ayrı bir hikaye ayrı bir rol ve ayrı temsiliyetle can buluyor. Ön yargılar, pragmatizm ve hayal kırıklığı üçlemesi sahnelenmiş bir oyunu izliyoruz kitap boyunca. Sayfalar çevrildikçe hayatın ne kadar acımasız ve umursamaz olduğunu insanların ise ne kadar nankör olabileceği konusunda bir daha aydınlanıyoruz. Okurken sıkılmadığım ve verilen mesajlar itibari ile sevdiğim bir kitap oldu. Okuyun ve anlamaya çalışın(:
Goriot Baba
Goriot BabaHonore de Balzac · Can Yayınları · 201715,1bin okunma
Reklam
262 syf.
·
Puan vermedi
·
38 günde okudu
Yazarımız öncelikle başarısızlık sorununu ele alıyor.Başarısızlığın öğrenilmiş olduğu örnekler üzerinden açıklanıyor.Öğrencinin başarısızlığının sebebi "ilk deneyimlediği başarısızlıktır "diyor.Bu sorunların okulda asılması gerekir ama maalesef öğretmenlerin yanlış tutumuyla bu durum daha kötüye gidebiliyor bazen Etiketlemek üzerine; İlgi ve sevgi dili cok önemli.Kişi empati yapıp karşısındakinin yerine koyabilmeli kendini. Yazarın değindiği diğer bir konu ise etiketleme Yeni göreve başlamış bir öğretmen kendisinden önceki öğretmenden o öğrenci hakkında bütün bilgileri alıyor ve o on bilgilerle öğrenciye yaklaşıyor. Bence bu çok büyük bir yanlış sosyal hayatta bizlerde bu yanlışı yapıyoruz.Kişi hakkında ki ön bilgilerimiz ön yargılarımız o kişiyi o şekilde etiketlememize sebep oluyor. Düşünceye önem verilmesi gerektiği vurgulanıyor.Düşünmeden okul kurallarına uymayı öğretip bu boyun eğen çocuğu sorumluluk sahibi olarak adlandırıyoruz.Oysa itaat etmesi sorumlu olduğunu göstermez.Sorumluluğu ancak durum değerlendirmesi yaparak kendisi ve başkaları için yardımcı olacak yolları düşünerek öğrenilebildiğini düşünüyorum. Eğitimcilerin okuması gereken rehber kitaplardan biri..Keyifli okumalar
Başarısızlığın Olmadığı Okul
Başarısızlığın Olmadığı OkulWilliam Glasser · Beyaz Yayınları · 2018328 okunma
196 syf.
·
Puan vermedi
Okumadım, Dinledim.
Okumakta zorlandığım şu günler de dinlemeyi denedim ve şansa bakın ki karşıma bu kitap çıktı ben pdf okumayı bile sevmem ama zamandan tasarruf olsun okuma hevesim kabarsın die şu sesli kitap işine girdim ve gerçekten iş yaparken falan müthiş iyi geldi mizahının yüksek olması ve güldürürken üzmesi büyük bir başarı. Kelime oyunlarından belli ki çok
Gelirken Ekmek Al
Gelirken Ekmek AlŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20196,7bin okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
Öncelikle bu kitap için ne söylersem söyliyeyim kelimeler kifayetsiz kalıyor.Ve engelli bir kişinin nasıl hissetmesini düşünmeden ön yargılarımız var. Bu kitapta çaresiz bir kızın hayattını anlatmakta ve her sayfası çok derinden işliyor ve üzüyor. Buna rağmen melody'i ne kadar engelli muamelesi yaparlarsa yapsın melody başarılarının devamını getiriyor.
İçimdeki Müzik
İçimdeki MüzikSharon M. Draper · Timaş Genç Yayınları · 202130,9bin okunma
159 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Mağlubum, fakat düşmanla göğüs göğüse çarpıştıktan, son kurşunu attıktan sonra mağlup olan bir asker gibi mağlubum. Merhamet; acımak değil, acıtmamaktır. Ah şu ön yargılarımız. Her şeye ön yargılıyız. Kitaplara, dizilere, müzik türlerine, filmlere, hayvanlara; ama en çok da insanlara. Kitabın başları biraz durağan ilerlese de ardından asıl konuya giriş yapılıyor ve bundan sonrası su gibi akıp gidiyor. Ağlayarak bitirdiğim ve kesin olarak önerdiğim, okunmalı dediğim bir kitap. Önyargı, yalan, gerçek ve aile gibi konuların yer aldığı, son sayfalara doğru hüznün arttığı muazzam bir eser. Kitabımızın baş kahramanı Anadolu'da muallim olan Zehra. Kendi doğruları ile yaşayan iyi ama acıması olmayan bir kadın. Bir gün babasının hasta olduğu haberini alır, önce gitmek istemez ama sonra karar değişikliği ile yola çıkar. İşte asıl hikaye burada başlıyor bence. Ona verilen bir sandık ve geçmişin acı gerçekleri. Ah Zehra... Sen bize de acımayı öğrettin. ''Vicdanımın sesini daima dinleyeceğim. ''
Acımak
AcımakReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 202139,9bin okunma
Reklam
98 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.