"Sana çiçek getirecektim ama koparmaya kıyamadım," dedi tebessüm ederek. "Fakat daha iyi bir yol buldum. Seni çiçeğe götüreceğim. Böylece ne çiçek incinmiş olacak ne de sen bu hediyeden mahrum kalacaksın."
" Ben hiçbir şeyi hiç mi hiç az sevemedim. Hep çok sevdim. Arkadaşlarımı da severim. Yeryüzüne biterim. Eve portakal aldığımda kasayla alırım. Dayanamayanlar çürür. "
Öncelikle bu kitabı okumamı sağlayan ve bana hediye eden Portakal Çiçeği'ne tekrardan teşekkür ediyorum.
Kitaptan alıntılarla devam etmek istiyorum. Ve şöyle ki;
"Kitaplar insanların kaderlerini değiştirir."
"Bir vazo, bir kahve makinesi yahut bir televizyon bir kitaptan çok daha önce eskir yahut kırılıp bozulur."
Özellikle kitabın sonuna gelince çok şaşırdım. Ama şaşırmam tuhaf kitabın adı zaten "Kâğıt Ev"
Bu evin tuğlalarının taş kalıplardan olmadığını biliyorlarmış ve bir süre şaşkınlık içinde bu duvarların ne kadar dayanacağına dair bahse girmişler. Duvarcı orada burada kâğıttan bir ev yaptığını anlatıyor, böbürlendikçe böbürleniyormuş ama kimse ona inanmak istemiyormuş.
"Fakat, görmesek de, biz bunun doğru olduğunu biliyorduk," dedi daha yaşlı ve konuşkan olan balıkçı.
"Yani, herkes elinden geldiğince bir düzen, bir ev kuruyor işte. Bu adam bunu kitaplarla yaptı ve bu zaten şaşırtıcı bir şeydi.
Bu kitabı okuduğum için mutluyum. Sevdim dememe gerek yok zaten. Sizler de okuyun...
Kâğıt EvCarlos María Domínguez · Jaguar Kitap · 202012,1bin okunma