Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Müslümanca duruş sağlayabilirsek.
Hayatımızı sarih bir “ahiret” ölçüsüne bağlayarak yaşayabilirsek her şey çok kolay.
Sayfa 270 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Ahiret yurdunun daha hayırlı olduğunu kavramış olmak bu dünyadaki hayatımızı umursamadan yaşamamızı bize yasaklıyor ise de günlerimizi nihai faydanın dünyada sağlanamayacağını bilerek geçirmemizi öğretiyor. Dünya ahiretin tarlası olduğuna göre burada yapılacak işler var.
Sayfa 270 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Reklam
Türkiye’de devletin gücünün kaynağı halkın yani en azından yüzde doksanı Müslüman olduğu dile getirilen halkın güçsüzlüğü, çaresizliği ve istikametten mahrum oluşudur.
Sayfa 265 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Gelecek diye biz kendimizi deniyoruz. Bu arada kendimizin bekçiliğini yapabilsek ne âlâ.
Sayfa 263 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Müslümanların yenir yutulur lokma olmadığını önce metropol öğrensin. Bu bilgiyi edinmede gecikirse, demir leblebi, dişini (o tek dişini) kırınca zaten öğrenir.
Sayfa 260 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Tanımlanmak suretiyle ruhum bir kez metropolün lokması haline gelecek olursa onun bedenimi parça parça veya tümden yutması işten bile değil.
Sayfa 260 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Reklam
Ancak her ne kadar beynin kendi haberleşme lisanının "Frekansça" olduğunu biliyorsak da, loblarının nöronlarının, glia hücrelerinin kendi içlerinde, birbirleri arasında ve konnektom yapılanmasında hangi özel bir matematik sistemini kullandıklarını çok net olarak bilmiyoruz.
Kendi kavramlarımızı üretemiyoruz Halbuki adını koyamadığınız şey sizin değildir. Çok özel yahut evrensel boyutları olan bir tecrübe yaşayabilirsiniz. Ama adını siz koymuyorsanız ikisi de sizin değildir. Başkasının kavramları ile kendini tanımlamaya başladığında önce kendine yabancılaşırsın daha sonra kavramlar senin hapishanen haline gelir. O deli gömleğinden kurtulmak için bu sefer de başka arayışlar içerisine girersin.
Müsamaha galiplerin elinde bir silah, mağlupların bileğinde bir kelepçedir.
Sayfa 255 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
İnsan olarak şahsiyetin, toplum olarak kimliğin korunması hem yendiğinde, hem de yenildiğinde kendin kalabilmekten geçiyor.
Sayfa 254 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Reklam
Bir musibet bin nasihatten yeğdir, derler. Oysa insan haysiyetine yaraşan tavır öncelikle nasihatin etkisini hissetmede yatıyor. Musibet gelip çattığında, birçok şeyin anlaşılması kolaylaşır, ama gücünü onarmak için çok geç kalınmış olabilir.
Sayfa 253 - TİYO Yayıncılık, 11. BaskıKitabı okudu
Erkek kadının duygularıyla ilgilenirse, o da sevildiğini hisseder. Böyle şefkatle yaklaşarak kadına kendini özel hissettirdiğinde erkek, onun en önemli gereksinmesini karşılamış olur.
Selam olsun yoldakilere..
Eğer girdiğimiz bir yol yoksa, bir istikamet üzere değilsek; İçimizden çürür ve dışımızdakileri çürütmeye başlarız lüzumsuz bilgilerle yüklendiğimiz zaman. İsmet Özel
'yol
~ insan için önüne çıkan bütün yollar yürünebilir yollar ise o insan artık kaybolmuştur. - ismet özel
İnsan hayatı yaşama hakkının savunulmasına dayalıdır.
1.500 öğeden 15bin ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.