”Başın öne eğilmesin,
Aldırma gönül, aldırma;
Ağladığın duyulmasın,
Aldırma gönül, aldırma...”
Sayfa 40Kitabı okudu
”Acaba ne kazandık
Gönlümüzü verdik de?”
Sayfa 109Kitabı okudu
”Yüzün çiçeklerin en güzelidir.
Gözlerin bilinmez bir diyar gibi.”
Sayfa 55Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
161 syf.
7/10 puan verdi
Türkiye Cumhuriyetimizin 100. Yılı Kutlu Olsun!
Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
Mustafa Kemal Atatürk
”...sürekli değişen, hiç kalıcı ve samimi olmayan insan ilişkileri.”
Kitabın ilk bölümü oldukça iyiydi. Yazı tipi olağanüstü ve akıcıydı. Okuyucuyu sürükleyecek bir başlangıcı vardı. Fakat kitabın ortalarına doğru yazar, baş karakterden çok yan karakterleri ön plana attı. Ben 
Franz Kafka'nın yerinde olsaydım Gregor Samsa'yı çok daha ön planda tutardım. Hatta hikaye, Gregor'un böceğe dönüştükten sonraki yaşadığı iç dünyasını anlatsaydı bence daha iyi olabilirdi. Keza hikayenin sonu da kötüydü. Sanki çabucak yazayımda bitsin hissi veriyordu.
”Onlar bizim atalarımız, tarihleri bizim tarihimizdir. Sakın unutma, günün birinde ağaçlardan sallanarak inip dimdik yürüdüğümüz ne kadar kuşku götürmezse, çok daha önceki bir başka gün denizden sürünerek çıkıp karadaki ilk zorlu maceramıza başarıyla göğüslediğimiz de aynı ölçüde kesindir.”
”Bugünden geriye baktığımda hayatlarımızın ve kaderlerimizin nasıl da en küçük rastlantılara bağlı olduğunu açıkça görüyorum.”
”Yalan teşkilat kurmuş, doğru yalnızdır.”
”Sen sen ol, görünüşe aldanma. İnsanlar ikiyüzlüdür.”