Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rabia

Rabia
@rabiakaracavus
"Edebiyata olan düşmanlığı harflerin harbi paklar ancak ama bunun için çok okumak lazım. Okuyup anlamak, bilmek lazım çünkü insan en çok bilmediğine düşmandır."
Düşerken incitmemek için hiçbir dala tutunmuyorum.
Sayfa 22 - "Uykuda Kader" başlıklı şiirKitabı okudu
Reklam
Ben zaten yaşımdan hep ölü gösterirdim
Sayfa 16 - "Kurşun Kovalayan" başlıklı şiirdenKitabı okudu
Delirmeden çıkılmaz bu yola Her yanından su alan gemilerimle Buradan nasıl geçemeyeceğimi Ne yapsam geçemeyeceğimi Dur durak bilmeden geçemeyeceğimi Sana defalarca yenilmek istiyorum.
Sayfa 8 - "Fırtınada Beni Bul" başlıklı şiirKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Şimdi düşününüz; siz bir dinin mensubusunuz ve o dinin peygamberi ne diyor: "İki günü birbirine eşit olan insan zarardadır." Bunu Müslümanlar kâfi derecede göz önüne almadılar. İnsanların dikkatini buna çekmediler. Demek ki İslâm dini sizden her gün yeni bir şey istiyor. Yani bu soruyu her Müslüman'ın kendine sorması lazım...
Sayfa 110 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
Ben bilimlerin tekâmül kanununu bir nehre benzetiyorum. Çok uzun zamandır kafamda böyle bir tasavvur var. Nehir küçük kaynaklardan çıkıyor, yavaş yavaş çoğalıyor, bir eğimden aşağı süratle akıyor ve ovada hem genişliyor hem de sürati azalıyor. Sonra bir daha toplanıyor ve yeniden hız kazanıyor ve bu şekilde sürüp gidiyor. Bilimler, farklı insanların elinden geçerek, farklı kültür dünyalarından geçerek yavaş yavaş gelişiyor. Ve bugünkü haline geliyor. Ben böyle tahayyül ediyorum.
Sayfa 100 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Bilimler tarihi insanların müşterek mirasıdır."
Sayfa 35 - Pınar YayınlarıKitabı okudu
Bir şeyi reddetmek sizde suçluluk duygusu yaratırken, rıza göstermek ardında bir kırgınlık bırakacaksa suçluluğu tercih edin. Kırgınlık ruhun intiharıdır.
Sayfa 337Kitabı okudu
Hayatta her şey kötüye gidebilir, aşk hariç. Yeter ki bitkin düşen, bocalayıp tökezleyen zayıf iradeli biri olmasın, aşk hiçbir zaman yolunu şaşırmaz.
Sayfa 315 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Dünyanın tüm müzik uzmanları istedikleri kadar haklı olsun. Ben yine de kendi hazlarımı insanoğlunun ittifakla verdiği hükümlerden önemsiz görmeyeceğim. Eğer bir şeyi sevmediysem sevmedim demektir, o kadar. Şu güneşin altındaki hiçbir sebep sadece türdeşlerim çoğunluk olarak onu beğeniyor veya beğenilmesi gerektiğine inanıyor diye o beğeniyi benim de taklit etmemi gerektirmez. Hoşlandığım ya da hoşlanmadığım şeylerde modayı takip edecek değilim.
Sayfa 238Kitabı okudu
Bazen bana öyle geliyor ki bütün dünya, bütün hayat, her şey içimde duruyor ve sözcüsü olmam için feryat ediyor. Hissediyorum... ama anlatamıyorum... bunun ne kadar büyük bir şey olduğunu biliyorum ama konuştuğumda bir bebeğin ıngaları gibi sesler çıkıyor ağzımdan.
Sayfa 140 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Eğer aşık olup olmadığınız konusunda kafanız net değilse tek bir şeyden emin olabilirsiniz. Aşık değilsiniz. Çünkü aşk sorgulatmaz. Sadece çarpar. Öyle bir çarpar ki seni yere serer. Sen de yere serilmişken sana çarpan şeye değil de o an hissettiğin mutluluğa odaklanırsın. Serildiğin yerden gökyüzüne anlamsız bir gülümseme ile bakarsın. Bir anda beyninin arka planında sürekli bir müzik çalmaya başlar. İşte o an anlarsın ki, gerçek hayatın en büyük eksikliği bu müziktir."
Sayfa 321Kitabı okudu
Aşk acısı fiziksel bir acıydı ve aşksız kalan kişiler tıpkı madde bağımlılığında olduğu gibi yoksunluğa girmekteydi. Çünkü beyinde benzer bölgelerin etkilenmesi söz konusuydu. Mesela kolunuzda canınızı yakacak şekilde fiziksel bir acı oluştuğunda beyninizde birtakım bölgeler uyarılmaktaydı. İlginç bir şekilde sevgilisinden yakın dönemde ayrılan kişilere eski sevgililerinin fotoğrafları gösterildiğinde de beyinlerinde aynı bölgelerin uyarıldığı, yani fiziksel acı hissettikleri gösterilmişti. Bu kişilerin beyinlerinde ödül mekanizması ve bağımlılıkla rol oynayan bölgelerde de aktiviteler gözlenmişti. Yani madde bağımlılığında olduğu gibi aşık olduğunuz kişiden ayrılmak zorunda kaldığınızda sonuç yoksunluk sendromuydu. Özetle aşk acısı dediğimiz şey yoksunluk ve fiziksel acıyı içeren oldukça zor bir süreçti ve süresi kişiye ve yaşanılanlara göre değişiklik göstermekteydi.
Sayfa 105Kitabı okudu
Batı tıbbı yaklaşımının zayıf yönlerinden biri, hekimi tek otorite kılıp, hastayı çoğu zaman sadece tedavi veya ilaç alıcı konumunda bırakmamızdır.
"Nasıl hayır deneceğini öğrenmemiz engellendiğinde, bunun sonunda bedenlerimiz bizim yerimize hayır diyebilir."
"Gençsin, çekebileceğin kadar acı çek," diyordu ona, "bu duygular ömür boyu sürmez."
Sayfa 86 - Can YayınlarıKitabı okudu
540 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.