İşte hayatın en büyük iyiliği, bütün fenalıklarını tazmin edecek kadar büyük olan lütfu bu alışabilmekti. Herkes felaketlerine dayanarak başlıyor ve dayanarak bir süre sonra alışkanlık kazanıyor, böylece karşı koyabiliyordu.
Hatta hayat kötü bir öğretmendir insan için, çünkü hoşgörü nedir bilmez, bizi önceden uyarmaz, bize doğru yolu göstermez, elinin tersiyle geriye iter bizi ve sınıfta bırakır.
Biliyor musunuz, bir dakika, hatta bir saniyede verilen veya verilmeyen bir karar, bir tereddüt anı, insanın hayatı üzerinde ne uçsuz bucaksız neticeler doğurabiliyor.