Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne erkekler ne de kadınlar sevilmeye layık. Bunun için kendimi insanlığın hizmetine adıyorum. Şair Petraçevski
1845 yılı sonbaharında Belinski, Dos toyevs­ki'yi kendi inançlarından yana çevirmeye çalışmıştır. Bu konu­ da Dostoyevski şunları yazmaktadır: "Belinski'nin kişiliğinde tutkulu bir sosyalist görmüştüm ... öğretisini o zaman istekle be­nimsemiştim." 1846 Kasımında Dostoyevski dostlarıyla birlikte Vasilyev adasında küçük bir "birlik" kurmuştur 1 848 sonbaha­rında Petraçevski-Çevresine yakınlaşan Dostoyevski, Kasım so­nuyla Aralık ayı başlarında Petraçevski-Çevresinin düzenlediği ve Timkovski'nin Fourierizmle toplumculuk üzerine bir konuş­ma yaptığı ilginç bir toplantıya katılmıştır. Gülünç Adamın Rü­yası öyküsünün 70'li yılların sonunda yazılmış olması olgusu bile, bütün bunların belirtisi sayılmaktadır. Görüş açısı açık se­çik belli olan yazar bu mutlu ütopyacı gezegen öyküsünde şöy­le demektedir:8
Sayfa 32 - Pencere yayınları Ekim 1994Kitabı okudu
Reklam
Petraçevski, sosyal bir dâvâya gönül veren Rus toprak sahiplerinin en güzel örneği. Şöyle der: «Ne erkekler sevilmeğe lâyık, ne kadınlar. Bunun için kendimi insanlığın hizmetine adıyorum.» Bu söz bütün devrimci intelijansiyanın şiarı olacaktır. Hep aynı özlem: Somutdan soyuta kaçış, yakına değil uzağa muhabbet.
Sayfa 249 - Petraçevski olayı
Zavallı Petraçevski! İnsanlığın bir gün mutlu olacağına inanır.
Neye adamalı hayatı ?
“Ne erkekler sevilmeye layık, ne kadınlar. Bunun için kendimi insanlığın hizmetine adıyorum.” Petraçevski
Ne erkekler sevilmeye layık ne kadınlar! Bunun için kendimi insanlığın hizmetine adıyorum!.. Petraçevski
Reklam
Dostoyevski
1849’da Petersburg’da Petraçevski entrikasına karıştığı için kendinden bir yaş büyük ağabeyi Mikhail ve daha ondokuz kişiyle birlikte tevkif edildi. Aynı yıl yargılanarak ölüm cezasına çarptırıldı. Ölüm cezaları sonradan affedildi. Dostoyevski sekiz yıl sürgüne gidecekti...
Petraçevski
Ne erkekler sevilmeye layık ne kadınlar. Bunun için kendimi insanlığını hizmetine adıyorum.
“Ne erkekler sevilmeye lâyık, ne kadınlar. Bunun için kendimi insanlığın hizmetine adıyorum.” •Petraçevski
Sayfa 80
“Zavallı Petraçevski! Coşkun bir Fourier'cidir. İnsanlığın bir gün mutlu olacağına inanır.”
Sayfa 80 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Petraçevski, sosyal bir davaya gönül veren Rus toprak sahiplerinin en güzel örneği. Şöyle der: "Ne erkekler sevilmeye layık, ne kadınlar. Bunun için kendimi insanlığın hizmetine adıyorum."
Sayfa 80 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Petraçevski, sosyal bir davaya gönül veren Rus toprak sahiplerinin en güzel örneği. Şöyle der: " Ne erkekler sevilmeye layık, ne kadınlar. Bunun için kendimi insanlığın hizmetine adıyorum."
Petraçevski
Şöyle der: ''Ne erkekler sevilmeye lâyık, ne kadınlar. Bunun için kendimi insanlığın hizmetine adıyorum.''
dostoyevski infaz sırasında..
İlk üç kişi, Petraçevski, Mombelli, Grigoriyev, alçaklık kazıklarına bağlandılar ve cellatlar başlıklarını gözlerine indirdiler. Kısa bir emir. Üç manga sıradan ayrılıp hükümlülerin önüne dizildiler. Dostoyevski gözlerini kapıyor. İnfaz sırasında o altıncıdır. Bunlardan sonra sıra ona gelecek. Beş dakika sonra aynı kazıklara o bağlanacak. Beş dakika sonra var olmayacak artık. Korkunç bir acı duyuyor. Bu beş dakikayı boş yere harcamamak gerek. Özünü çıkarıp en iyi biçimde kullanmalı onu, karanlığa yuvarlanmadan önce gizli sevincin tadını tatmalı. Yaşayacağı süreyi üç bölüme ayırıyor. İki dakikası dostlarına veda et- mek için. İki dakikası düşünmek için. Bir dakikası sonuncu kez dünyaya bakmak için. Ama neyi düşünecek, neye bakacak? Yirmi yedi yaşındadır. Gücünün, yeteneğinin tam bilincindedir. - Birden karşısına çıkıyor ölüm. Yaşıyor; canlıdır henüz. Hala katedralin kubbesine bakmaktadır. Güneş ışığında altın gibi parıldayan kubbeden ayıramıyor gözlerini bir türlü. Ona öyle geliyor ki, birkaç saniyeye dek, bu ışıkla kendisinden başka bir şey kalmayacak ortada. ikisi, tek bir varlık olacaklar. Bu aydınlığın, bu sessizliğin kendisi olacak o. Bilinmeyenin içinde eriyecek. Çırpınmalı bir korkuya kapılıyor. "Ya ölmezsem? Ya canımı bağışlarlarsa? Ne sonsuzluk! .. Bütün bunlar benim olacak!.. O vakit her dakikadan bir yüzyıl yapacağım, bir tekini bile yitirmeyeceğim. Hiçbirini boşa harcamamak için tüm anlarımın hesabını tutacağım!..
Sayfa 134Kitabı okudu
petraçevski derneği..
Derneğin, "yasak edilmiş kitaplar"dan bir kitaplığı vardı ki, en düşkün okuyucusu Dostoyevski idi. Aynca, o, bir gruba bağlanmak, yalnızlığını avutmak, yaşamasını mümkün kılacak iyi ya da kötü bir inanışa kapılmak gereksinmesini duyuyordu.
Sayfa 112Kitabı okudu
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.