Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Ey kardeşim! Allah'ın sevgisini iddia ediyorsun; hâlbuki kalbine yerleşmiş bir sürü başka sevgi var. Mânevi cihetten temiz olmak O'nun sevgisiyle olur. Keder ise O'ndan başkasına bağlı olmaktadır. Hak sevgisini başkaları ile kirletirsen bütün zararı sana olur." Fethü'r-Rabbânî/İlahi Armağan'dan...
İnsan-ı Kamil
İnsan-ı kamil gaye sebep ve son varlıktır. İlk olmak onun mertebesinden ortaya çıktığı gibi kevni ve Rabbani iki denizin bileşim yeri, imkan ve vücub niteliğine sahip iki makamın aynası insan-ı kabildir. “Allah hakkı söyler ve dilediklerini sırat-ı müstakime ulaştırır.”
Sayfa 21
Reklam
Medeniyet, ta’mîr-i bilâd ve terfîh-i ibâddır. Ya’nî, beldeleri, memleketleri i’mâr etmek ve bütün insanları, rûh, düşünce ve beden bakımlarından râhat yaşatmakdır. Bu iki gâyeye vâsıl olmak, ancak ve yalnız ahkâm-ı islâmiyyeye, ya’nî Allahü teâlânın emrlerine ve yasaklarına uymakla olur. İslâmiyyetden ayrıldıkca medeniyet geriler.
Her ne behâsına olursa olsun, Allah yolunda bulunanlara olan sevgiyi elden kaçırmayınız Bunlara sığınmak, bunlarla berâber olmak iştiyâkını kalbinize yerleşdiriniz! Bu büyüklere olan sevginiz sebebi ile, Allahü teâlânın, kendi sevgisini içinize yerleşdirmesini ve kalbinizi, bu dünyâ çerçöplerine bağlamakdan kurtarıp, büsbütün kendisine çekmesini isteyiniz!
Hedef rabbani olduğu gibi oraya ulaşacağın vasıtalar da rabbani olmak zorunda. Sen rabbani bir hedefe gayrimeşru araçlarla varamazsın.
Bilindiği üzere korku, gelecekte kötü bir şeyin olacağı endişesi ile insanın kalbinde meydana gelen acı verici bır daralma hissidir. Aslında korku, insanın ancak fıtratındakj derüni manalarla ulaşılabileceği Rabbani maksada ulaş. masında yine ruhani bir araç olmak üzere, onun fitratına yerleştirilmiş duygulardan biridir. İnsanın fıtratına yerleştirilmiş derüni manaların her birinin, kendisine özgü bir yolu ve metodu vardır. Allah korkusu, kulluğun sadece Ak lah'a yapılması olup bu itibarla Allah'tan kokmak demek, Zât-ı Kudsiye'nin heybeti ve onun mutlak iktidarının ululuğu karşısında müminin kalbinde meydana gelen şiddetli ve olabildiğince derin bir âcizlik duygusu ve acı veren bir daralma (inkıbâz) hissidir. Böylece insan, Allah'ın sevdiği şeyleri yapmaya koyulurken, sevmediği şeyleri yapmaktan kaçınır. Bu sayede o, elinden kaçırıp yitirdiği şeyi yakalamaya ve kavuşma gününe hazırlanmaya gayret eder. İnsanın bütün davranışlarında ilâhi emirlere uyarak ve yasaklardan kaçınarak dosdoğru bir yol izlemede sebat göstermesi, daha çok, ilk anlamı itibarıyla korku (havf) manasını ifade eden takva kelimesi ile ifade edilmiştir. Öyle ise takva, korku (havf) olmaksızın olamaz. Şüphesiz korku, takva duygusuna sahip muttakinin, ancak Allah'a layık şekilde marifetullah'ı elde etmesi ile ortaya çıkar. O zaman muttakinin korkusu, haşyet adını almaya hak kazanır.
Sayfa 188Kitabı okudu
Reklam
Elbette kötü hal hızlı ,iyi hal yavaş bulaşır.İşin tabiatı bu.Doğru ,kapılardan sığmaz ;yalan fare deliğinden girer.Model olmak için gayret etmeli .Benim böyle hocalık filan yapmam eskidir ,on yedi yaşından beri etrafimdakilere, bazen benden yaşça büyük olanlara da hep bir şeyler aktarmak ,tattığımı tattırmak isterim.Biri yer biri bakar kıyamet bundan kopar.Ben “ Mektubat ı Rabbani “ yi okumuşum kendimden geçmişim ,komşum bu lezzetten neden mahrum olsun?Nokta i nazar budur.Bana getirisi ne olacak ? Bana ne getirisinden filan, mesele o değil , mesele paylaşmak. ALLAH ALLAH
Sayfa 33 - Profil kitapKitabı okudu
897 öğeden 591 ile 600 arasındakiler gösteriliyor.