Wollmar:
"... Artık bir şey söylemeyiniz, sizin her şeyden bir memnuniyet payı çıkarmanız karşısında benim kederimden kaynaklanan sözlerim çok daha inandırıcıdır."
Edwin:
"O halde ben güle erişemediğim için menekşeyi ayağımla ezmeli miyim? Ya da havanın bulutlanıp kararabileceğini düşünerek bu güzel mayıs gününde keyfimi bozmalı
"Cumayı, perşembeyi, pazarı, akşamı ya da sabahı, birinin sana aşık olmasını, biletine piyango vurmasını beklemeyi bırak. İçinde bulunduğun anı en güzel şekilde yaşamaya bak. Evet belki seneye ya da ne bileyim on beş seneye çok mutlu olacaksın ama bugünlerin de kazası yok Ruhi."
İşte İlnur Çevik'in babası İlhan ağabeyim, ben Mülkiye'de okurken Ankara'da birkaç gazeteye bakardı. Bağlantı oradan yani... Hatta işlerinden biri ayda bir İstanbul'a Milli Piyango çekilişlerinin sonuçlarını bildirmekti. Çekilişler Sarar İlkokulu binasında gerçekleştirilirdi. Tabii o zaman faks maks yok. Bir an evvel sonuçlar
♡‿♡
Evlenmek hakkındaki fikirlerim birbirini tutmuyor, Orhan Bey. Piyangodan daha meçhul bir şey... Evlenmek de zannediyorum ki, her an değişecektir. Her gün birkaç defa piyango çekiyorsunuz demektir.
♡‿♡