Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Cennetliklerin Rablerini görmeleri
"Ya Rasulallah! Kıyamet günü Rabbimizi görecek miyiz? diye sordular. Rasulullah (s.a.v) : " Bulutsuz bir günde güneşi görmekte zorlanır mısınız?" buyurdu. Onlar da"Hayır"dediler. Rasulullah ; "Siz de Rabbinizi böyle göreceksiniz. Allah kıyamet günü insanları toplayacak. Herkes neye ibadet ettiyse ona tabi olacak."
Sayfa 115
Cennet ehlinin cennete girdiğinde görecekleri ilk ikram
Yahudi; "Cennete girdiklerinde onlara verilecek ikram ne olacak? " Rasulullah ; "Balık ciğeri ziyadesi." Yahudi; " Bunun ardından onların yiyeceği nedir ?" Rasulullah ; "Onlar için, cennetin kenarlarında beslenen bir sığır kesilir." Yahudi ; " peki bunun üstüne içecekleri nedir ? diye sordu. Rasulullah; " Cennette sebil olarak adlandırılan pınardır." buyurdu.
Sayfa 78
Reklam
Cennetin kapısını ilk çalacak olan kimse
Rasulullah "Diriltildiklerinde(topraktan) ilk çıkacak insan benim. İnsanlar dinlediğinde hatipleri, heyet olarak gittiklerinde liderleri, kuşatıldıklarında şefaatçileri de benim. Ümit kestiklerinde müjdecileri benim.Liva'ul- Hamd benim elimdedir. Cennetin kapısını ilk çalacak kişi de benim."
Sayfa 51
Rasulullah(s.a.v) şöyle buyurmuştur : "Kim Allah yolunda çifte infakta bulunursa,cennet kapısından kendisine :'Ey Allah'ın kulu! Bu hayırdır.'diye çağrı yapılacak.Kim namaz ehlinden ise namaz kapısından,cihat ehlinden ise cihat kapısından, sadaka ehlinden ise sadaka kapısından,oruç ehlinden ise Reyyan kapısından çağrılacaktır."bunun üzerine Ebu Bekir :" Ya Rasulallah ! Bu kapılardan birinden çağrılan kimse üzerine bir zorluk yoktur.Peki, bir insan bu kapıların hepsinden çağrılacak mı ?" diye sordu.Rasulullah (s.a.v)de :"Evet ! Ben senin de onlardan olmanı umarım."şeklinde buyurdu.
Sayfa 20
Cabir ibn-i Abdillah’tan (ra) rivâyet ediliyor: Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir gün bana baktı ve: "Ey Cabir!Seni mahzun görüyorum." buyurdular. Ben:”Ey Allah'ın Rasulü, babam şehid oldu. Arkasından borç ve kalabalık bir aile bıraktı" dedim.Bunun üzerine Allah'ın Rasulü: Ya Cabir! Sana haber vereyim ki Allah hiç kimseyle perde arkasından olmaksızın konuşmamışken, babanla yüzyüze konuştu ve ona: İste benden vereyim" buyurdu. Baban: "Ya Rabbi! Beni tekrar yarat da ikinci bir defa olarak yine şehit olayım” dedi. Allah-u Teâlâ Hazretleri: "Bu mümkün değil.Onlar bir daha dünyaya dönmezler hükmü benden sebkat etti (geçti)." buyurdu. Bu cevaba karşı baban: "Öyleyse ya Rabbi bunu arkamda kalanlara haber ver" Allah azze ve celle Hazretleri de "Bunu yaparım." buyurarak şu âyetleri inzal etti: 169 - Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler, Rab'leri katında rızıklanmaktadırlar. 170 - Allah'ın lütfundan verdiği nimetle sevinçlidirler. Arkalarından kendilerine ulaşamayan kimselere de hiç bir korku olmayacağını ve üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler. 171 - Onlar, Allah'ın nimetini, keremini ve Allah'ın, müminlerin ecrini zayi etmeyeceğini müjdelerler. Ali İmran Süresi
Sayfa 118 - Ahıska yayıneviKitabı okuyor
Reklam
Selamünaleyküm. Hayırlı günler. Ebu Hureyre (r.a.): "Ey Allah'ın Rasulü; Kendisine en iyi davranılması gereken kimdir? diye sordu. Rasulullah(s.a.v.): "Annen, sonra annen, daha sonra yine annen, sonra baban, sonra da sana en yakın olan akrabadır." buyurdu. Amenna. Ahirete yürümüş annelere Allah'tan rahmet; hayatta olanlara sağlık, sıhhat ve afiyet içinde mutlu bir ömür diler, bütün anne ve evlatların anneler gününü kutlarım.
Ya Rasulullah kime iyilik edeyim Annene Sonra Yine annene Sonra Yine annene Sonra Babana. Diyen bir medeniyetin evlâtları anne sevgisini eşini pazarda satan Batı medeniyetinden öğreniyor. Güneşi çeketinin astarı içinde kaybetmiş marka Müslümanı olduk.
Şevki Karabekiroğlu
Şevki Karabekiroğlu
"Siz çocukları öper misiniz? Benim on çocuğum var, fakat hiçbirini öpmedim" dedi Rasulullah(as) ona doğru bakarak: "Merhamet etmeyene merhamet olunmaz" buyurdu.
Oruçlarını aynen Rasulullah gibi tuttular ; mideleri,gözleri, kulakları ve gönülleri ile...
Reklam
Dost Ebubekir'in içerde telaşlandığını gören âlemlerin efendisi Rasulullah aleyhisselam şöyle buyurdu: "La tahzen, innallahe meane!" Üzülme, Allah bizimle beraberdir.
Sayfa 165
Keşke sadece eğilseler
Şeyhlerinin önünde secdeye gidecek kadar eğilen sofiiler utanır mı bilmem. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in şöyle buyurmuştur : “Kim insanların kendisi için kıyama durmalarına sevinirse cehennemde oturacağı yeri hazırlasın.” (Tirmizi 2755)
“Rasulullah Efendimiz ‎ﷺ gelse evinin içine sokamayacak insanlar var. Sofrasına otursa helallik şubesinden önüne bir tas yemek konulamayacak mutfaklar var. Evine Peygamberi girse “aç” kalacak aç! Hangi övünmektir bu? Dönüp bir baksak biz nelerle övünüyor? Çeyiz diye aldığımız kahve köpürtme mikseri? Mini market arabasına koyduğumuz bisküvi? Yoksa evi dahi olmayan kardeşlerimizin gözlerini soktuğumuz mobilyalar mı? Af!”
Sayfa 251
Ezan
Bugün bütün milletlerin ve devletlerin benimsedikleri milli marşları karşısında ırk, dil, renk, coğrafi engel gibi ayrım ve farklılıklar gözetmeyen İslam'ın şiarı ezan, çok daha toplayıcı, sarıcı, birleştirici, çekici ve harekete getiricidir, o, bütün bir beşeriyeti, güneş, dünya ve kainatın hidayete, İslam hakimiyetine çağıran, İslami devletin temel prensiplerindendir; devletleşmenin vesilelerindendir.
Sayfa 137 - Hikmetevi YayınlarıKitabı okuyor
Rasûlüllah Dönemi Mescid
Mescidin İslâm Devleti'ndeki yerini ve devletleşme merhalesindeki müessiriyyetini aksettirmek üzere Arnold 'tan şu satırları iktibas edelim: '' Mescit, yalnızca ibadete mahsus bir yer değildi. Bilâkis ibadetin yanında siyasi ve ictimai hayatın merkezi durumundaydı. Peygamber, elçileri mescitte karşılar, devlet işlerini oradan idare eder, dini ve siyasi konularda minberden cemaate hitap ederdi...''
Sayfa 136 - Hikmetevi YayınlarıKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.