Mohaç Meydan Savaşı (1526)
Buda şehri yakıldı ve sadece Süleyman’ın yerleştiği krallık sarayı ayakta kaldı. Burada İbrahim’le birlikte Macar Krallığı’nın hazinelerini toparladı ve Belgrad üzerinden İstanbul’a yolladı. Bunların arasında Matyas Corvinus’un bütün Avrupa’da ünlü kütüphanesi, Herkül, Diana ve Apollon’u temsil eden İtalya menşeli üç bronz heykel vardı.
"Topal Kasırga" Timur
İmparatorluk ufuklarına dal-budak salma merhalesinde, Timur adlı “Topal Kasırga”ya tutulan Osmanlı çınarının yaprakları dökülmüş, dalları kırılmış, sağlam bünyesine derin yaralar açılmış, hatta tedavisi hemen hemen imkânsız şekilde tahrip edilmişti. Ancak bundan sonra topal kasırga Timur, Asya daki inine çekilmişti. Osmanlı mülkünü baştan başa harap ettikten, Bursa'daki Osmanlı hazinesini alıp şehri devlet arşiviyle birlikte ateşe verdikten ve ihtimal ki Neron'a taş çıkartırcasına alevler karşısında tepindikten sonra, şanlı esiri Yıldırım Bayezid'i ve şehzadeleri Mustafa ile Musa Çelebileri de yanına alarak Asya steplerine dönen Timur'un Anadolu toprakları üstünde kalıcı ve derinlemesine hiçbir emeli olmadığı anlaşılıyor. Eğer Timur'un Anadolu'da kalıcı emelleri bulunsaydı bunu gerçekleştirecek kuvveti vardı. Kudreti de vardı.
Reklam
Henry Post Mimar mı,Kasap mı?...
Vali ve Belediye Başkanı(yalnış yazmadım ikisi de bir arada) olan Sayın Lütfi Kırdar bu zarif mimarın tesirinde kalır. Görevde bulunduğu (1938-1949) müddetçe ona arka çıkar.İşaret ettiği her yıkımı yapar.Prost bütün dünya kentlerinin metroya yöneldiği yıllarda istanbul'u geniş otomobil yollarıyla donatmakta ısrarlıdır .Zira bu bahane ile bir minare ormanını andıran şehri budayacak ve bizans eserlerini ortaya çıkaracaktır. Nitekim Atatürk Bulvarı ile Bizans Kemerini şehrin silüetine katarken, surlara paralel seyreden yollarla Roma mirasını göze sokar.Eyüp,Ayvansaray gibi medrese, tekke cami, türbe ,kabristan yoğunluğu fazla olan bölgelerden çok rahatsızdır ancak aşikare tırpan atamaz.Prost ,şeytanın bile aklına gelemeyecek bir plan yapar. Kazlıçeşme'yi dericilerinin emrine verir, Altınboynuzu sanayi tesislerini açar .Böylece hem dünyanın en büyük foseptik çukurunu elde edecek, hem de işçi kesimini havaliye celb ederek tarihi eserleri gecekondulara ezdirecektir. Bir gün Haliç'in beton karası binalarla kuşatılacağını,suyunun kirleneceğini ve havanın çoraptan beter kokacağını adı gibi bilir. İnanabiliyor musunuz bir ihtiyar adam bütün bunları başarır.Yetmez Aynalıkavak Kasrı'ndan Okmeydanı 'a kadar uzanan alanı( Fatih'in ordusu namaz kıldığı için İstanbullular o toprakları mescit kabul eder, hayvan bile otlatmazlar) yeryüzünün en çirkin yapılaşmasına açar. O güzelim menzil taşlarını hırslıların ve hırsızların önüne atar.
Sayfa 241Kitabı okudu
Yıldırım Bâyezid, Bizans İmparatoru İkinci Manuel'e bir ültimatom göndererek şehrin teslimini istemişti. Bu teklifin reddi üzerine şehri yeniden kuşatmıştı. Bu, O'nun Bizans'ı üçüncü kuşatışıydı. Fakat Boğaz'ın sâdece Anadolu yakasındaki bir hisar, Bizans'ın yardım almasını önlemeye kâfi gelmemişti. Bu yüzden muhâsara tahminlerden fazla uzamıştı. Diğer taraftan Bizans İmparatoru İkinci Manuel de İstanbul'da bir Türk mahallesinin kurulmasına, bu mahallede inşâ edilecek câmide hutbenin Yıldırım Han adına okunmasına, Türklerin dâvâlarına ayrı bir mahkemede ve islâmi esaslar dâiresinde bakılmasına, Osmanlılara yılda onbin altın “haraç” verilmesine râzı olmuştu. İmparator İkinci Manuel bu töâvizler sâyesinde tehlikeyi atlatmış fakat ilk fırsatta verdiği sözden cayarak düşmanca hareketlere girişmişti. Gerçekten Türkler'e karşı yeni bir Haçlı seferi tertiplenmesini temin maksadıyla seyahate çıkarak Avrupa'nın belli başa bütün merkezlerini dolaşmıştı. O'nun bu düşmanca hareketleri üzerine tekrar harekete geçen Yıldırım, İstanbul'u dördüncü defa olarak kuşatmıştı. Şimdi Timur belâsının ortaya çıkmasıyla bu kuşatmadan da vazgeçmek mecbüriyeti doğmuştu.
Bursa’ya Benzer Osmanlı Şehri Üsküp
Üsküp ki Yıldırım Beyazıd Han diyarıdır, Evlad-ı Fatihan’a onun yadigarıdır. Üsküp ki Şar Dağı’nda devamıydı Bursa’nın. Bir lale bahçesiydi dökülmüş temiz kanın. Yahya Kemal Beyatlı
Sayfa 191Kitabı okudu
Hırvatistan -Dubrovnik 29.05.2024 Şehrin nüfusu 49.000'dir. Hırvatistan'ın 1991'de Yugoslavya'dan ayrılışı sırasında çıkan iç savaşta, Sırp saldırıları nedeniyle şehirdeki tarihî eserler önemli ölçüde zarar gördü. UNESCO'nun başlattığı restorasyon çalışmaları ile de 2005 yılı itibarıyla şehir eski görünümünü büyük ölçüde
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.